Sınav dönemi bu yaş grubunun en belirgin stresidir. Şekerli besinlerin tüketimi ise bilinenin aksine, kişide uyku hâli, konsantrasyon da azalma ve hafızayı olumsuz etkileme gibi istemediğimiz olumsuzlukları doğurur.
17-18 Haziran Cumartesi ve pazar günü yapılacak olan yüksek öğretim sınavına bir hafta kaldı. Aylar süren çalışma, azim, emek ve sabrın son aşaması için çocuklarımız ve onların aileleri stresli ve kaygılı günlerin içindeler. Her birine hak ettikleri başarıyı kazanmalarını diliyorum.
Bu dönemde nasıl daha iyi hissedebilir, daha iyi beslenebilir ve sınavdaki başarıya destek olabilecek neler yapabilirizin telaşındayız ülkece... Elbette tüm bunları birkaç güne sığdırmak mümkün değil, sürecin tamamına yaymak gerekiyor hatta tüm yaşama… Yine de sınav günü oluşabilecek olumsuzlukları engelleyebilecek ve sınav performansına katkısı olabilecek önemli adımlar var bu hafta atabileceğimiz.
Özellikle bu hafta kendimize takılıp düşmememiz gerekiyor. Yapılabilecek küçük bir hata sınav günümüzü mahvedebilir. Bu nedenle özellikle bu hafta boyunca ev dışında yemek yenilmemesini öneriyorum. Çünkü kendimizi besin zehirlenmelerine karşı korumaya almakta fayda var. Bu nedenle güvenilir besinleri güvenilir yerlerde -ki en uygunu ev gibi görünüyor- tüketmek en akıllıcası.
Biliyor muydunuz?
Kahvaltı öğününde proteinden zengin beslenmek, hafıza ve konsantrasyon yeteneğini arttırırken kişiyi daha uyanık ve dinç tutar...
BU HAFTA BOYUNCA NELERE DİKKAT EDELİM?
- Öncelikle bu hafta boyunca uyku saatlerine dikkat edilmelidir. Gece 22:00 sularında dinlenme ve uyku sürecine geçilmelidir.
- Besin zehirlenmeleri riski olduğu için bu hafta boyunca dışarıda yemek yenilmemelidir, yenilmesi zorunlu ise krema, mayonez, tavuk gibi çabuk bozulabilecek gıdalardan sakınılmalı, açıkta satılan gıdalar tüketilmemelidir. Sınavdan bir gün öncesinde gaz problemi oluşturacak kurubaklagil, lahana gibi besinlerden uzak durulmalı, başarıyı olumsuz etkileyeceği için kızartma, birçok besinin bir araya gelmesiyle oluşan karışık yemekler, çok yağlı, ağır soslu yemekler tercih edilmemeli mümkün olduğu kadar hafif, yağsız besinler tüketilmelidir.
- Hafıza, öğrenme, konsantrasyon kapasitesinin artması ve kendimizi daha iyi hissetmemiz için en güzel besin balıktır. Bu hafta 2-3 kez akşam yemeklerinde somon balığı ya da levrek tercih edebiliriz.
- Stresin azaltılması açısından antioksidanların tüketilmesi önerilebilir. Balık, ceviz, fındıkta bol miktarda bulunan Omega-3 yağ asitleri antioksidandır. Haftada 2 kez balık, günde 5-6 fındık, ceviz tüketimi ile karşılanabilir. Yeşil biber, maydanoz, çilek, ıspanak, kivi gibi meyve ve sebzelerde bol miktarda bulunan C vitamini de antioksidandır. Günde 6-7 porsiyon meyve ve sebze tüketmek gereklidir. Strese karşı etkin olan yumurta, süt, ıspanak, havuç, kayısı gibi besinlerde bulunan A vitamini ve zeytinyağı, tahin, fındık, badem gibi yağlı tohumlarda bol miktarda bulunan E vitaminin tüketilmesi sınav döneminde stresin azaltılmasında etkili olacaktır.
- Beyin fonksiyonlarında görev alan aynı zamanda bir antioksidan olan çinko da süt ve türevlerinde (özellikle yoğurt), tavuk, yumurta, balık, yağlı tohumlarda bulunur ve düzenli tüketilmesi gerekmektedir.
- Az yağlı et, yoğurt, salata, sebze yemekleri, yoğurt ve tam tahıllardan oluşan öğünler dengelidir.
