Türkiye’de iktidarın ısrarla “Ben yaptım, oldu” ekonomik programı gündemi yormaya devam ediyor. “Faiz düşsün”. Düşsün de sonuçlarına hazır mıyız? Yok! “KKM çıkarıp dövizi kontrol edelim.” Ya edemezseniz? Zarar ikiye katlanacak. Başka plan var mı? Yok!
Dünyada gündem: Dünya sallanıp yuvarlanmaktan bıkmadı. Bir resesyona giriyor, bir ekonomi sakinleşiyor, ardından bir daha resesyon. Geçen hafta ABD’den ciddi veri akışı vardı. 5 Mayıs tarihinde Fed yeni kararını açıklayacak. Hâlen %5 olan faizin %5,25 seviyesine çıkarılıp faiz artışının sona erdirileceğine inananlar çoğunlukta. Enflasyonu %2 hedefine çekmek için 25 baz artış daha gerektiğine inanan ciddi sayıda FED üyesi de var.
ABD de hafta başı makro ekonomik veriler iyi gelmedi. Özel sektör ADP istihdam verisi sonra ISM hizmet sektörü zayıf geldi. Hafta sonuna doğru ise tarım dışı istihdam verisi geldi. Beklentinin çok az üstünde geldi. İşsizlikte beklenildiği gibi geldi. Hafta başı resesyona giren ABD, hafta sonuna doğru “Dur ya acele etmeyelim” moduna büründü.
PETROL!
Global piyasaları karıştıran esas konu OECD ülkelerinin günlük petrol üretiminde mayıs ayı ile birlikte 1,1 milyon varil kesintiye gitme kararı oldu. Petrol vadeli fiyatları hızla yükseldi. Yüksek petrol fiyatları, enflasyonist etki yaratacağından “faiz artışlarını sonlandıracağı” beklenen Merkez Bankalarının faiz artışına bir müddet daha devam edebileceği algısı yarattı.
ECB yetkilileri tüm bu gelişmeler üzerine eğer “Bankacılık krizinde” yeni bir patlama yaşanmazsa ECB’nin 50 baz puan daha faiz artışı yapma olasılığını yüksek görüyorlar. Şimdilik “Faiz toto” beklentileri ECB’nin 50 baz faiz artışına gideceği; FED’in ise ya pas geçeceği ya da 25 baz puan artıracağı yönünde. Aynen böyle gerçekleşirse Euro’nun dolar karşısında değer kazanımı artar.
Türkiye’de Gündem: Türkiye’de iktidarın ısrarla “Ben yaptım, oldu” ekonomik programı gündemi yormaya devam ediyor. “Faiz düşsün”. Düşsün de sonuçlarına hazır mıyız? Yok! “KKM çıkarıp dövizi kontrol edelim.” Ya edemezseniz? Zarar ikiye katlanacak. Başka plan var mı? Yok!
GÜVEN!
Ülkeye yabancı yatırımcı gelmiyor. Nasıl güvenip gelsin? Her gece bir rüya görüp ertesi gün başka bir karar alıyorlar. Bankalara yine kısıtlama getirdiler. TL mevduat oranını tutturamayan veya belli bir kredi faizi üzerinde faiz ile kredi veren bankalar diğerlerine göre karşılık olarak daha yüksek hacimde devlet borçlanma senedi tutmak zorunda.
Sürekli aldıkları bu kararlar dövize talebi yok etmek için ama bankaların bilançolarını olumsuz etkiliyor. Yabancılar banka hisselerine ilgi göstermiyor, borsadan ha bire çıkış yapıyor. Bir de yeni iktidarın gösterge faizi %20 seviyelerine kadar yükselteceği konuşuluyor. Bu bankaları çok olumsuz etkiler. 2021 ve 2022 yılında faizlerin düşmesi, kârlarını nasıl patlattıysa bu sefer zarar yazabilir.
