“Ben ekonomistim, faiz sebep, enflasyon sonuçtur” diyerek tuhaf bir ekonomik inat ile dövizi ve faizi aynı anda baskılamanın sonucu 2018 yılında 200 milyar dolar, 2022 yılında yine 200 milyar dolar yaktık. Döviz tutmak için KKM tavşanı çıkardık.
TCMB faiz: Temmuz günü faiz kararı belli olacak. Ben iki hafta önce en fazla %19 seviyesine çekip faiz artışına son verecekleri tahmin ettiğimi yazmıştım. Bu görüşümde değişiklik yok.
Krediler: Son iki ay içinde ticari kredi faizleri %21, tüketici kredi faizleri ise %80 arttı. Buna rağmen 3 Temmuz MB verilerine göre ticari krediler bıçak gibi kesilirken bireysel krediler artmaya devam etmiş. Tüketime ve borçla yaşamaya alışmış vatandaş.
Ticari kredilerdeki bıçakla kesilmiş gibi duruşun sebebi %21’lik artış olamaz. MB verilerine göre ticari faiz hâlen %18 altında. Enflasyonun TÜİK’e göre bile en az %50 civarı olacağı düşünülürse %18 faiz hâlen bedava para demek. O zaman neden ticari kredi kullanımı yok? Çünkü bankalar ticari kredilerden dosya masrafı, sigorta, vadesizde bırakma gibi yan koşullarla faizi %40 üstlerine taşıyorlar. Dolayısıyla şirketler henüz yeni faiz ile enflasyon dengesini kuramadılar. Ben uyarayım; %40 bile ucuz, satabileceğinize eminseniz.
Konut fiyatları düşer mi? Konut fiyatları iktidarın akıllara durgunluk veren faizi ve dövizi aynı anda baskılama çabası yüzünden adeta uçtu. 2017 ile 2020 yılı sonuna kadar fiyat artışı yaşanmamış dolayısıyla ucuz kalmış konuta yatırım amaçlı resmen taarruz başladı. Bir de herkese vatandaşlık verilmesi çarpan etkisi yaptı. Ardından “Oha! Konut fiyatları deli gibi artıyor” deyip gelenler bir çarpan etkisi daha yarattı.
Faizler ve döviz artmaya başlayınca konuta ilave gidenler durdu. Konut fiyatlarının aşırı yüksekliği dövizci ve faizci yatırımcının konuta yönelmesini durdurdu. Geçen sene Haziran’a göre konut satışları %44 düştü. Yabancılar içinde fiyatlar yüksek gelmeye başladı. Çeşme’de 1 miyon Euro olan evin benzeri hemen karşı kıyısı Sakız’da 400 bin Euro mesela. Haziran ayında bir yıl önceye göre yabancı alışları da %70 düştü.
Ev fiyatları düşmeyebilir ama bundan sonra yükselmez. Fiyatların düşmesi için diğer alternatif yatırım araçlarının konuttan daha çok kâr getireceğine inanmalı yatırım sahipleri. Bu konut kredisi faizi ile normal vatandaş konut filanda alamaz. Tabii ki; Ocak ayında Reisin kızıp MB faizlerini %10 seviyelerine indirmeyeceğinin, vatandaşlık hakkının 100 bin dolara düşürmeyeceğinin kimse garantisini veremez. O zaman konut yine tek yatırım aracı hâline dönüşebilir.
Cehennemin alevleri: Son iki haftadır ülkede bir pozitiflik var. MB döviz rezervleri artıyor, Avrupa ile ilişkiler düzeliyor, hisse piyasasına yabancı alışı geliyor. Körfez ülkelerinden doğrudan yatırım geleceği beklentisi artıyor.
Bunların olacağını seçim sonrası defalarca yazdım. Nereden mi biliyorum!? Ah be arkadaşlar! Bu aynı filmi kaçıncı defa seyredişimiz. Sadece hafızayı tazelemek yetiyor. Hisse senedindeki yabancı alışı 5 haftada 1,2 milyar dolar oldu. 2 milyar doları kısa zamanda bulacak. Net eksi döviz rezervimiz 18 milyar düzeldi. MB brüt rezervi 110 milyar doları geçti. 115 milyar dolar civarına kadar yükselecek.
