Anketlere hiç mi bakmıyorsunuz? Sizin için seçimin kaybedilmesinin hiç mi önemi yok? Aralarında çok tecrübeli isimler var, bakanlar var, Başbakanlık yapmış biri var, devlet tecrübesine sahip isimler var ama yok, “kazanamayacak tek adaydan” vazgeçemiyorlar bir türlü. Neden bunu yaptıklarını ben anlamıyorum, aranızda anlayan varsa anlatsın lütfen. O kadar insan muhtemelen oturuyorlar bir masanın etrafında, konuşuyorlar da konuşuyorlar, ama gel gör ki hâlâ aynı kişinin adaylığında ısrar ediyorlar. Anketlere hiç mi bakmıyorsunuz? Anketleri hiç mi yorumlamıyorsunuz? Sizin için seçimin kaybedilmesinin hiç mi önemi yok? Bu pervasızlığı anlamlandırmakta ben ciddi güçlük çekiyorum. Aralarında çok tecrübeli isimler var, bakanlar var, Başbakanlık yapmış biri var, devlet tecrübesine sahip isimler var ama yok, “kazanamayacak tek adaydan” vazgeçemiyorlar bir türlü. Varsa yoksa o, sanki başka kimse kalmamış gibi… Toplumu heyecanlandıracak kimse yokmuş gibi… Muhafazakârlar, milliyetçiler, sekülerler toplanmışlar, onca isim arasından bir başkasını bulamıyorlar. Tamam, parti içi demokrasi yok ama özgül ağırlığı olan isimlerin bu sessizliği neden?
Aylardır açılımlar yapmasına rağmen iktidar hâlâ kazanacak noktaya ulaşamadı. Bu ise zirve noktasıydı. Artık kaçınılmaz düşüş başlıyor. Altılı Masa, son düzlüğe girildiğinde milletin tek umudu olduğunu gösterecek.
Bakın şurası çok açık: Gençlerden kopmuş, taleplerini karşılayamaz hâle gelmiş bir aday hangi görüşü temsil ederse etsin “kazanamayacak aday”dır. Kürtleri yok sayan, onlarla görüşmeyen, olmadık mağduriyetler üzerinden siyaset yapmaya çalışan aday bu seçimi kazanamaz. Bu seçim, popülizmle de kazanılamaz. O yüzden, Cumhur İttifakı’na naçizane bir öneride bulunarak, “kazanacak bir aday” bulmalarını tavsiye ediyorum. Aksi takdirde Tek Adam rejiminin de tuhaf ekonomi politikalarının da dış politikayı sadece içeriye endeksleyerek götürmenin de yandaş müteahhitleri zengin etmenin de sonu geliyor. Altılı Masa ise adayın, heyetin, programın ve geçiş sürecinin açıklanmasıyla birlikte bir ay içinde Türkiye’nin gündemini belirleyecektir. Ve göreceksiniz, anket manipülasyonlarının da sonu gelecek yoksa rezil olacaklar. Şu an için Erdoğan’ın grafiği yükselişte görülebilir, hem Altılı Masa adayını henüz açıklamadı hem de Erdoğan seçim ekonomisine tam gaz yükleniyor. Ama en geç bir ay içinde rüzgârın çok ters esmeye başladığı ortaya çıkacak. Altılı Masa’nın adayı, Kürt seçmenin de desteğiyle Cumhurbaşkanı seçilecek. Seçmen, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Modeli’ne geçişten kalıcı yaz saati uygulamasına son verilmesine kadar, ülkeyi huzura taşıyacak her türlü çözüm önerisinin Altılı Masa’dan geldiğini görecek. Aylardır açılımlar yapmasına rağmen iktidar hâlâ kazanacak noktaya ulaşamadı. Bu ise zirve noktasıydı. Artık kaçınılmaz düşüş başlıyor. Altılı Masa, son düzlüğe girildiğinde milletin tek umudu olduğunu gösterecek. Moderni, muhafazakarı, liberali, solcusu… Hepsi kendisinin temsil edildiğini görecek, hepsi ortak bir Türkiye’yi elbirliğiyle inşa etmenin onurunu paylaşacak, hepsi kutuplaştırma siyasetine son vermenin mutluluğunu o gece doyasıya kutlayacak. Cumhur İttifakı için tek bir çıkış yolu gözüküyor. O da “kazanamayacak tek adayı” göstermekten vazgeçmeleri. Üstelik “onurlu çıkış” için YSK’ya bir karar verdirmeleri de yeterli. Ben olsam bu fırsatı kaçırmazdım.