- Yapılan araştırmalarda, sabah kahvaltı eden kişilerin başarı oranlarının ve dikkat düzeylerinin yüksek olduğu görülmüştür. Bu yüzden güne kahvaltı ederek başlamak önemlidir.
- Başarının arttırılması için şekerli besinlerin yüksek miktarda tüketimi hatalıdır. Kan şekerini hızla yükseltmeyen sağlıklı karbonhidratlar (meyve, kuru baklagiller, tam tahıllar, yulaf gibi) ölçülü bir şekilde tüketilmelidir.
- Özellikle bu dönemde çok fazla siyah çay, kahve ve kola içmek kalp çarpıntısına, huzursuzluğa, geç saatlerde de uykusuzluğa, korku ve endişeye neden olabilir. Bunların yerine kuşburnu, papatya, adaçayı gibi bitki çayları tüketmek daha doğrudur.
- Özellikle ayçiçeği çekirdeğinde bulunan magnezyum kişinin konsantrasyon yeteneğini arttırırken, stres azaltıcı özelliği ile de rahatlama sağlar. Akşamları küçük birer kâse tüketilebilir.
- Bu dönemde her gün bir muz tüketimi kişinin kendini çok daha huzurlu ve mutlu hissetmesini sağlayacak, kaygılarından uzaklaştırmaya yardımcı olacaktır.
Biliyor muydunuz?
Özellikle ayçiçeği çekirdeğinde bulunan magnezyum kişinin konsantrasyon yeteneğini arttırırken, stres azaltıcı özelliği ile de rahatlama sağlar. Akşamları küçük birer kâse içinde tuzsuz olanları tüketilebilir.
ŞEKERLİ BESİNLER VE BAŞARI ARASINDAKİ BAĞLANTI YANLIŞ
Peki vücudun şekere ihtiyacı var mıdır?
Yediklerimiz beynimizin yapısını ve işlevini ve ruh hâlimizi doğrudan etkiler. Pahalı bir araba gibi düşünün, beyniniz sadece premium yakıt aldığında en iyi şekilde çalışır. Beyin için en iyi yakıt ise yeterli miktarda alınan vitamin, mineral ve antioksidan içeriği yüksek kaliteli besinlerdir ( balık ve ceviz ile yeşilliklerden alacağımız omega-3 yağ asitleri, çilek ve böğürtlen gibi meyvelerden alacağımız antioksidanlar, sağlıklı tahıllardan alacağımız B grubu vitaminleri ve işlenmemiş etlerden alacağımız B12 vitamini vb.).
Bu besinler beyni besler ve oksidatif strese karşı korur. “Düşük primli” yakıttan (yani şeker ve işlenmiş veya rafine edilmiş gıdalardan aldığınız gibi) gelen maddeler ise beyne zarar verir. Pek çok çalışma, rafine şekerlerden yüksek ve dengesiz bir diyet ile bozulmuş beyin fonksiyonu arasında bir ilişki olduğunu ve hatta depresyon gibi duygu durum bozukluklarının semptomlarının kötüleştiğini göstermiştir.
Dolayısıyla vücudun sofra şekerine ihtiyacı yoktur; gün içinde normal olarak alınan besinlerle şeker ihtiyacı karşılanabilmektedir. Şekerleme, tatlı, pasta ve kurabiyelere yani basit şeker içeren sağlıksız karbonhidrat ağırlıklı gıdalara ihtiyaç yoktur. Düzenli olarak beslenen ve öğünlerini vaktinde yapan kişilerde kan şekeri dengesi kurulduğu için tatlı yeme eğilimi çok daha az görülür. Öte yandan, psikolojik faktörler de tatlıya eğilimi yükseltir.
Yoğun çalışanlar ve stres düzeyi yüksek olanlar kendilerini tatlı yiyerek mutlu etmek isterler. Sınav dönemi de bu yaş grubunun en belirgin stresidir. Şekerli besinlerin tüketimi ise bilinenin aksine, kişide uyku hâli, konsantrasyon da azalma ve hafızayı olumsuz etkileme gibi istemediğimiz olumsuzlukları doğurur.
İşin özü yine sağlıklı yaşam şeklini yaşamımızın her dönemine yaymak alında. Bu anlamda dönemlik değil ömürlük bir sağlıklı yaşam alışkanlığını benimsememiz son derece önemli.
Önümüzdeki hafta sınava girecek tüm öğrencilerimize başarı ve bol şans dileklerimle…