Domates ihracatını kesse sanki elinde poşet olan vatandaş bu domatesi alabilecek mi? İhracatçı ve üretici firmaya domatesin kilo maliyeti 18 lira. Vatandaşa gidene kadar 30 lira olacak. Vatandaş nasıl alsın! Düşünce melekeniz tamamen dumura mı uğradı?
DOMATES!
Finans piyasalarında değil ki tuhaf kararları. Reel sektör içinde var. Geçenlerde bir vatandaş Tarım Bakanının önünü kesmiş, elinde domates poşeti. “Bakanım! Domates ateş pahası. Ramazan, mübarek günde domates yiyemiyoruz” demiş. Bakanımız hemen gereğini yapıp domates ihracatını durdurmuş. Yahu kardeşim iki saniye düşün ya! İhracatçı ne yapacak? 25 milyon dolarlık ihracat yapan firma oturup kalmış. Avrupalı alıcısı aramış “Kardeşim bu nasıl iş. Biz size güvenip yıllık programımızı yaptık. Bundan sonra size nasıl güveniriz?” Alıcı haklı. Böyle saçmalık mı olur? Vallahi bu iktidara rağmen ihracat yapanları kutlamak gerek.
Domates ihracatını kesse sanki elinde poşet olan vatandaş bu domatesi alabilecek mi? İhracatçı ve üretici firmaya domatesin kilo maliyeti 18 lira. Vatandaşa gidene kadar 30 lira olacak. Vatandaş nasıl alsın! Düşünce melekeniz tamamen dumura mı uğradı?
İTHALATÇILAR!
İhracatçılar için sıkıntı var da ithalatçılar için yok mu? Şimdilik navlun fiyatlarının ucuzlamasının da etkisiyle hayatları gıcır. Yakın zamanda satıcıları onlara şu cümleyi kuracak; “Ya kardeşim tamam yıllardır iyi ilişkilerimiz var, güvenilirsiniz de ama, ülkenizde döviz yok. Bana olan borcunu nasıl ödeyeceksin? Kusura bakma! Bundan sonra para hesabıma geçer, malını gemiye yüklerim.”
DÖVİZİN YÜKSELİŞİ NEDEN ÖNLENEMİYOR?
Adamlar görmüyor mu dövizimizin olmadığını? Ocak- Mart arası tasarruf amaçlı döviz talebi yok yurdum insanının. Hatta ilk üç ayda 8,2 milyar dolarlık döviz mevduatı bozmuşlar. Diğer yandan iktidar, ihracatçılar, bankalar üzerine yeni kararlarla dövizin zıplamasını engelleyecek her gün yeni bir baskı kararı çıkarıyor. Buna rağmen dövizin yükselmesi engellenemiyor.
Neden engellenemiyor? Çünkü üretmek ve ihracat yapabilmek için ithalat yapmak zorundasın. Yılın ilk üç ayı dış ticaret açığın 35 milyar dolar olmuş. Geçen sene aynı dönem 26 milyar dolardı. Geçen sene ilk üç ay dolar ortalama fiyatın 14 lira civarındaydı, bu yıl 19 lira civarında. Bir senede Türk Lirası %35 değer kaybetmesine karşın dış ticaret açığın %35 artmış. Allah aşkına bu iki rakam bile senin için hiç bir anlam ifade etmiyor mu?
PİYASA: 31 Mart MB verilerine göre; MB bankası brüt döviz rezervi son iki haftada 4,5 milyar dolar azalmış. Hisse senedinde mart ayı toplamında yabancı çıkışı bir milyar doları buldu.
BBDK verilerine göre; 31 Mart haftası kredi artışı 152 milyar lira. Mart ayı haftalık kredi ortalaması 101 milyar liraya yükseldi. İçeriden borç, dışarıdan borç. Büyüyoruz işte!