Körfez ülkelerinden 20 milyar dolar gelecek. İki yıldır bu türküyü dinliyoruz. Bu sefer gelir mi, gelebilir. THY’nı en fazla 3 milyar dolara satarsak gelir. Yandaşlarda alkışlar ve halaylarla bu satışı kutlar. Türkiye’nin CDS puanı 500 puandan 430 puana düştü. Bu iyi bir gösterge mi? “TL ucuzlayınca risk göreceli olarak düştü” daha doğru bir yorum olur. Buraya kadar olan gelişmeler dövizin ateşinin bir müddet duraksayacağının göstergesi olabilir. Etkilerini piyasa bölümünde yazdım.
Ekonomi politikası uydur; milyar dolarları yak, sonra “Allah affetsin” deyip tüm yükü vatandaşa yık. Ne güzel iş vallahi. Hafta sonu gece yarısı operasyonu ile ÖTV farkından dolayı motorin ve benzine 6 lira zam geldi.
Peki vatandaş olarak bu süreçten nasıl etkileneceğiz? Hemen söyleyeyim ciğerlerimiz yanacak. “Ben ekonomistim, faiz sebep, enflasyon sonuçtur” diyerek tuhaf bir ekonomik inat ile dövizi ve faizi aynı anda baskılamanın sonucu 2018 yılında 200 milyar dolar, 2022 yılında yine 200 milyar dolar yaktık. Döviz tutmak için KKM tavşanı çıkardık. O tavşanın büyüklüğü 3 trilyon liraya yaklaştı. Dolar İki ayda %30 primlendi. Devletin borç yükü KKM için %30 şimdilik arttı. KKM tavşanını öldüremezler de. “KKM kaldırıyoruz” deseler, 115 milyar dolarlık dövize talep gelebilir bir anda.
Şirketlerin milyarca liralık vergi borcunu sildiler. Devletin bir liraya yapacağı ihaleleri, “bir lira bile ödemedik” goy goyu ile devlete 5 liraya mal ettiler. Örneğin Osmangazi köprüsünü Japon firması 1,2 milyar dolara yaptı. Biz ihaleyi alan şirketlere bugüne kadar 4,5 milyar dolar ödedik. 2035 yılına kadar da ödemeye devam edeceğiz.
Bu kadar zarar nasıl çıkacak? Vatandaşın sırtına yüklenerek tabi. Ekonomi politikası uydur; milyar dolarları yak, sonra “Allah affetsin” deyip tüm yükü vatandaşa yık. Ne güzel iş vallahi. Hafta sonu gece yarısı operasyonu ile ÖTV farkından dolayı motorin ve benzine 6 lira zam geldi.
IMF ile anlaşsalardı, IMF bile bu kadar acımasız olmazdı. Şimdi bu zamları bahane edip hain Yavaş ile İmamoğlu belediye ulaşım hizmetlerine, suya filan zam yaparlar. Gülmeyin! Kesin bunu söyleyeceklerdir. İstanbul ve Ankara meclisleri başkanların zam taleplerini iş bilmezlikle suçlayıp red edeceklerdir.
Sadece vergiler mi? Tabii ki değil. Dünyada son bir buçuk yıl içinde tüm emtia fiyatları ortalama dolar bazında %30 değer kaybetti. Bence artık dipteler. “Global durgunluktan çıkılacak” algısı oluşmaya başladığı andan itibaren dünyada emtia fiyatları artacaktır. Bakın son bir aydır akaryakıt fiyatları artıyordu. Bu sadece doların değerinin artmasından kaynaklanmıyordu, petrol fiyatları da yükseldi. 2022 Mayıs ayında brent petrol 125 dolardan 2023 Mayıs ayına kadar 71 dolara %43 düştü. Türkiye’ de aynı sürede Benzin 25 liradan 20,5 liraya % 18 düştü. Bugün brent petrol 79 dolar. Artık 78 dolar altına düşeceğini sanmıyorum. Büyük olasılık 86 – 89 dolar bandına hareketlenecektir. Hele durgunluktan çıkış cümlesi bir hafta konuşulmaya başlasın brent petrol 120 dolarlara göz kırpmaya başlasın Türkiye’de akaryakıt fiyatları ne olacak, hep beraber göreceğiz. Filyos’ta çıkan petrolün hayali kabusa dönüşecek.
