Ali Haydar Fırat yazdı | Zamanı doğru okumak ya da CHP ne yapmalı?
Ali Haydar Fırat
Zamanı doğru okumak, doğru zamanda doğru adımları atmak siyasetin varlık koşuludur. Daha doğrusu siyasetin sonuç alması için kaçınılmaz bir zorunluluktur. Sürekli olarak ve ısrarla şunu dile getiriyoruz;
1- Normal zamanlarda yaşamıyoruz
2- AKP normal bir siyasi parti değildir.
Normal zamanlarda yaşamıyoruz çünkü dünya sisteminin ekonomi-diplomasi alanında yaşadığı kriz, Türkiye’nin kendi iç krizleri ile birleşmiş ve bu duruö kaotik bir atmosfer yaratmıştır. Bu haliyle Türkiye öngörülemez bir ülke konumundadır. AKP normal bir siyasi parti değildir, çünkü AKP sürekli iktidarda kalmaya çabası olan, bu doğrultuda rejim inşa eden bir partidir. Yani demokratik yollarla iktidara gelmiş olmakla birlikte demokratik yaşamı, değerleri, kurumları v e süreçleri alt üst eden bir parti olmuştur. AKP için bundan sonra en “demokratik rejim” olağanüstü haldir. Yani AKP bu rejimi daha koyu bir otoriterizme taşır ama demokratik bir sürece geri döndüremez. Dolayısıyla normal zamanlarda siyaseten çok ses getirecek ya da siyasi sonucu yüksek olacak durumlar bu olağanüstü halde geçerli olamamaktadır.
Daha açık bir ifadeyle bugünün Türkiye’sinde Man Adası belgeleri ya da Reza Zarrab davası siyasi bir sonuç doğurması çok güç iki meseledir. Bu nedenle AKP’nin yolsuzluk belgeleriyle gideceğini düşünmek siyaseti doğru okumamaktır. Nihayetinde AKP’ye oy verenler dahil sürecin ne olduğunu herkes bilmektedir. Mesele daha büyük ve yapısaldır. Sistemin genelinde bir çöküş yaşanıyorsa o sistemin bir parçasındaki sorunu kimse görmez, ilgilenmez. Sistemin kendisi bizatihi sorundur ve çözüm o sistemin bütününe dönük olmalıdır. Yolsuzluklara karşı bir tavır ancak bu konuda etik bir ilkenin koşullarının oluştuğu/yerleştiği bir ülkede söz konusu olabilir.
“Çalıyor ama çalışıyor” mottosunun genel kabul gördüğü bir ortamda ortaya çıkarılan yolsuzluğun mutlaka bir etkisi olur ama siyaseten bir sonuç doğurmaz. Özelikle yüksek politizasyonun, siyasal kutuplaşmanın yaşandığı bir dönemde bu tür durumlar, açıklamalar taraflar arası çatışmanın unsuru haline gelir. CHP’nin açıkladığı belgelerde bu çerçeve içinde alımlanmaktadır. O yüzden meselenin yapısal olarak ele alınıp kapsamlı bir sistem eleştirisinin yapılması gerekmektedir. Ve arkasında yeni bir sistemin nasıl, kimlerle inşa edileceği anlatılmalıdır.
Cumhuriyet Halk Partisi şunun farkında olmalıdır; AKP, Türkiye’de yeni bir rejim inşa ediyor. Bu yanlışı ve doğrusuyla tarihsel bir momentumdur. AKP’nin ne kadar başarılı olup olmayacağını tarih gösterecektir. Ancak AKP rejim kurarken hala eski kurallarda ısrarcı olmak, AKP’nin eski kurallara bağlı kalmasını beklemek mantıklı bir durum değildir. Bugün oynana maçta bütün kuralları AKP koymaktadır. Mesele kendi kurallarını koyacak ortamı, desteği inşa etmektir. Salt yakınmanın, şikayet etmenin bugünün koşullarında siyasal bir karşılığı yoktur. Yaratılan “istisnai durumun” ve buna eşlik eden anlatıların ortaya çıkardığı rejim ve egemenlik biçimi iyi algılanmalı, iyi çözümlenmeli ve bu çerçevede çözüm üretilmelidir. Rejimi değiştirme çabasında olan, bu konuda mesafe kat etmiş bir partiyi eski rejime, kurallara döndürmeye ikna etmek olası olmadığı gibi politik açıdan da ulaşılabilir bir hedef değildir. AKP’nin yaratmak istediği rejime alternatif bir rejim, söylem inşası zorunludur. Bir zamanlar Bülent Ecevit’in söylediği ve çok büyük bir siyasal, toplumsal desteği sağlayan “bu düzen değişmelidir” sözü var olan düzene bir meydan okumaydı ve çok önemli siyasal sonuçlar üretti. Bugün aynı noktadayız ve bu düzeni değiştirecek bir söyleme, iradeye ihtiyaç bulunmaktadır. Bunun başka bir yolu da bulunmamaktadır.
Yorumlar
Popüler Haberler
MHP'li vekillerin istifa gerekçesine PolitikYol ulaştı: VIP altın kaçakçılığı
Marmaray'da bir kişi intihar etti
Yasadışı bahis soruşturmasında yeni dalga: 7 fenomene yakalama kararı
Sivas’ta dershane bulunan binada yangın: Bir öğretmen öldü
Selçuk Üniversitesi, mutluluğun formülünü aramayı bıraktı
Bahtiyar Aladağ isimli erkeğin katliamı: Ölü sayısı sekize yükseldi