YEREL SEÇİMLER İHMAL EDİLİYOR 2019’da Türkiye çok önemli üç seçim geçirecek ancak yerel seçimlere atfedilen önem, (Cumhur)başkanlığı ve milletvekili seçimlerinin bir provası ile sınırlı kalmaktadır. Yani yerel seçimlerin önemi göz ardı edilmektedir. Oysa muhalefetteki bir parti için özellikle büyükşehir belediye başkanlığı olmak üzere yerel seçimler iktidara giden yolda önemli mevzilerdir. Eldekiler korunup yeni mevziler kazanıldıkça, ulusal düzeyde iktidara gelmek olanaklı olabilir. Şüphesiz ülke siyaseti açısından (Cumhur)başkanlık seçimi en önemlisidir; ondan sonra da TBMM seçimleri gelir. Ancak (Cumhur)başkanlık ve TBMM çoğunluğunu tek başınıza kazanma olasılığınız zayıfsa, stratejinizi yerel seçimler (belediye başkanlıkları) üzerinden uzun dönemli kurgulamanız gereklidir. Kazandığınız belediyelerde, ulusal düzeyde iktidara geldiğinizde hayata geçireceğiniz politikalarınız konusunda seçmenlere ipuçları verecek uygulamalarınız ile oylarınızı artırarak iktidara ciddi alternatif olabilirsiniz. Belediye başkanlığı seçimleri, uzun dönemli stratejinin önemli bir aşaması olarak alındığında, seçimi kazanmaya odaklı aday belirleme yöntemi ile sınırlı kalmamak gerekliliği ortaya çıkar. Başkanlık kazanıldıktan sonra, oyları artıracak belediyecilik yapılması gerekir. Bu da, ancak başarı hikayesi yazacak bir belediyecilikle olabilir; yani o kentin sorunlarını / ihtiyaçlarını, halkın taleplerini bilmek; o kenti geliştirecek projeler ile olabilir; projeleri hayata geçirecek ekiple olabilir. İşte aday belirlenirken, sadece seçimi kazanacak aday üzerinden değil, asıl olarak seçimi kazandıktan sonra “ne yapacağı, nasıl yapacağı ve kimlerle yapacağı” üzerinde durmak gerek. Aksi takdirde, bırakın parti oylarının artırılmasını, bir sonraki seçimde başkanlık seçimi hezimetle kaybedilir. SHP’nin 1989 başarısı / deneyimi buna güzel bir örnek teşkil etmektedir. SAYIN KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN ÜÇ İLKESİ VE MERSİN Aday belirlenmesi konusunda sayın Kemal Kılıçdaroğlu önemli kriterler ortaya koymuştur: Parti tabanının kucaklayacağı, HDP’den oy alacak ve MHP tabanına ters gelmeyecek. Başarı hikayesi yazacak belediyecilik yapma akılda tutularak, sayın Kılıçdaroğlu’nun bu kriterlerinin Mersin için çok yerinde ve önemli olduğunu söyleyebiliriz.
  1. İlke: Parti tabanını kucaklamak
Sayın Kılıçdaroğlu’nun ‘Parti tabanının kucaklamak’ kriteri, bize 2014 Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığını (BBB) kaybetme nedenini açıklamaktadır. CHP’nin 2014’te Mersin BBB kaybetmesinde CHP tabanının adayına tepkili olmasının etkili olduğunu ileri sürebiliriz. Tablo-1’de de görüldüğü gibi, CHP 2014 öncesi Mersin BBB içinde yer alan Akdeniz, Mezitli, Toroslar ve Yenişehir’den oluşan dört merkez ilçede oy kaybı yaşamıştır. BBB adayı, CHP’nin oy deposunu oluşturan 4 merkez ilçenin 3’ünde 2014 ilçe belediye başkan (İLÇ BB) adaylarından ve belediye meclis üyeliği (BMÜ) oylarından daha az oy almıştır. Bu tepki oyları, Mersin’in 2. Bölgesi olarak bilinen Erdemli ve batısındaki ilçelerde, yani büyükşehre sonradan dahil edilenlerde, ilçe BB adaylarından daha fazla aldığı oylar ile telafi edilememiştir. Adaya bu tepki, etnik-mezhepsel nedenlerle değil, bizzat 15 yıldır yönettiği ilçelerdeki CHP tabanından gelmiştir. Yani, CHP’nin 2014 Mersin BBB adayını parti tabanı kucaklamamıştır. Tablo-1: CHP’nin Mersin’de Yerel ve Genel Seçimlerde aldığı oylar, %.
