Cari açık artıyor. Geçen senenin ilk üç ayına göre bu yıl ilk üç aylık cari açık %36 arttı. Böyle devam ederse 2023 yılı cari açığı 67 milyar doları bulacak. Eksi rezervler ve cari açık dikkate alındığında acilen bu yıl 130 milyar dolar girmesi gerek ülkeye. Dünyada Gündem: Tam bir kaos içindeyiz. Ne ülkemizde ne dünyada  işler istenildiği gibi gitmiyor. Majör Merkez Bankaları enflasyonu düşürmek için ha bire faiz artırıyor. Bu artış ekonomilerini durgunluğa itiyor ama enflasyon azgınlığını devam ettiriyor. Almanya iki çeyrek üst üste küçülünce teknik durgunluğa girmiş oldu. Diğer yandan İngiltere Nisan ayı Tüfesi beklentilerin oldukça üstünde % 8,7 geldi.  Dünya basını İngiltere enflasyonuna tepki verirken Almanya’nın teknik durgunluğunun üstünde durmadı nedense. ABD borç tavanı krizi son görüşmelerden sonra çözülecekmiş gibi duruyor, tavan iki yıllığına artacak gibi. Dünya daha önce ABD nin temerrüte düşme olayını yaşamadı. Neler olabileceğini yaşayıp öğrenmemiz gerekecek ki, umarım öğrenmek zorunda kalmayız. ABD hazine Bakanı  Yellen ellerinde bir kaç haftaya yetecek nakit kaldığını duyurdu.  Tavan artışının Salı gününe kadar meclisten geçip Biden’ın imzasına gelmesi gerekiyor ki, 1 Haziran tarihinde Hazine’nin eline yeterli silah verilsin. Fed faiz artışı yine piyasaları dalgalandırmaya başladı. Faiz artışının bitme olasılığı güçlüyken iki haftadır devamı olasılığı ağır basmaya başladı. Fed yetkilileri, Haziran ayında faiz artışı pas geçilse bile inatçı enflasyon karşısında fazla direnemeyeceklerini ifade ediyorlar. Hafta içinde IMF,  Fed’e faiz artışlarına devam etmesini önerdi. Piyasalar, önümüzdeki iki Fed toplantısının birinden 25 baz faiz artışı geleceğini fiyatlıyor. Avrupa Birliğinde ise; inatçı enfllasyon ile birlikte ekonomik durgunluk yüklerini artırdı. ECB yetkilileri enflasyonu kontrol altına almak için daha uzun soluklu faiz artışı gerektiğini söylüyorlar. OPEC, yılın ikinci yarısındaki üretimi belirlemek için 3-4 Haziran tarihlerinde toplanıyor. Petrol talebindeki sert düşüş sonrası yeni bir “üretimi kısma” kararı çıkabilir. Talep dibe vurmuş gözüküyor. Kısa vadede talebi daha aşağı çekecek bir durum yok ufukta. Arzda kısıtlamaya giderlerse ufacık bir talep artışı petrol fiyatlarını yukarı taşıyabilir. Hele Sırbıstan ile Kosava gerginliği artarsa. Türkiye’de Gündem: Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalınca on beş gün ülkeyi durdurmuş olduk.  Siz bu yazıyı okurken yeni Cumhurbaşkanı seçilmiş olacak. Ben önce Türkiye’nin mevcut durumunu sonra kazanana göre piyasaların olası tepkilerini anlatmaya çalışacağım.; Mevcut durum inanın hoş değil.  Öncelikle şunu söyleyeyim uzmanların “kur şoku” dedikleri, doların 25 lira ile 30 lira arasına gelmesi değil. Bu fiyatlar, olası fiyatlar. Kur şoku, çok farklı fiyatları içeriyor. Kısa vadeli dış borç 200 milyar civarında. “Bu çevrilir” diyorlar. Yahu biz de biliyoruz çevrileceğini ama maliyeti ne olacak! “Dış borç çok ama, özel sektör borcu” diyorlar. Sevgili kardeşim ülkenin özel sektörü başta bankalar batarsa derdini Marko paşaya anlatırsın artık. “Borcumuz çok ama, milli gelire oranı %68. ABD’ye bak, Avrupa’ya bak. Borçları, milli gelirlerin kaç katı!” diyorlar. Güzel kardeşim, ABD  dolar, Avrupa euro üretiyor. Borçları da ya dolar ya euro. Türkiye ise Türk lirası üretiyor, dolar ve euro borçlanıyor. Farkı anlıyor olman gerekir. TCMB net rezervi Swaplar dahil eksi 200 milyon dolar. “2001 krizinden sonra ilk kez” diyorlar. Tamam sevgili kardeşim de o zamanlar swap yoktu ki! O dönem ile kıyaslayacaksan eksi 60 milyar dolarda kasa. Tüm swapları ve Hazine dövizlerini düşersen eksi 80 milyar dolara dayanıyor. 60 milyar dolar büyük para. 2003 ile 2022 yılları arasında kamunun neyi var neyi yok sattık, elde ettğimiz özelleştirme geliri 60 milyar dolar.  Bundan sonra döviz bulmak için yok pahasına TSMF ve Varlık fonundaki varlıklar satılır. Sonra sıra mecburen Botaş, Aselsan, Roketsan, TAI gibi kuruluşlara gelecektir. 2002 sonunda dış borcumuz 130 milyar dolardı. Tüm şirketler, limanlar, telekom, arsalar, konutlar yabancıya satıldı. 230 milyar dolar doğrudan yabancı girişi sağlandı. Buna rağmen dış borcumuz 450 milyar dolara yükseldi. 2017 yılından beri bu durumdayız. Çok bilen arkadaşların dediği gibi çevirip duruyoruz. Her çevirmede katlandığımız maliyet daha da artıyor. Cari açık artıyor. Geçen senenin ilk üç ayına göre bu yıl ilk üç aylık cari açık %36 arttı. Böyle devam ederse 2023 yılı cari açığı 67 milyar doları bulacak. Eksi rezervler ve cari açık dikkate alındığında acilen bu yıl 130 milyar dolar girmesi gerek ülkeye. KKM bu yıl sona erecektir. En azından vadesi dolan bir dönem daha yenilense bile yeni hesap açılmayacaktır. KKM bittikten sonra kur 27 ile 30 lira bandında ise ve ekonomi düzelme ışığı veriyorsa dövize etki etmez ama “dolar 50 lira olacak” beklentisi olursa KKM hesaplarından dönecek paranın dövize yönelmesini kimse engelleyemez. Ancak sermaye kontrolu içeriyi durdururabilir. KKM , kamu bütçesi için bir riskti artık, bankalar için tehdit. Bankalar KKM için dolara yıllık %25 faiz vermeye başladı. Kısaca aylardır yazdığım gibi az olan değerlidir. Türkiye’de döviz az değil yok.  Borç döviz, Eylül ayına kadar, bilemedin yılsonuna kadar idare eder. Yaz aylarıyla hem turizm hem de yurtdışında çalışanlarla döviz ateşi biraz sakinleşir. Dolar 25 lira üstüne gider ihracat artar,  dış ticaret açığı ilk aylarda bir miktar azalır. Borsamıza yabancı sırtlanlar gelip üç ile beş ay kalıp voleyi vurup giderler. Sonrası  sıkıntı. Petrol, ilaç alacak dövizimiz olmayabilir.
KKM bittikten sonra kur 27 ile 30 lira bandında ise ve ekonomi düzelme ışığı veriyorsa dövize etki etmez ama “dolar 50 lira olacak” beklentisi olursa KKM hesaplarından dönecek paranın dövize yönelmesini kimse engelleyemez.
