Ne zaman ki halk uyanır, dürüst ve namuslu siyasetçiler ortaya çıkar işte o zaman belki biz değil ama gelecek nesiller kendi şarkılarını bağırarak söylerler ve kendi politik ve siyasi kaderlerini tayin edebilirler. 2000 ve sonrası doğumlu olan, halk arasında “Z” kuşağı olarak da bilinen biz genç neslin maalesef görmediği badire kalmadı. Ekonomik krizler, darbe, Covid-19 ve pandemi, yüzyılın felaketi diye isimlendirilen depremler... Aslında şöyle oturup etraflıca bir düşündüğümüzde bizim neslin görmediklerinin gördüklerinden kat ve kat fazla olduğunu idrak edeceğiz. Mesela: Dürüst ve namuslu siyaseti... Düşünce ve fikirlerimizi vatan haini damgası yemeden açıklamayı... Haklının ve mazlumun yüceltildiği ve ezilmediği, zalimin ve haksızın gereken cezayı aldığı bir hukuk ve adalet sistemini... Namusu ve şerefi satılık olmayan ve menfaate esir olmamış hukukçuları... Ekonomik refahı ve nasıl bir şey olduğunu... Yarın hâlimiz ne olacak diye düşünmeden rahat uyuduğumuz geceleri... Paranın esiri ve koltuk sevdalısı olmamış halkı için çabalayan siyasetçileri... Demokrasi bilinci kazanmış, bizim geleceğimizi düşünen ve bu nesli anlayan bir halkı... Devlette “Dayın” ya da “Adamın” olmadan liyakatle ve başarıyla bir yerlere gelen insanları... Yukarıda saydığım ve sayamadığım birçok güzel şeyi maalesef bizim neslimiz göremedi. Ünlü filozoflardan Nietzsche’nin bir sözü var “Her nesil kendi şarkısıyla gelir” diyor. Biz bu güzel şeyleri göremediğimiz gibi kendi şarkımızı da söyleyemedik maalesef. Peki biz neden kendi şarkımızı söyleyemedik? Neden geçmiş nesillerin tınısını dinlemek ve söylemek zorunda bırakıldık? Ya da her kuşak kendi kaderini belirlemez miydi? Biz neden ana rahmine düştüğümüz andan itibaren geçmiş nesiller tarafından siyasi ve politik kaderimiz belirlendi ve belirlenmeye devam ediyor? Kanaatimce bu soruların ve sorunların iki sebebi var: Koltuklarından bir türlü ayrılamayan, paranın ve menfaatlerinin esirleri olmuş Oblomov Siyasetçiler ve sürekli kandırılan, uyutulan, uyanmamakta ısrarcı Aymaz halkımız Bu iki sebepte biz gençlere bu cennet vatanı güzel ülkemi zindan etti maalesef. Peki bunun çözümü nedir? Gençler bu ülkede nasıl zindanların içinde hapsolmuş bir biçimde değil de özgür ve hür olarak yaşayabilecekler? Kanaatimce bunun tek çözümü zaman. Ne zaman ki halk uyanır, dürüst ve namuslu siyasetçiler ortaya çıkar işte o zaman belki biz değil ama gelecek nesiller kendi şarkılarını bağırarak söylerler ve kendi politik ve siyasi kaderlerini tayin edebilirler.