İlçe / belediye 2009 İLÇ BB CHP % 2009 GM CHP % 2009 BBB CHP % 2011 MVK CHP % 2014 BBB CHP % 2014 İLÇ BB CHP % 2014 BMÜ CHP % HAZ 2015 CHP % KAS 2015 CHP %
MERSİN 25,46 22,64 31,96 28,33 28,62 28,33 28,94 30,48
Anamur 37,51 25,76 34,71 29,82 29,71 28,37 29,85 29,31
Aydıncık/İçel 27,16 23,18 28,97 25,58 23,60 26,00 26,10 23,74
Bozyazı 1,43 5,30 21,25 17,89 12,61 14,10 18,87 18,39
Erdemli 3,88 8,63 19,47 15,09 5,51 8,47 19,60 18,79
Gülnar 24,10 24,00 22,77 20,50 16,94 18,33 30,05 21,78
Mut 26,71 18,65 29,17 25,07 25,98 25,97 27,52 27,45
Silifke 30,59 23,06 37,15 33,00 34,82 33,99 34,20 34,87
2. BÖLGE 22,24 17,68 28,44 24,26 21,47 22,14 26,91 26,15
Çamlıyayla 5,61 22,03 19,02 20,15 16,81 17,58 16,49 17,15
Tarsus 16,60 16,76 31,88 30,39 31,40 30,30 27,07 28,96
TARSUS ve Ç.yayla 16,42 16,96 31,45 30,06 30,94 29,90 26,75 28,61
Akdeniz 26,69 25,53 27,77 30,00 26,10 29,61 28,13 26,14 27,75
Mezitli 38,06 35,91 41,48 43,44 38,83 43,79 42,31 40,05 43,30
Toroslar 18,35 19,10 21,68 23,89 18,94 16,03 17,31 21,00 22,67
Yenişehir 40,06 37,32 40,39 45,54 40,28 42,81 41,97 40,07 43,84
1. BÖLGE 28,99 27,76 30,88 34,00 29,81 31,49 30,98 30,71 33,26
1. BÖLGE ve TARSUS 26,12 24,73 33,31 29,88 31,34 30,69 29,67 32,05
(Kaynak: TÜİK verilerinden derlenmiştir) Dolayısıyla, Mersin BBB adayı belirlenirken, öncelikle sayın Kılıçdaroğlu’nun parti tabanını kucaklayıcılığı kriteri dikkatle ölçülmelidir. Bu da, ‘kimin aday olmasını istersiniz?’ ile değil, “kesinlikle oy vermem dediğiniz bir aday var mı?” sorusu ile ölçülebilir. Kucaklayıcılığı belirleyen sevilme ölçüsünden çok, sevilmemenin düzeyi belirleyecektir.
  1. ilke: HDP seçmeni büyükşehirde belirleyici konuma gelmiştir
Türkiye’nin 7 Haziran seçimlerinden sonraki siyasal konjonktürü Mersin gibi kentlerde BBB seçimlerinde CHP BBB seçimlerinde oy alınabilecek parti tabanı HDP olduğunu ileri sürebiliriz. Yani, CHP BBB adayı HDP’ye oy vermiş (en azından HDP’ye oy veren sosyalist) seçmenlerden oy alabilir. Bunun bir nedeni, HDP’nin Mersin BBB’nı kazanma olasılığı olmadığından, HDP seçmenlerinin bir kısmın pragmatist oy kullanmaları kaçınılmaz olacaktır. Grafik*1’de de görüldüğü gibi, HDP oylarının 7 Haziran 2015’te % 17,85’e çıktığı ve Türkiye ortalamasını geçtiği Mersin gibi kentlerde ister istemez büyükşehirlerin kazanılması için HDP’li seçmenler önemli hale gelmiştir. Ancak burada da, yukarıda açıklanan ‘parti tabanını kucaklayabilme’ ilkesi, HDP’ye oy vermiş seçmenlerin ‘kesinlikle oy vermem’ diyecekleri bir aday olmaması üzerinde durulmalıdır. HDP seçmeninin ‘kesinlikle oy vermeyeceği bir adayla’ seçime gitmek, CHP açısından Mersin BBB kazanmayı şansa bırakma anlamına gelir. Grafik-1
  1. ilke: MHP seçmeninden oy alabilme olasılığı zayıftır