2022 yılından beri iktidarın tüm ekonomik saçmalıklarına rağmen dünyada emtia fiyatları düştüğü için alevi uzaktan seyrettik. Eksi döviz rezervini düzeltme isteği bir yandan, dünyada artan emtia fiyatları bir yandan canımızı fena yakacak.
Sadece petrol mü? Tabi ki hayır. Tüm emtia fiyatları diplerde. Hepsi yukarı hareketlenmek için hafif bir rüzgar bekliyor. Dünya emtia endeksi 2022 Mayıs ayında 140 puandaydı, bugün 104 puanda. Bu sene 97 puanı görmüştü. Bundan sonra 101 puanın altını göreceğini hiç sanmıyorum. 140 puanı bırakın, ilk rüzgarda 120 puanı görse dünya emtia fiyatları dolar bazında %15 artacak demek. Dolar/TL fiyatı aynı kalsa bile ki, imkânı yok; dolar bazında Türkiye %15 pahalanacak demek. Türkiye ithalatının kimilerine göre %70’i, kimilerine göre %80’i hammadde ve ara mal. Dünya emtia fiyat artışı ciğerimizi yakacak. 1000 dolara alıp 26 bin TL ödediğin bir hammadde fiyatı, dolar aynı kalsa 1150 dolara yani 30 bin liraya çıkacak.
2022 yılından beri iktidarın tüm ekonomik saçmalıklarına rağmen dünyada emtia fiyatları düştüğü için alevi uzaktan seyrettik. Eksi döviz rezervini düzeltme isteği bir yandan, dünyada artan emtia fiyatları bir yandan canımızı fena yakacak. Hani cehennemin kapılarını kapayacak çakma milliyetçiler vardı ya, işte onlar cehennemin kapılarını ardına kadar açtı. Bir gün yanacağız. Ertesi gün derilerimiz yeniden oluşacak, bir sonraki gün yeniden yanacağız. Yeniden Avrupa’ya dönüyormuşuz, AB ye üye olacakmışız, Körfezden para gelecekmiş, daha önce 10 yıl ekonominin dümeninde olan Şimşek bu sefer ülkeyi düze çıkaracakmış. He canım, hee!
PİYASA
Dolar/TL: A- Faiz artıp tahvillerde yabancı gelirse ve Körfeze varlık satışları olursa, turizm ve yurtdışında çalışanların dövizi ile bir ay içinde dolar 22 lirayı görüp sonraki bir hafta içinde 24 liraya çıkıp yıl sonuna kadar 26 liraya yükselebilir. B- Tüm bunlar olsa bile döviz 4 ile 6 ay arasında yataya yakın hafif yukarı seyir takip edebilir. C- 24 liraya gevşeyip dört ay içinde yeniden 26 liraya çıkabilir. Ama bu hareketlerin hiç biri doların yukarı trendini orta vadede kıramaz.
Bist100: Hedefi 7250 ile 7500 puan arasında. 5710 puan aşağı kırılmadığı müddetçe hedef geçerli.
Altın/ons: On hafta önce; “Çok net Üçlü Tepe görünüyor.” yazmıştım. 1970 doların üstünde iki hafta kapanış yapmadığı müddetçe geçerli.
Euro/USD: Ocak ayında “1.1180 garanti, yıl sonuna kadar 1,1180 ile 1,14 arasında bir yeri, büyük olasılık 1.1250 seviyelerini görür” tahmininde bulunmuştum. 1,1245 i gördü. Bundan sonra 1,1180 altına gelmezse yukarı hareket devam eder. Ama henüz kesin karar veremiyorum. En az bir ay beklemek gerekebilir.
Gümüş/USD: “Gümüşte bir hareketlenme olabilir. 25,10 dolar güçlü direnç” diye tahmin etmiştim geçen hafta. %8,5 fiyatı yükseldi. Geçen hafta altın ise %2 yükseldi. Bu durum gümüşün gücünü göstermiş oldu.