Memleket Partisi’nin muhalefet etmek için kurulduğunu sanıyorduk, bir de baktık ki meğer muhalefete muhalefet etmek için kurulmuş. Gönüllülerinden Memleket Partisi’nin artık sadece seçimi ikinci tura bıraktıracak bir “faktör” olarak görüldüğünü fark etmelerini bekliyorum.
Candaş Tolga Işık’ın programına katılan AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “Anketlerde parti ve Cumhur İttifakı olarak önde gidiyoruz,” dedikten sonra eklemişti: “Cumhurbaşkanımız önde gidiyor. İnşallah ilk turda seçimi kazanacağız. İyi bir fark var. Muharrem İnce faktörü var. Muharrem İnce’nin yüzde 10 civarında oyu var.”
“Muharrem İnce faktöründen” ilk bahseden Hamza Dağ değildi ama bu kadar yetkili birinden sanırım ilk defa beyan ediliyordu.
Muharrem İnce’nin meselesinin Millet İttifakı olduğu ve ne pahasına olursa olsun seçimi ikinci tura bıraktırmak istediği iyice ayyuka çıktı.
Bereket, Memleket Partisi’ni kuran cefakar insanlar İnce gibi kendilerinden başka bir şeyi göremez halde değiller.
Partinin eski iki numarası -aynı zamanda da Politikyol’da da yazılarını okuduğumuz- Gaye Usluer de uzun süre istifa ettiği Memleket Partisi’nden geçen hafta yenden CHP’ye döndüğünü açıkladı.
Böylece 80 kurucudan geriye 54 kişinin kaldığını gördük.
Bereket, Memleket Partisi’ni kuran cefakar insanlar İnce gibi kendilerinden başka bir şeyi göremez halde değiller. Gaye Usluer de geçen hafta istifa edip CHP’ye geri döndü. Böylece 80 kurucudan geriye 54 kişinin kaldı.
Mardin’deki birinci sıra adayı, adaylıktan çekildi.
Hatay İl Başkanlığı, bütün ilçe başkanları ile birlikte istifa etti.
İstifa dilekçesinde “İnce'nin tek amacı Kılıçdaroğlu'ndan intikam almak,” diyerek üstelik.
Hatay’daki 350 üyenin de parti üyeliklerinden istifa ettiğine dair haberler medyaya düştü.
Sivas birinci sıra adayı da istifa edenler arasında, yalnız giderken şöyle demiş: “Bunlar kişisel hırs peşinde. Ben yokum. Çakallar dansa devam edebilir.”
Sivas’ta -şimdilik- İl Başkanı hariç yönetimden kimse kalmadı, onlar da istifa etti, listedeki üç kişi daha adaylıktan çekildi.
En tuhafı ise Zonguldak beşinci sıra adayı olan bir gencin “twerk” yaptığı için adaylıktan istifasının istenmesi oldu.
Çocuğa sus payı diye 5 bin lira teklif etmişler, sonra tabii korku galip geldi ve aday gencin açıklamaları iyice tutarsızlaştı.
Parti Sözcüsü’nün eşinin, maaşını, “İnşaat ya Resulullah!” şiarını belleyen meşhur müteahhitten aldığı da bu haftanın haberleri arasındaydı.
Ben de saf saf merak ediyordum, bunca haksız ihale varken, tabanı asla değil ama Memleket Partisi’nin tepe kadrosundan niçin ses seda çıkmıyor diye?
Derken, Babala TV’de programa çıkmış, karşısındakilere “madara oluyorsunuz” diye bağırmaya başlamış.
Kadrosu yok, projesi yok, fikri yok, mecliste milletvekili yok…
Yanındakilerin çoğu kendisine rakip bellediği kişinin aslında Kılıçdaroğlu olduğunu görüp Memleket Partisi’nden uzaklaşmayı tercih ettiler, ediyorlar, umarım her geçen gün daha da edecekler.
Memleket Partisi’nin muhalefet etmek için kurulduğunu sanıyorduk, bir de baktık ki meğer muhalefete muhalefet etmek için kurulmuş.
Tabanı, il ve ilçe yöneticilerini, gönüllüleri tamamen istisna tutuyorum, onlar hepimiz gibi samimiyetle iyi bir şey yapmaya çalışıyorlar.
Ama Memleket Partisi’nin artık sadece seçimi ikinci tura bıraktıracak bir “faktör” olarak görüldüğünü fark etmelerini bekliyorum.
Muharrem İnce, partisinin el işaretinin de işaret, orta ve yüzük parmaklarını kaldırarak “3” yapmak olduğunu açıklamış. Rabia selamını bir çaksa o da rahatlayacak, biz de.
Bu sizin hayal ettiğiniz parti değil, bunun için yola çıkmadınız ve olmaz ya, ilk turda Kılıçdaroğlu 49’da kalırsa, bunun vebalini taşıyamazsınız.
Bir kişinin sonsuz ihtirasını tatmin etmek için kurulan partilerden hiçbir sonuç çıkmadı bugüne kadar.
Bugün de çıkmayacak, yarın da.
Memleket Partililer bu seçimde faktör olmayın, gelin siyaset yapın, hep birlikte ülkeyi yeniden inşa, kurumları ihya edelim.
Unutmadan, Muharrem İnce, partisinin el işaretinin de işaret, orta ve yüzük parmaklarını kaldırarak “3” yapmak olduğunu açıklamış.
Üçüncü yolcuymuş çünkü, “sağdan soldan ortadan” gibi bir de tekerleme -şey, galiba slogan- bulmuş.
Bence o kadarına da mahcup olup serçe parmağını kaldıramamış.
Ama yakışan o.
Rabia selamını bir çaksa o da rahatlayacak, biz de.
Hem Allah için DSP Genel Başkanı’ndan yararlı olur.