Mersin’de yaygın olarak dile getirilen ‘MHP tabanından oy alabilecek aday’ anlayışına şüpheli yaklaşılmalıdır. Zira 2004 ve 2009 Mersin BBB seçimlerinde HDP çizgisine karşı, az da olsa MHP’ye oy veren seçmenler, CHP’ye oy vermiş olsalar da, artık MHP / İyi Parti’nin (İP) BBB’nı alma potansiyelleri dolayısıyla kendi çizgilerinin dışına çıkıp, CHP adayı kim olursa olsun oy vereceğini beklemek yanlış olacaktır. Grafik-1 incelendiğinde, CHP oyları stabil seyrederken, seçmen akışkanlığının asıl olarak AKP ile MHP arasında olduğu görülebilir. AKP ile MHP arasındaki akışkanlık sonucunda, yerel seçimlerde MHP birinci parti olurken, milletvekili seçimlerinde AKP birinci parti olmaktadır. Bu çerçevede, MHP’nin AKP ile birlikte hareket etmesi ve CHP’ye karşı duruşu da göz önüne alınmalıdır. Bu bağlamda asıl önemli nokta ise, MHP’li küskünlerin CHP’den ziyade Akşener / İP çizgisine kayma olasılığının daha büyük olmasıdır. Zira, İP’nin büyük olasılıkla alabileceği ender büyükşehirlerden birinin Mersin olma olasılığı ve böylece Mersin’e daha büyük ağırlık verecekleri varsayımı, CHP’nin adayı kim olursa olsun MHP’den CHP’ye oy beklemek hayalcilik olacaktır. Bu bağlamda, Sayın Kılıçdaroğlu’nun altını çizdiği ölçüt, CHP tabanının kucaklayacağı, göz önüne alınarak CHP çizgisinden sapmamış bir aday göstermek daha da önemli hale gelmektedir. Zira her seçimde olduğu gibi, seçimlerdeki ilk ve en önemli nokta her partinin öncelikle kendi tabanını harekete geçirmesidir. CHP KENDİ İÇİNDE ADAY ÇIKARMALIDIR Yukarıda yazılanlar kadar önemli bir nokta da CHP, her ne kadar 2014 Mersin BBB seçimlerini kaybetmiş olsa da, 2019 Mersin BBB seçimlerini kendi çizgisinden asla sapmamış bir adayla kazanacak güçte olmasıdır. CHP’nin Türkiye’de olduğu gibi, Mersin’de de 16 Nisan referandum süreci ve Adalet Yürüyüşü ile daha da güçlendiği göz önüne alınınca, Mersin özelinde MHP’den veya başka bir partiden oy alma kaygısı ile kendi çizgisinden ödün vermesi gereksizdir ve kendi tabanının kucaklayıcılığını dışlama anlamına geleceği için riskli olduğu da ileri sürülebilir. HDP’li seçmenlerin ‘kesinlikle oy vermem’ dediği bir BBB adayı gösterildiğinde, HDP’li seçmenlerden gelecek stratejik oylarla 2019 Mersin BBB seçimi çok rahat kazanılacaktır. SON SÖZ: Adayın kişisel nitelikleri kadar vizyonu, projeleri ve ekibi de önemlidir Son nokta, Mersin BBB adayı belirlenirken, partisiz / kararsız seçmenlerin de göz önüne alınmasıdır. Partisiz seçmenleri cezbedecek aday, vizyonu olan, Mersin’in sorunlarını bilen ve bu sorunları çözebilecek projeleri ve ekibi olandır. Ayrıca adayın genç olması da Mersin’de sıkça dile getirilen, yani seçmenleri etkileyecek bir aday özelliği olduğu da gözden kaçırılmamalıdır. Yukarıda da değinildiği gibi, böyle bir aday, uygulamaları ile CHP’nin Mersin’deki oylarını daha da artırarak ulusal düzeyde iktidar olmaya katkı sağlayabileceği unutulmamalıdır. İhsan Kamalak, Doç. Dr. Mersin Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü