Nikel bir yerden; chip, kamera, montaj başka yerden. Dünya bu haldeyken dayılanmak zor, ahmakça. I. ve II. Dünya Savaşı’nın ilk yıllarında değiliz. Tedarik zincirindeki küçük bir ülkenin sistemden çıkmasının sarsıcı sonuçları olabiliyor. Dünya göbeğinden bir birine bağlı. Son 30 yılda inanılmaz bir globalleşme yaşandı. Öyle bir hale geldik ki neredeyse bir mobil telefonun tüketiciye ulaşana kadar geçen üretim sürecinde ABD, Japonya, Türkiye, Almanya, Rusya, İtalya, Çin gibi en az 20 ülke var. Nikel bir yerden, chip başka yerden, kamera bir yerden, montaj başka yerden. Dünya bu haldeyken dayılanmak kolay değil hatta ahmakça. Birinci ve ikinci dünya savaşı başlangıç yıllarındaki gibi değil dünya. Tedarik zincirindeki küçük bile olsa, tek bir ülkenin sistemden çıkmasının olumsuz etkileri çok sarsıcı olabiliyor. Rusya yıllardır ABD ve Avrupa'nın "dünya lideri biziz" tavrına acaip kurulmuş anladığım. Gerçi AB’nin liderlik sevdasına ABD de ayrı kurulmuş. Ortada tam bir filler savaşı var. Putin yıllardır bu meydan okumayı planlıyormuş benim anladığım. Ekonomisi düze çıkardı, cari fazla verdi, Avrupa'yı doğalgaz ile kendine bağladı. Beş yıl önce böyle bir savaşa kalkışamazdı. Şimdi yatırımlara dayanacak gücü var. Biraz daralınca "doğalgazı Ruble getirene satacağım" dedi. Masaya bir kart daha açtı. Çoğu insana bu hareket Saddam'ı hatırlattı. Saddam da "Ben petrolümü Avro getirene vereceğim" dedi. Birden derdest olup tarih sayfalarındaki yerini aldı. Putin farklı. Çok güçlü devleti, tarihi, halkı var. Putin ise akıllı, eğitimli, karizmatik bir lider. Rusya da iktidara geldiğinde, ülke dış borcu senede bağlanmış bir ülkeydi. Halkı aşağılanıyordu. Bugün halkı tekrardan dünyada saygı görüyor, ekonomisi sağlam, kasası döviz dolu. Yıllardır Ukrayna konusu siyasi olarak da planlıyordu. Önce Kırım alındı. Ardından Ermenistan, Azarbeycan savaşı patladı. Bir yıl önce Ermenistan vahşice Karabağ’ı ele geçirmişti. Ortam sakinleşmişti. Ermenistan, Avrupa Birliği’ne mavi boncuklar atıyordu. Durduk yere Ermenistan, Azerbeycan’a saldırdı. Belki de saldırmak zorunda kaldı. Azerbeycan kısa sürede 2020 yılında kaybettiği tüm topraklarını geri aldı. Aliyev televizyon ekranlarında “Nooldu Paşinyan” diyerek kahkahalar attı. Arka planda ise Putin kıs kıs gülüyordu sanırım.  Düne kadar AB sevdalısı görünen Ermenistan, Rusya’dan “Toprak bütünlüğünü korunması” için yardım talep etti. Gelelim Ukrayna'ya. Tavizler vererek Rusya ile anlaşma zemini arıyor gibi görünüyorlar. Tuhaf bir eleştiri var. "Madem Rusya'nın taleplerini kabul edecektin, niye savaşa girdin." Ne yapsaydılar? Donu, tumanı indirip hemen teslim mi olsalardı?  Adamlar işgal edildi, ülkelerini savunuyorlar. Üstelik adamlar "Biz Avrupalıyız" diyorlar. Sekiz yıl önce bunun için, kendi iktidarlarına karşı da savaştılar. İstedikleri yerde olmaları en doğal hakları. Bu hakkı ABD ve AB kendi çıkarları için kullanırken Rusya'da çıkarlarım kayboluyor diye yorumladı. Filler tepişiyor, Ukrayna halkı eziliyor. Gelecekte ne olacağına ilişkin uzmanların iki görüşü var. Bir grup Putin'in gündemi başarı ile yöneteceğini ve yeniden süper güç olacağını söylüyor. Diğer grup geleceğin Rusya için felaket olacağını, Rusya'nın bölünceğini söylüyor.
Sanki bu işin sonu yeni bir çift başlı düzene gidecek. ABD - ÇİN. Bu savaşın en az zarar gören iki ülkesi.
Ben bu durumdan hem Rusya'nın hem AB’nin ciddi zarar göreceğini düşünüyorum. ABD ~ SSCB ikili dünya düzeninden önce ABD, AB ve BRIC üçlü düzenine dönülmeye çalışıldı. Olmadı. Sanki bu işin sonu yeni bir çift başlı düzene gidecek. ABD - ÇİN. Bu savaşın en az zarar gören iki ülkesi. Tüm bu hangame içinde Türkiye'nin kadim devlet anlayışı öne çıkar umarım. İşimiz zor. Kurt yediği ayazı unutmaz diye bir atasözümüz var. Son yıllarda yaşadıklarımız, ayının da yediği ayazı hiç unutmadığını çok net tüm dünyaya gösterdi. Türkiye yine şark kurnazı diplomasisine girmez inşallah. Suriyeli mülteci olayında 3, 5 milyar Avro destek için “Ümmeti kollamalıyız” gibi söylemleri  geliştirip Türkiye’nin başına ciddi bir sorun açtılar. Türkiye’nin ABD ve Almanya ile hiç savaşmadığını. Diğer Avrupa ülkeleri ile bir, iki defa savaştığını, Rusya ile ise neredeyse 15 defa savaştığımızı unutmamalıyız. Bu kargaşanın sonu Rusya'nın çok üzücü bir yanlışlıkla Türkiye askerlerini, uçaklarını, mekanize birliklerini vurmasına yol açmasın. Devletlerinden bağımsız olarak Uygur Türklerinin, Irak Türkmenklerinin, Bosnalıların, Suriyelilerin yanında olduğum gibi onurlu bir direniş gösteren Ukrayna halkınında yanındayım. Yaşasın dünya barışı, yaşasın özgür ve demokratik halklar, milletler.