Önerim, Meral Ablamız, başta başkanlar, hepimizi bir mekanda toplayıp beraber KIZILCIK ŞERBETİ seyretmemiz. İftar sonrası bu BİRLİK BERABERLİK tablosu RTÜK’ün emir verenini delirtebilir. Şok! Şok! Şok! Televizyon karşısında Cuma gecesi sıra dışı olaylar.  Favori dizileri Kızılcık Şerbeti’ni izlemek üzere çayını demleyip televizyon karşısına geçenler birden Güldür Güldür şovla karşılaştılar. Ne oluyor? Herkes Google amcaya sordu ve öğrendi ki mahallenin dayısı RTÜK cezayı kesmiş, 5 bölüm kapatmış diziyi. E hani mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermişti? Hale bakın, dizimizi mahkeme kararıyla seyrediyoruz! Efendim, yukardan birileri telefon etmiştir her zaman ki gibi, bana bak, hala iktidardayız, alırsın soluğu Hakkari’de, çabuk boz o kararı diye, çünkü muhtemelen de RTÜK şikayet etti Reis’e, mahkeme bizim kararı bozdu diye. Neyse lafın kısası, itiraz üzerine karar iptal. Önce show TV yönetiminde şok şok şok. Twitterda kopan feryatları görünce, patron başlarım RTÜK’e, koyun diziyi diyor. Güldür Güldür, paldır küldür kaldırılıyor, yerine dizinin özeti giriyor mu? Pembe Hanım, koltukta oturur ahkam keser, Twitter ve whatsapp gruplarında, buraları da mahalle kahvesine döndü, herkes birbirine haber veriyor, koşun yetişin ahali, dizi yayında! Tekrar show tv’ye dönülüyor. Daha çaylar bitmeden o da ne: pat diye RTÜK açıklaması giriyor. Bu dizi kadına şiddeti körüklemektedir. Bu dizi kadınlarımızı üzmektedir. Bu dizi çok ayıp etmektedir! Bu dizi ahlakınızı bozmaktadır. Onun için sizi ıslah edeceğiz. Belgesel izleyeceksiniz. Ve o da ne: Reis çıkıyor ekrana, nutuk atıyor, İslam! Din! Ahlak! Belgesel dedikleri de İslamofobi belgeseli! Bütün belgeselciler o arada jilet atmakta kendilerine… Ama henüz kumanda bizim elimizde. Yani TV Kumandası! Düğmeye bastın mı, gidiyor Reis. Ah keşke oy verip iktidar değiştirmek de bu kadar kolay olsa! Kızılcık Şerbeti’nin derdi! Şimdi biraz ciddileşelim. Nedir olay? Efendim, dizi seyretmeyen erkekleri, hatta balyoz kurbanı askerleri bile, (Ahmet Yavuz) twitterda “Hiç dizi seyretmem ama o zaman bu dizi seyredilir!” dedirten Kızılcık Şerbeti, adı üzerinde, kadın kısmısının ev içi sorunlarda “Kan kustum, kızılcık şerbeti içtim” deme durumlarını tasvir ediyor. Asıl konu, her ne tür aile olursa olsun, erkek kısmısının kadın üzerine aile içinde uyguladığı moral ve fiziki şiddet söz konusu. Burada seküler ve dindar, muhafazakar ve modern, iki tür aile, aşk belasına, birbirleriyle hem hal olup, kendi mahallelerinin dışında yaşamak zorunda kalıyor. Seküler modern ailenin kızı muhafazakar dindar ailenin konağına gelin giderken onların dindar namazında niyazında kızı da gitar çalan seküler delikanlıyla aşık olunca hem dizideki ailede, hem de gerçek hayatta, dindar kesimde kıyamet kopuyor. Kızı derhal baş göz etmek gerekiyor; istemediği zengin ve dindar bir ailenin oğluna birbirleriyle tek kelime etmemişken evlendiriliyor. Zifaf gecesi kızılca kıyamet kopuyor, gelin hanım kemerini kırbaç gibi sallayıp tecavüz etmek için üzerine atlayan ve küfürler savuran damattan kaçmak isterken onun tarafından pencereden atılıyor! Kadına Şiddet! RTÜK bu sahne üzerine ne diyor biliyor musunuz: Kadına şiddeti özendiriyor! Hoppalaa… Oysa sıkıntı başka. AKP- MHP iktidarı, 20 yıllık başarısını toplumu ayrıştırmakta; dindar-muhafazakâr-milliyetçi kesimle seküler-modern yaşam tarzını benimsemiş kesimi birbiriyle yaşayamaz mahallelere bölmekte buldu. Bu dizide bilinçli olarak önerilen ve gösterilen ise kadın erkek sorunsalı etrafında başörtülü kadınla mini etekli kadını erkek tahakkümüne karşı birlikte mücadele etmeye çağırması ve gerçek sorunun itaat ve biat olduğunu anlatması. Başınız açık ya da kapalı, dindar ya da seküler, her durumda eziliyor, tacize uğruyor, susmak ve razı olmak zorunda kalıyorsunuz, birlikte mücadele edin deniliyor. Sadece kadın sorunsalı da değil dizide işlenen. Seküler ve laik gözüken biri de ahlaksız olabilir, dindar gözüken de. Kamplara ayrılmak yerine birlikte yaşayabilirsiniz, yeter ki ailelerde, birbirinize sevgi, saygıyla ilişki kurun. Birbirinizi olduğu gibi kabul edin. Farklılıklarınıza ve seçimlerinize saygı gösterin. Düşman değil, dost olun! Siyaset de kızdı İktidarı delirten bu, tıpkı birbirinden farklı 6 benzemezin oluşturduğu MİLLET İTTİFAKI gibi! Kendilerinin HÜDAPAR’la kurdukları ve kadınları ezmek üzerine kurulmuş siyaset ortaklığının tam da tersi bir durum bu. Aile kutsaldır, İstanbul Sözleşmesi boşanmaları arttırmıştır diye kitap yazanlar boşanıp kocasının arkadaşıyla evleniyor halbuki, ah AŞK! Hilal’i de savunmak bana düşmedi tabii, ama durum ortada.  RTÜK’ü bu kadar celallendiren, dizinin tam da seçim öncesi birlik beraberlik mesajı vermesi. Dizide seküler gelinin başörtülü görümceye hastaneden kaçırıp mini etekli teyzenin evinde saklayarak hayatını kurtarması. RTÜK’e ceza verdirten KADINA ŞİDDET DEĞİL, şiddete karşı kadın dayanışması. RTÜK’e ceza verdirten güç, seçimlerde bu dindarlarla ve hatta Kürtlerle ittifak yapan CEHAPE, Bay KEMAL ve hatta İstanbul’u elimizden alan EKREM ve hatta Ankara’yı Melih’ten koparan MANSUR, ve hatta benim partiden attığım AHMET ve adam ettiğim esnafı çocuğu Bebecan, Selametçilerle de bir olup beni alaşağı mı edecekler korkusu! Önerim Meral Ablamızın, başta başkanlar, hepimizi bir mekanda toplayıp beraber KIZILCIK ŞERBETİ seyretmemiz. İftar sonrası BİRLİK BERABERLİK tablosu RTÜK’ün emir verenini delirtebilir.