Ünlü ekonomistlerden Rudiger Dornbusch’un güzel bir sözü vardır “Ekonomide, krizlerin gerçekleşmesi beklediğinizden daha uzun sürer ve sonra düşündüğünüzden daha hızlı gerçekleşir” Bu süreci geri çevirmek hepimizin elinde.
Bir musibet bin nasihatten iyidir derler eskiler.
Derler ama hemen arkasından eklerler İlim Çin’de bile olsa gidip alınız.
Yıllardır bilim adamları uyardı, jeologların dillerinde tüy bitti. Fay hatları üzerine inşaat yapmayın, Hatay havaalanını Amik Ovası’nın üzerine inşa etmeyin, imar affı çıkartmayın, olacak bir depremin sonuçları ağır olur dediler.
Bilimi hiçe sayan, koltuğunu korumak isteyenler ne yaptı? Tam tersini…
Kahramanmaraş depreminden 3 gün önce 3 Mart 2023 günü uyarı yapmıştı Prof. Dr. Naci Görür
Ama ne oldu?
Hiç kimse ne diyorsunuz diye tepki bile vermedi…
On binlerce bina yıkıldı, on binlerce bina ağır hasarlı ve yıkılacak statüsüne girdi. Resmi rakamlar 50 binin üzerini gösterse de bunun çok daha üzerinde vatandaşımızı kaybettik. Birçok aile ortadan yok oldu. Anne ve babasını yitiren çocuklar, çocuklarını yitiren anne babaların görüntüleri, haberleri yürek dağladı.
Yazdıklarım sizleri tatmin etmiyorsa ailenizde ve çevrenizde yaşı 50’yi geçmiş olanlara bir sorun. Başka bir kaynak ararsanız Venezüella ile ilgili ekonomik kriz haberlerini ve görsellerini internetten bir karıştırın lütfen. Üstelik bu ülkenin satabileceği bir petrolü olduğunu düşünerek.
Bilim adamlarının uyarıları yıllarca sürdü…
İnsanlarımızın hayatının kararması ilk depremle 65 saniye, ikinci depremle 45 saniyede.
İşte bilim ve konusunda uzmanlar bu yüzden varlar. İnsanların hayatı kararmasın, büyük yıkımlar olmasın, insanlar mutlu ve refah içinde yaşasınlar diye.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin son beş yılda ülke ekonomisini getirdiği yer belliyken belki durup “Ya hâlâ yaşıyoruz, ihtiyacımız olanları pahalı falan ama alabiliyoruz” diyebilirsiniz. Size yukarıda deprem ile yazdıklarımı bir defa daha hatırlatayım o zaman.
BOZULAN DENGELER
Yıllardır ekonomik büyüklüklerde çok önemli bozulmalar olduğunu birçok ekonomist, finansçı yazıp çiziyor. Türk Lirası’nın ABD Doları ve Avro karşısındaki değer kaybı hemen herkesin gördüğü bir gerçek.
Uygulanan ekonomi modelinin hiçbir bilimsel dayanağı olmadığını avazımız çıktığı kadar bağırıp duruyoruz.
Hayat pahalılığını protesto etmek için çareyi “Soğandan Kolye” yapıp boynuna asanlarla gördük.
Ev fiyatları nedeniyle ev almayı bırakın, kirada oturmak bile imkânsız hale geliyor. Kiracılarla ev sahipleri mahkemelik. Hatta birbirleri ile kavgalılar.
Araba almak bir hayal…
Gençler evlenip yuva kurmayı bıraktı hayal bile kuramıyorlar…
Yetişmiş insanımızı yurtdışına kaçırırken biz arkasından hüzünlü bir şekilde bakıyoruz, iktidar sahipleri giderlerse gitsinler diyor.
Buraya daha birçok bozulan dengeyi birçok büyüklüğü grafikleri ile koyabilirim. Ama çok iyi biliyorum ki sadece bakılacak, “Ay ne kötü durumdayız” diyerek unutulup yine hayatın akışına dönülecek. Ta ki ekonomik yıkıma kadar.
EKONOMİK DEPREM
Bugüne kadar sürdürülen ekonomik politikalardan herhangi bir sapma olmayacağını iktidarın en üst ağzından duyduk.
Sadece şu grafiği paylaşacağım ve bunun üzerinden nereye gittiğimizi söyleyerek bir kez olsun başımıza bir iş gelmeden önlem alacak aksiyon için sizden yardım isteyeceğim.
Grafik: @e507
Bu grafik Türkiye’nin büyük bir hızla ödemeler dengesi krizine gittiğini gösteriyor. Anlamı nedir diyenlere açık açık yazayım…
Bunun anlamı
- İhtiyaç duyulacak ilaçların bulunamaması demek
- Akaryakıt kuyrukları demek
- Kış aylarında soğuktan donmak demek
- Marketlerde rafların boşalması demek
- Çocukların gelişimi için yeterli beslenememesi demek
- İşyerlerinin fabrikaların küçülmesi kapanması demek
- İşsiz, aşsız kalmak demek
- Savunma sanayimiz için ihtiyaç duyduklarımızı alamamak demek
- Güvenliğimizin tehlikeye girmesi demek
- Sosyal yardım için alınanların bir öğün yemek için bile yetmemesi demek
Bu liste daha uzayıp gider….
Yazdıklarım sizleri tatmin etmiyorsa ailenizde ve çevrenizde yaşı 50’yi geçmiş olanlara bir sorun. Başka bir kaynak ararsanız Venezüella ile ilgili ekonomik kriz haberlerini ve görsellerini internetten bir karıştırın lütfen. Üstelik bu ülkenin satabileceği bir petrolü olduğunu düşünerek.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin son beş yılda ülke ekonomisini getirdiği yer belliyken belki durup “Ya hâlâ yaşıyoruz, ihtiyacımız olanları pahalı falan ama alabiliyoruz” diyebilirsiniz. Size yukarıda deprem ile yazdıklarımı bir defa daha hatırlatayım o zaman.
Ünlü ekonomistlerden Rudiger Dornbusch ‘un güzel bir sözü vardır “Ekonomide, krizlerin gerçekleşmesi beklediğinizden daha uzun sürer ve sonra düşündüğünüzden daha hızlı gerçekleşir”
Bu süreci geri çevirmek hepimizin elinde.
28 Mayıs günü vereceğimiz kararla düşündüğümüzden daha hızlı bir krizi mi yaşayacağız, yoksa bunu geri çevirmek için büyük bir şansı mı kullanacağız kararı sizlerin seçimine bağlı olacak…
O zaman Haydi Sandığa…