MEB’den çocuk işçiliğine destek
Politikyol
İktidarın bu talepleri karşılamak için kanunlarda yaptığı değişikler detay olarak görülse de meselenin aslının anlaşılmasına yardımcı oluyor. İş kanununda yapılan değişikler çocuk işçi çalıştırılmasına meşruluk kazandırıyor.
Dünya’da ve Türkiye’de çözülmesi beklenen en önemli sorunların başında gelen çocuk işçiliğinin artmasına neden olacak bir protokol, 6 Ekim tarihinde MEB ile A101 market zincirleri arasında imzalandı. Bu üç harfli isimlerden oluşan market zincirlerinin en önemli özellikleri, az çalışan ile çok iş yapıp, tırnak içerisinde marketlerindeki ürünleri ucuza satmaları. Bu durumun tanımı ise, uzun mesai saatleri, ucuz işgücü, bunun karşılığında ise işçi ücretlerinin ürün fiyatlarına yansımaması.
Her mahalle ve sokakta açılan bu marketlerin çalışanlarını kasada, rafta ürün dizerken veya temizlik yaparken görürsünüz. Birde rotasyon ile şube şube gezdirilirler. Bu marketler de çalışanlardan aldıkları asgari ücretin karşılığında birçok işi aynı mesai dilimin de yapmaları istenirken, bunun yanında tarihi geçmeye yakın ürünleri kasa önlerinde satmaları için ayrı bir satış baskısına da maruz bırakılırlar.
Üç harfli marketlerde çalışan işçilerin hâli hazırdaki durumu aşağı yukarı böyle iken şimdi imzalanan protokol ile A101 zincir marketlerine ucuza iş gücü yaratıyorlar. Millî Eğitim Bakanlığı ile A101 zincir marketleri arasında 6 Ekim’de, “sektör çalışanlarının mesleki eğitim merkezleri (MESEM) aracılığıyla eğitim öğretim sürecine dahil olması ile mesleki eğitim ve istihdam süreçlerini yaşama geçirmek” amacıyla protokol imzalandı.
Çıraklara asgari ücretin yüzde 30’unu, kalfalara ise yüzde 50’sini MEB ödeyecekmiş. Öğrenciler 4 gün işyerlerinde 1 gün de okulda olacakmış.
Yıllarca Meslek Okullarının zorunlu staj talebi nedeniyle ücretsiz iş gücü olarak çalıştırılan öğrenciler şimdi de MEB desteği ile ucuz işgücüne dönüştürülüyorlar. Çocuk işçiliği başlığı altında birçok kez çocuk işçiliğinin ana nedenlerden birisi olarak yazdığım sermaye sınıfının iktidarlardan çocuk işçiliği talebi, bu protokolde de görüldüğü gibi karşılığını buluyor.
İktidarın bu talepleri karşılamak için kanunlarda yaptığı değişikler detay olarak görülse de meselenin aslının anlaşılmasına yardımcı oluyor. İş kanununda yapılan değişikler ve olumlu görülen inceltmeler çocuk işçi çalıştırılmasına meşruluk kazandırıyor.
Dünya’da çocuk işçi yaşı 18 yaş altı kabul edilirken biz de iş kanununda 15 yaş üstü genç işçi olarak tarifleniyor.” Türkiye’de 4857 sayılı İş Kanunu’nun 71 inci maddesi gereğince, 18 yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçiler bakımından yasak olan işler ile 15 yaşını tamamlamış, ancak 18 yaşını tamamlamamış genç işçilerin çalışmasına izin verilecek işler, 14 yaşını bitirmiş ve ilköğretimini tamamlamış çocukların çalıştırılabilecekleri hafif işler ve çalışma koşullarına ilişkin usul ve esasları kapsar.”
Millî Eğitim Bakanlığının kendi sitesinde başarı olarak yayınladığı Meslek liselerinin ekonomiye dokuz aydaki katkısı 1 Milyar 362 milyonmuş.” Millî Eğitim Bakanlığınca döner sermaye işletmesi kapsamında 2022 yılının ilk dokuz ayında öğrenci ve personele ödenen ücretler de belli oldu.
Buna göre, yılın ilk dokuz ayında döner sermaye gelirlerinden ödenen toplam 223 milyon 517 bin 680 TL ücretin 67 milyon 533 bin 513 TL'si öğrenci payı, 155 milyon 984 bin 167 TL'si de personel payı için ödenen tutar olarak hesaplandı. “ https://www.meb.gov.tr/yilin-ilk-dokuz-ayinda-meslek-liseleri-ulke-ekonomisine-1-milyar-362-milyonu-askin-katki-sagladi/haber/27987/tr
Ekonomiye katılan bu değerden işçilerin payına düşen ile patronların payına düşen değer hesaplandığında Türkiye ekonomisinin sermaye sınıfının ekonomisi olduğu anlaşılacaktır. Yine anlaşılması için son bir örnek verip yazıyı bitireceğim. Millî Eğitim Bakanlığının bütçesinden 5 katlı okullara temizlik işçisi için bütçe ayrılmaması eğitime verdikleri önem ile açıklanabilir mi? Bu okullara 1 tane temizlik işçisinin bütçesi 9 aylık süre ile İş-Kur tarafından karşılanıyor. Eğitimin kalitesinden bahsetmeye sıra gelmeden öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin sağlıklı ortamlarda bulunabilmeleri için bu bütçe yetersizliği nereden kaynaklanıyor? MEB öğrencisiz okullar mı istiyor? Bu soruların cevaplarını düşünerek yazıyı bitireyim.
---
(İlgili şirketin konuya ilişkin açıklaması: https://www.politikyol.com/duzeltme-ve-cevap-metni-a101/ )
Yorumlar
Popüler Haberler
Atatürk Havalimanı Katliamı: Ağırlaştırılmış müebbet alan IŞİD'liler tahliye edildi
'Ölünce beni kim yıkayacak?': TRT'nin reklam panoları tepki topladı
AK Partili Belediye Başkanı, AK Parti ilçe başkanını Ülkü Ocakları üyelerine dövdürdü
Komisyonda mikrofonlar açık unutuldu: 'Çok yanlış yaptı Bakan Hanım'
Bakan Fidan: HTŞ, yıllardır bizimle işbirliği içinde oldu
İstanbul'da deprem meydana geldi