Başkanın da ülkenin de başı dertte. Ancak siyasi ve ekonomik açıdan hiçbir katkısı olmayacak seçimlerin yapılmasında ısrar ediliyor. Tunus’taki seçim, anlamı olmayan bir seçimdir.
Salahaddin el Corşi
Bu satırların yazıldığı an itibarıyla Tunus'ta 15 parti, Cumhurbaşkanı Kays Said’in önümüzdeki Aralık ayının 17'sinde yapılacağını ilan ettiği seçimleri boykot ettiğini duyurdu. Kendilerini iktidara ortak haline getireceğini düşünerek yüksek profilli partilerin dışlanmasından yararlanmaya çalışan partiler dışında seçimlere katılım noktasında ısrar eden parti yok. Hâlbuki ülkeyi yönetenler, 25 Temmuz sürecine karşı renkleri ve konumları ne olursa olsun partilerin cenaze merasimini yapma arzusunu gizlemiyor. Boş bir stadyumda yapılan bir maç ya da susuz bir havuzda yüzmek gibi bir şey. Oyunun kuralları oyuncular olmadan belirlenirken siyasi hayat tatsız ve ruhsuz görünüyor.
Bazı kompleks ve uygulanması imkânsız bir takım icraatı terk etmesini tavsiye eden başkan yanlılarından bile gelmeye devam eden itirazlara rağmen, sayıları çok az olan ve her halükârda kendisini destekleyenleri bile şaşkınlık içerisinde bırakan Cumhurbaşkanı Kays Said, bu icraatını sürdürmekte ısrar etti.
Bu taciz edici koşullardan biri de her adayın ikamet ettiği yerde 400 kişiden referans mektubu alma koşulu olup bu da hepsinin imzalanmak üzere belediye merkezine gitmesini gerektirmektedir. Bu şartlar altında ancak bu adayla akraba olan veya adayın adaylığından çıkarı olanların üstlenebileceği bir çabadır.
Bu nedenle, birçok kişi daha önce devlet başkanını, bu özel koşulu getirmenin sonuçları konusunda uyarmıştı. Çünkü sonuçları tehlikelidir, çünkü kaçakçıların ve insanların iradelerini satın alabilen para sahiplerinin yeni parlamentoda koltuk edinmesine kapı aralamaktadır. Ancak cumhurbaşkanı bu tavsiyeyi dinlemeyi reddetti ve olaylar, bu beklentilerin geçerliliğini teyit edecek şekilde gelişti. Ödedikleri para veya şu ya da bu adaydan aldıkları hizmet vaatleri karşılığında imza toplayanların bir kısmı tutuklandı. Seçim sürecindeki yolsuzluklar, seçimlerden iki ay önce ortaya çıktı.
Seçim günü sandığa gidecek vatandaşların yüzdesi bilinmiyor ve bazı insanlar seçimlerin içinde bulundukları sıkıntıdan çıkış yolu olacağına inanıyorlar. Ancak kesin olan, özellikle de fiyatların yüksek seyretmesi nedeniyle insanların kendilerini sanki sıcak bir tenekeye oturmuş gibi hissettikleri bir konjonktürde katılımın otorite sahiplerinin tahmin ettikleri kadar yüksek olmayacağı.
Kasım ayında enflasyon oranı %10’u geçecek ve bu da piyasanın Tunusluların tahammül gücünü aşan nöbetlere girmesi anlamına geliyor. Son dönemde sendikalarla yapılan anlaşmalar nedeniyle yaşanan ücret artışı, kükreyen bir okyanusta sadece bir damla suya dönüşecek. O zaman yetkililerin sesi vatandaşlara ulaşmayacak ve üç yıl sonra geleceğin daha iyi olacağına ve ülkenin gerekli ekonomik reformları yaptıktan sonra darboğazdan çıkacağına dair onları boş yere ikna etmeye çalışacaklar. Daha önce duydukları vaat ve sözler, yavaş yavaş bataklıkta boğulan bir topluluğa yeniden verilmeye başlanacaktır.
Başkanın da ülkenin de başı dertte. Ancak siyasi ve ekonomik açıdan hiçbir katkısı olmayacak seçimlerin yapılmasında ısrar ediliyor. Bu, anlamı olmayan bir seçimdir. Önümüzdeki birkaç hafta içinde çoğu karaktersiz, tarihi veya siyasi kültürü olmayan kişiler ortaya çıkacak. Bunların arasında arkalarında pusulasız ve bu yüzden de çıkmaz ve ufuksuz bir yol seçen partiler var. Bazıları şahsi ve yerel koşullar nedeniyle şans eseri bulundukları yere gelecekler. Bazıları, modern ulus devletin kurulmuş olmasına rağmen hâlâ bağları diri olan aileler ve kabilelerinin konumunu istismar edecek.
Yerel olan ulusal olanın aleyhine gelişecek. Bunda utanılacak bir şey yok, çünkü birçoğu tek bir devlete ait olma duygusunu yitirene kadar yerel halk uzun süre marjinalleştirildi. Ancak en küçük parçalardan hareketle bütünü yeniden yapılandırma gerekçesiyle yerel olana bu kadar gelişigüzel ve sistematik olmayan bir tarzda geçiş, büyük riskler barındırmaktadır. Terzi, son derece önemli bir işe kalkışmadan önce her bedene göre kumaş ayarlar.
Seçkinler ve toplum pahasına misyon sahibi bireyin oluşturduğu alternatif siyaset için alternatif bir tasavvurun var olduğu evhamı üzerinden siyasetin katledilmesi yönünde çalışmalar var.
*Bu yazı, el Arabi el Cedid gazetesinin internet sitesinde Arapça olarak yayınlanmış makaleden Türkçeye tercüme edilmiştir.
https://www.alaraby.co.uk/opinion/%D8%A7%D9%86%D8%AA%D8%AE%D8%A7%D8%A8%D8%A7%D8%AA-%D8%A8%D9%84%D8%A7-%D8%B1%D9%88%D8%AD-%D9%88%D8%A8%D8%AF%D9%88%D9%86-%D8%A3%D9%81%D9%82
Yorumlar
Popüler Haberler
Atatürk Havalimanı Katliamı: Ağırlaştırılmış müebbet alan IŞİD'liler tahliye edildi
'Ölünce beni kim yıkayacak?': TRT'nin reklam panoları tepki topladı
Komisyonda mikrofonlar açık unutuldu: 'Çok yanlış yaptı Bakan Hanım'
AK Partili Belediye Başkanı, AK Parti ilçe başkanını Ülkü Ocakları üyelerine dövdürdü
Bakan Fidan: HTŞ, yıllardır bizimle işbirliği içinde oldu
İstanbul'da deprem meydana geldi