182 No’lu En Kötü Biçimlerdeki Çocuk İşçiliğinin Yasaklanması ve Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Acil Eylem Sözleşmesi 1999 yılında ILO tarafından kabul edildi. Bu sözleşme kabul edildiği tarihten itibaren 187 ILO üyesi devlet tarafından kabul edilmiştir. Bu sözleşme kötü koşullarda çocuk işçiliğini aşağıdaki maddelerle tanımlamıştır. “a. Çocukların alım-satımı ve ticareti, borç karşılığı veya bağımlı olarak çalıştırılması ve askeri çatışmalarda çocukların zorla ya da zorunlu tutularak kullanılmasını da içerecek şekilde zorla ya da mecburî çalıştırılmaları gibi kölelik ve kölelik benzeri uygulamaların tüm biçimleri;
  1. Çocuğun fahişelikte, pornografik yayınların üretiminde veya pornografik gösterilerde kullanılması, bunlar için tedariki ya da sunumu;
  2. Çocuğun özellikle ilgili uluslararası anlaşmalarda belirtilen uyuşturucu maddelerin üretimi ve ticareti gibi yasal olmayan faaliyetlerde kullanılması, bunlar için tedariki ya da sunumu;
  3. Doğası veya gerçekleştirildiği koşullar itibariyle çocukların sağlık, güvenlik veya ahlaki gelişimleri açısından zararlı olan işlerde çalıştırılması (“tehlikeli iş”).”
Kötü koşullarda çalışan çocuk işçi sayısı 73 milyon iken, çocuk işçiliği ile mücadeleyi daraltmadan, çocuk işçiliği ile bütünlüklü mücadele edilmesi bu sözleşmeyi anlamlı kılacaktır. Diğer türlüsü çocuk işçiliğinin uç noktalarının budanıp diğer kesimini kabul etmek anlamına geliyor. 2021 yılı çocuk işçiliği ile mücadele yılı ilan edildi. Mücadelenin Uluslar arası sözleşme boyutunun önemi kaçınılmaz. ILO sözleşmesinin üye ülkelerinin her birisinin imzalaması da önemli bir ayağı ancak odaklanan nokta kötü çalışma koşulları olduğu için sona erdirmek mümkün değil. Çocuk işçiliğinin önemli bir nedeni yoksulluk bu durum sözleşme ile ilgili soru ve cevaplarda yer alıyor. Yüzde 0,1 yoksullaşma durumunda çocuk işçiliğindeki artış yüzde 0,7 oluyor. Sözleşmede geçmeyen diğer önemli bir neden ise patronların iktidarlardan çocuk işçi talebi ve bu doğrultuda bir yasal düzenleme isteği oluyor. İsteğin nedeni ise çocukların yetişkinlere göre ucuz iş gücü olmaları aynı zamanda yönetilmesi kolay olan bir toplamı temsil ediyor olmalarıdır. Pandemi bütün Dünya’da yoksulluğu artırıyor. Artan yoksulluk karşısında artan işsizlik, patronların ucuz iş gücü arayışı ve kar odaklı üretim şekli içinden geçilen kriz döneminde daha fazla artıyor. Çocuk işçiliği de artışını sürdürüyor. Üretim şeklinde karın ortadan kalkması çocuk işçiliği ile mücadelenin kazanımı için temel başlığı oluşturuyor.