Mahalle yanarken saçını tarayanlar
Politikyol
İnsan hak ve özgürlüklerini, temel hakları, ekonomik ve sosyal hakları ve daha pek çok hakkı konuşacak günler gelecek, ama bugün bunları değil sokağı yakan sorunu daha fazla dillendirmemiz gerekiyor. Mahallede yangın var, su taşımak lazım.
Muhalefetin açıkladığı Anayasa önerisini okuyorum. Öneri çok hoş, ama zamanı mı şimdi bunları konuşmanın? Senelerce sen bekle, bu kadar önemli bir hukuk metnini hem hazırlamak hem tartışabilmek ve görüşleri toplamak, ondan sonra da alınan görüşlerden de faydalanarak metni geliştirmek, kampanya yürütmek için onca zamanını boşa harca, şimdi seçim atmosferine girildiğinde yeni Anayasa önerisini gündeme getir, onu da “türban ve örtünme özgürlüğüne Anayasal güvence” tartışmaları arasına sığdır. Muhalefet bazen adeta “seçilmeyelim sakın, biz böyle muhalefette iyiyiz” edasıyla öyle eylemlerde bulunuyor ki, şaşırmamaya imkân yok. Belki de içlerinde gerçekten de iktidarı istemeyen, muhalefetin “kimi nimetlerinden” yararlanmayı daha cazip bulanlar vardır elbette.
Sokaktaki vatandaşın en önemli sorunu şu anda geçim sıkıntısı. Adına hayat pahalılığı, fakirlik artışı, her şeye gelen zamlar veya ekonomik kriz de diyebilirsiniz, ancak esas sorun bu. Muhalefet bloğu, bu kavramı işlemek, tartışmak ve deşmek yerine neden havanda su dövmekle bu kadar ilgili acaba? Sokaktaki insanın gündeminin birinci sırasında gerçekten kanun yapım süreçlerinin demokratikleşmesi, meclisin denetim yetkisinin güçlendirilmesi ya da Sayıştay’a Anayasal kurumlar arasında yer verilmesi geldiğine mi inanıyorlar?
Bu konuların önemsiz olduğunu iddia etmiyorum elbette, ancak dünyanın her yerinde bu konular belli bir kesim hukukçu veya entelektüelin ilgi alanına girer, sokağın değil. Kahvehanede oturup çay içip okey oynayan, bir sonraki namaz vaktini bekleyen emekli vatandaş Anayasa Mahkemesi’nin üye sayısı 15 mi olsun, 22 mi olsun derdinde değil, yılbaşı zammı ne olacak, onu bekliyor!
Geçim sıkıntısını biz çözeriz diyerek sokaktaki vatandaşı ikna etmeye doğrudan yönelmeyen her çözüm, muhalefet blokuna aslında zarar yazdırıyor. Hiçbir konuda anlaşamayan, anlaşması bu aşamada mümkün de olmayan mecliste grubu bulunan partilerin seçimden önce yeni Anayasayı referanduma götürecekmişçesine zaman kaybetmelerini ben anlayamıyorum. Bunu iktidar partileri yapsa bir anlamı olabilir, zaten gündemi dağıtmaya, değiştirmeye çalışıyorlar denip geçilebilir, ancak muhalefetin gündemini bu derece işgal etmesi hiç doğru değil.
Ülkede tek bir gündem var: Geçim sıkıntısı. Ekonomik krizin vurduğu iş dünyasında toplu işten çıkarmalar gırla gidiyor; neredeyse aldığınız hiçbir ürünü bir sonraki alışınızda aynı fiyattan alamıyorsunuz; Euro çok korktukları 20TL sınırına geldi dayandı; Merkez Bankasında karşılıksız para bastırıp asgari ücreti 8-10 bin TL olarak açıklasalar bile önlenemeyen, hatta daha da harlanan bir ateş ocaklara düşmüş durumda. Buna bir de gerilimden bezmiş kitlelere yaptıkları sağa sola dayılanma propagandalarını, estirdikleri savaş rüzgarlarını eklerseniz, zaten iktidarın hata üzerine hata yaptığını göreceksiniz.
Bu doğrultuda yürüyerek ve eli yüzü düzgün bir ekonomik program açıklayarak seçime gidilir ve sandıklara da sahip çıkılırsa başarı sağlamamaya imkân yok. Zaten neredeyse her yönüyle “yönetilemeyen” bir görüntü veren, kamu düzeninin sarsıldığı algısının her zihne yerleştiği bir ülkede iktidar muhalefete ihtiyaç duyduğu her koşulu hazırlamış durumda. Bu koşullarda dahi seçim kazanamayacaksa, muhalefetin zaten bir daha ülke yönetimine talip olmaması gerekir.
Elbette insan hak ve özgürlüklerini, temel hakları, siyasi hakları ve özgürlükleri, ekonomik ve sosyal hakları, kuvvetler ayrılığını, yargı kurumlarının yönetimi ve yapısını, bütçe hakkının devredilmezliği ilkesini ve daha pek çok hakkı konuşacak, tartışacak ve yazacak günler gelecek, ama bugün bunları değil sokağı yakan sorunu daha fazla dillendirmemiz, konuşmamız gerekiyor. Mahallede yangın var, su taşımak lazım.
Yorumlar
Popüler Haberler
Deniz Zeyrek, Sözcü gazetesinden ayrıldı
MHP'li vekillerin istifa gerekçesine PolitikYol ulaştı: VIP altın kaçakçılığı
Yasadışı bahis soruşturmasında yeni dalga: 7 fenomene yakalama kararı
Sivas’ta dershane bulunan binada yangın: Bir öğretmen öldü
Selçuk Üniversitesi, mutluluğun formülünü aramayı bıraktı
Liderlik hayali kuran Türkiye, puansız Karadağ'a takıldı