DOLAR/TÜRK LİRASI: 21,5 – 22 lira arası hedefimizde değişiklik yok. Geçen hafta “yeni bir sıçrama yapmazsa haftayı 19,28 – 19,33 arasında, zıplama yaparsa 19,40 lira civarında kapatabilir.” Demiştim. Zıpladı ama aşağı doğru. Önümüzdeki bir hafta içinde 19,40 hedefi duruyor. Ocak – Mart ayları arasında tasarruf amaçlı dolar talebi yok. Cari açığı finanse etme ihtiyacı, doları üç ayda tüm müdahalelere rağmen 18,50’den 19,25 liraya getirdi.
Hisse senedinde mart ayı toplamında yabancı çıkışı bir milyar doları buldu.
BBDK verilerine göre; 31 Mart haftası kredi artışı 152 milyar lira. Mart ayı haftalık kredi ortalaması 101 milyar liraya yükseldi. İçeriden borç, dışarıdan borç. Büyüyoruz işte!
BİST100: Yukarı hareketlenecekse 5110 puanın üstüne atmalı kendini. Atamadığı müddetçe 4300 puan ciddi hedef olarak duruyor. Yabancı gelmiyor ve sürekli çıkıyor. İktidar her gün finans piyasalarına tuhaf kararlarla müdahale ediyor, kimse yarın ne olacağını bilip yatırıma gelmiyor. Endeks dolar bazında 2,5 dolar üstünde. Bu fiyatlar yabancıya yüksek. Adamlar yıllarca bir dolar altından gelip aldılar, beş dolar civarından sattılar.
ALTIN/ONS: 2000 dolar destek. Direnç 2030 dolar ve tarihi zirvesi 2072 dolar.
EURO/USD: “Bir kaç hafta 1,05-1,08 bandında dinlense de 1,1180 hedefim duruyor.” Tahminim altıncı haftasını doldurdu. Bir değişiklik yok. Bu hafta 1,08 üstünde kalabilirse bir daha altına geleceğini sanmıyorum. Direnç 1,1035 ve 1,1180.
BRENT PETROL: Geçen hafta “81,65 seviyesinin üstünde kalabilirse 86 dolara kadar yeniden yükselebilir” demiştim. 86 dolara kadar yükseldi. OECD ülkelerinin petrol arzında kısıtlamaya gitmesi bu yükselişe ön ayak oldu. 65-70 dolar altını beklemediğim kadar, 86 dolar hadi biraz daha abartsın, 89 dolar üstünü yine de beklemiyorum. 78 ile 86 dolar arasında dinlenmeye geçmesi bana daha yüksek olasılık gibi geliyor.
BITCOIN: Özellikle Fed’in faiz artışlarını bitireceği beklentisi altını coştururken coinler yerinde saydı. Bitcoin’de 29.000 doların ciddi bir direnç olduğunu ve kolay geçilemeyeceğini haftalar önce yazmıştım. Yine de altını coşturan gazın Bitcoin’e etki etmemesi ilginç. Hukuksal süreçler coin piyasasını olumsuz etkiliyor. 29.000 dolardan sonra 31.500 dolar var. Buranın üstünde haftalık kapanış, altının yükselişine benzer etki yapabilir.
ABD 10 YILLIK TAHVİL: %3,25 çok önemli bir destek. Hemen altında %3,04 var. Buralar kırılırsa hakikaten ilginç şeyler yaşayabiliriz. Ama ben zannetmiyorum şimdilik. Önce %3,50 ye doğru bir toparlanma daha olası geliyor.
Dünya Emita Endeksi: 106 puanı altına gelip 102 puandan tekrar yukarı yapıp 106 puan üstüne çıktı. 102 puan oldukça önemli bir destek. Oranın kırılması bizi 88 puanlara yani pandemi dönemine geri götürür. Böyle bir durumu da beklemiyorum doğrusu. 106 puanın üstünde kalması yukarı taşır.
DOLAR ENDEKSİ: Daha önce ısrarla belirttiğim gibi 101 – 106 puan arasındaki yataylığı devam ediyor. Geçen hafta yine 101,40 puandan döndü. Tahminim Fed kararını bekliyor. Ufak faiz artışı olabilir beklentisi var. Bu umut tamamen bitince 101 aşağı kırılacak sanki.