Gelelim Cumhurbaşkanlarına göre olabileceklere, Bence şansları yarı yarıya. Siz bu yazıyı okuduğunuzda yeni Cumhurbaşkanı seçilmiş olacak. Erdoğan Kazanırsa: “belirsizlik bitti ve Yürütme ile Yasama aynı grupta” gazı gelebilir. Döviz baskısı kalkar. Dolar ihracatçıların talebi doğrultısında 25 liranın biraz üstüne çıkabilir. İhracat artar, ilk aylarda dış ticaret açığı azalabilir. Sırtlan yabancı yatırımcı 25 lira üstünden dolar bozup başta borsamız olmak üzere yatırım yapabilir. Ama bu grup en fazla beş ay kalır Türkiye’de sonra voleyi vurup çekip gider. Turizm, yurtdışında çalışan vatandaşlarımızın gelmesi, yaz rehaveti Eylül’ü görmemize yol açar. Ekim den sonra ise artık her an tufana hazır olmak gerekir. Kılıçdaroğlu kazanırsa: Önce büyük bir coşku olur. Borsa yukarı, döviz aşağı gelir. Sonrasını yürütmenin kurulma süresi ve icraatları belirleyecektir. Tekrardan borsa aşağı, döviz yukarı gidecektir. Ben doların 25 lira civarını görmeden rahatlamayacağını düşünüyorum. Süreç ve icraatların beklentilerle uyumuna göre panik olarak 30 lira bile görülebilir. İlk turda Kılıçdaroğlu seçilseydi, 2024 Haziran ayı ile birlikte nefes alabileceğimizi düşünüyordum. İkinci tura kadar geçen on beş günlük süre nefes almamızı 2024 sonuna attı ne yazık ki. En geç 2024 sonuna kadar  dolar 2023 zirvesinden %15 düşer. Sonraki bir yılda gevşeme %30 seviyelerine kadar görülebilir. Piyasa: Borsamız yatayda, dolar artıyor. Bunun sebebi sadece seçim beklentisi mi yoksa global uyum mu? ABD borç tavanı ve Fed faiz artışı beklentisinin artmış olması tüm dünyada doların fiyatını artırıyor, borsaları yatayda tutuyor. Bizdeki sorun; iktidar, doları baskılamasa ve borsayı destekletmese fiyatları gerçekten nerede olurdu? Dolar/TL: Geçen hafta “Eğer borç tavanı sorunu çözülmezse bu haftayı 19,90 ile 19,95 lira arasında bitirebiliriz” demiştim. 19,97 bitirdi. Bu hafta yorum yapmak zor. İllah yapmam gerekirse  Haziran’ın ilk haftasına kadar 20,30 bandına oturmasını bekleyebiliriz. Bist100: 4410 destek, 4940 direnç.
Borsamız yatayda, dolar artıyor. Bunun sebebi sadece seçim beklentisi mi yoksa global uyum mu? ABD borç tavanı ve Fed faiz artışı beklentisinin artmış olması tüm dünyada doların fiyatını artırıyor, borsaları yatayda tutuyor.
Altın/ons: Üç hafta önce “Çok net Üçlü Tepe görünüyor.  2080 doların üstüne çıkmadığı müddetçe altından uzak durmanızı öneririm. Eğer üçlü tepe formasyonu çalışacaksa bundan sonraki haftaların kapanışı hep 2016 doların altında kalacaktır” tahmininde bulunmuştum. Geçen haftayı 1946 dolardan kapadı. Formasyon çalışacak mı, görmek için üç haftamız kaldı. Bu süre içinde 2016 doların üstüne hamle yapsa bile haftalık kapanışın altına olması formasyonu kesinleştirir. Euro/USD: ABD borç tavanı gerginliği Avroya da diğer paralar gibi dolar karşısında değer kaybettirdi. Geçen hafta Almanya’nın teknik durgunluk verisi de eklenince  1,0810 desteği kırıldı. Bu hafta 1,0680 çok önemli destek ve kırılacağını hiç sanmıyorum. Brent petrol: 78 dolar ile 70 dolar arasında biraz daha oyalanacağını düşünsem de 70 dolara her yaklaşılışta risk alınabilir gibi geliyor bana. Yani 71 ile 74 dolar arası. Genel: Dünya emtia endeksi 95 puana doğru gidiyor. Bitcoin 25,500 doların altına gelirse 20,000 dolar hedefte.  Dolar endeksinin 105,20 puanı geçmesi bana süpriz olur.