Dilovası’na giderseniz, kanserin varlığını rahatlıkla hissedebilirsiniz. Mahalleler, sokaklar sessizdir. Evlerin pencereleri ve perdeleri sıkı sıkı kapalıdır. Pek çok evde, ya evin nemini temizleyen buhar makinesi ya da astım hastası olan birinin oksijen tüpü vardır. Görülen hastalıklar astım ve bronşit gibi üst solunum yolu rahatsızlıklarıdır. Dilovası'nda dereler kırmızı akar. Sabahları erkeklerin fabrikaya; yaşlıların, kadınların ve çocukların hastaneye gittiği yerdir Dilovası. 1960’lı yıllarda sanayileşmenin başladığı Dilovası’nda, 5 Organize Sanayi Bölgesi, 1 Sanayi Sitesi, 193 sanayi kuruluşu bulunur ve 20 binden fazla işçi çalışır. Burada yaşayanların kansere yakalanma riski Türkiye ortalamasının üç katıdır. Annelerin vücudunda kadmiyum, alüminyum gibi metaller bulunur. 2017 verilerine göre dünyada kanserden ölümlerin tüm ölümlere oranı yüzde 12,5, Türkiye'de yüzde 12,9, Kocaeli’nde yüzde 18,9, Dilovası’nda ise yüzde 33,7'di. Sanırım hatırlayacaksınız, Dilovası’nda yaptığı araştırmada ilçedeki annelerin sütü ile bebeklerin dışkısında ağır metal tespit ettiğini kamuoyuna duyuran Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu hakkında “halkı paniğe sevk ettiği” gerekçesiyle 2011 yılında soruşturma başlatılmıştı. Bizde böyledir, halk sağlığını, eğitimini ilgilendiren konularla ilgili sermaye ve hükümet lehine değil de halk lehine konuşursan hem halka anlatamazsın hem “halkı paniğe sevk etme vs vs,” cümleleriyle dilin, elin kesilir. Böyle olunca da meydan “ortada hiçbir sorun yok, her şey güllük gülistanlık” diyenlere kalır. “Nisan 1986’daki Çernobil nükleer reaktörü kazası sonrası gerek dünyanın gerekse Türkiye’nin yeterli bilgisi olamadığı için radyoaktivitesi yüksek çaylar gömüldü ama bu çaylar o gün de içilebilir durumdaydı, bugün de!” Bu cümleyi söyleyen TBMM Kanser Araştırma Komisyonu Başkanı.
Kanserden ölümün yüzde 33.7’ye çıktığı Dilovası’nda pek çok evde bir kanser veya astım hastası var. İlçede oksijen maskesi ve buhar makinesi evlerin vazgeçilmezleri arasında.
Kanserin bilinen en eski düz tanımı, “bir kütle, yumru ya da şişlik” şeklindedir ve hastalığa “kanser” (her ikisi de “yengeç” anlamını taşıyan Grekçe, karkinos ve Latince cancer’den gelir) isminin konmasının ilk kökeni Galen’e göre, vücudun üstündeki bir tümörün şişkin toplardamarlarının bir yengecin bacaklarını andırmasına dayanır; yoksa çoğu insanın sandığı gibi, metastazlı bir hastalığın sinsice ve sürünerek hareket etmesini andırır biçimde gelişmesine değil. Özellikle 80 sonrası artan, sağlıksız gıdaların denetlenmeden satılması, ambalajlı ürünler, hava kirliliği, Çernobil’in önemsenmeyen etkisi, ağır sanayi fabrikalarının doğaya saldığı zehirli gazlar, çevrenin korunmaması sonucu hem Dilovası’nda hem Türkiye’nin genelinde kanser vakaları katlanarak arttı. Çevresinde, ailesinde kanserden birisini kaybetmemiş kim kaldı, bilemiyorum. Dilovası’na dönersek, kanserden ölümün yüzde 33.7’ye çıktığı Dilovası’nda pek çok evde bir kanser veya astım hastası var. İlçede oksijen maskesi ve buhar makinesi evlerin vazgeçilmezleri arasında. İlçede görev yapan bazı doktorlara göre bebekler artık hasta, önemli oranda da astımlı doğuyor.
TBMM Dilovası Araştırma Komisyonunun taslak raporunda şu ifade vardı: “Dilovası'nda kansere bağlı ölümler içindeki akciğer ve mide kanseri ölüm oranları, dünyadakinin 2.6 katı, prostat kanserinde ölüm oranları ise 3.2 katı.
Dilovası’na giderseniz, kanserin varlığını rahatlıkla hissedebilirsiniz. Mahalleler, sokaklar sessizdir. Evlerin pencereleri ve perdeleri sıkı sıkı kapalıdır. Pek çok evde, ya evin nemini temizleyen buhar makinesi ya da astım hastası olan birinin oksijen tüpü vardır. Bütün gün evde olan kadınlar, yaşlılar demir, çelik, boya, metal, plastik fabrikalarının bıraktığı etkilere daha çok maruz kalır. Çocuklardaki astım oranı yüksektir. Kanserden ölüm nedenleri genelde mide ve akciğer kanseridir. Görülen hastalıklar ise genelde astım ve bronşit gibi üst solunum yolu rahatsızlıklarıdır. Dilovası'nda dereler kırmızı akar. TBMM Dilovası Araştırma Komisyonunun taslak raporunda şu ifade vardı: “Dilovası'nda kansere bağlı ölümler içindeki akciğer ve mide kanseri ölüm oranları, dünyadakinin 2.6 katı, prostat kanserinde ölüm oranları ise 3.2 katı. … Dilovası'nda 10 yıl ve daha uzun süre yaşayanlarda kanser nedeniyle ölme riski, 10 yıldan az yaşayanlara göre 4.4 kat daha fazla.” Son olarak Dilovası belediye başkanının 2021’de söylediklerini yazalım: ““Bu, tamamen algı. Eve, bir dönemler sıkıntılar vardı. Bakın, bir doktor, bir cerrah bir hata yapar bir can alır, değil mi? ama bir gazeteci bir hata yaparsa yüzlerce cana mal oluyor biliyor musunuz? Öldürmeden öldürüyor. Aslında bu meslek çok kıymetli bir meslek. Size soruyorum, havanın önüne engel koyabilir musunuz? Biraz yukarı çıkın, bir bakın bakalım Çayırova’ya bir bakın, Gebze’den aşağı, Hereke tarafından bir bakın bakalım, neresi daha çok kirli? Öyle bir şey yok arkadaşlar. Bu tamamen algı. Evet bir dönem, eskiden vardı, sanayicilerimiz önlemlerini aldılar.” Gördüğünüz gibi, her şey yolunda. Bizim yaptığımız sadece halkı paniğe sevk etmek. O yüzden, siz siz olun, panik olmadan, korkmadan uslu uslu evinizde oturun.