Ozan Gündoğdu yazdı | Hoş geldin Hürriyet Hareketi, sefa geldin
Politikyol
Belli ki sosyal medyada orada burada karşımıza çıkmaya başladı Hürriyet Hareketi. Görmeyen de yakında görecektir. Yüreği emekten, adaletten atan bu genç insanlar nereden peyda oldu, hangi ihtiyaçtan bir araya geldiler, kim bunlar, neler yapacaklar? Bu soruları cevaplarız ancak önce şunu diyelim, hoş geldin Hürriyet Hareketi, sefa geldin…
15 Temmuz ve ardından ilan edilen OHAL özellikle toplumsal muhalefetin açık veya örtülü nasıl tanımlarsanız tanımlayın faşizme hazırlıksız yakalanmasına neden oldu. Ha dersiniz ki faşizmin ayak sesleri diyenler, gelmekte olanı görenler açık açık yazanlar ne yaptılar, orası muamma…
Fakat biz günümüz koşullarını değerlendirelim, daha önceki yazılarda da belirttiğimiz gibi Türkiye’de sol-sosyalist ilerici akımların zeminini de tehdit eden siyasal İslamcı bir tahakküm topyekun taarruza başlamıştır. Bu taarruz İslamcı olmayan herkesi yok edene veya İslamcı yapana kadar devam edecek. Görünen budur… AKP yeni Türkiye’nin ideolojik merkezini İslamcılık temelli inşa ediyor ve kontrgerillayı bu temelde motive ediyor.
Cephe yarılırsa geri çekilir yeniden mevzilenirsiniz.
Askerlik kanunudur, düşman taarruzunda cephenize aldığınız hasar kadar geri çekilmeniz, kati surette cephenizi yardırmamanız gerekir. Oldu ki cepheniz yarıldı, o halde en büyük gücü kuşatmadan kaçırır ve yeni bir cephe inşa edersiniz. Burada kritik kural geri çekilme anında dağılmamaktır bu sebeple küçük birliklerin acilen ana omurgaya eklenmesi gerekir. Geri çekilirken büyük bir blok halinde hareket etmezseniz, ordunuz dağılır, yenilirsiniz.
Ancak geri çekilme ve yeni bir mevzide konumlanma, yenilmek demek değildir. Konumuz strateji ise ilk dersimiz, muharebelerin kaybedilmesi savaşın topyekun kaybedildiği anlamına gelmez. Biz 16 Nisan’da bir muharebeyi kaybettik. Ama öyle görünüyor ki gençlik Hürriyet Hareketi adlı yeni bir mevzide siper kazıyor.
Nedir bu Hürriyet Hareketi?
Öncelikle Hürriyet Hareketi aynı zamanda bir üniversiteli gençlik hareketi. Aklı ve bilimi referans alıyorlar. Laikliğe, Mustafa Kemal’e sahip çıkıyorlar. Salt lafazanlık değil bu sahip çıkış… 1923’ün gerisine düşmeme hayali olan herkesi saflarına davet ediyorlar. Mevlana tekkesi değil muhakkak ancak kendilerini bir ideolojik birliktelik olarak değil bir amaç birlikteliği olarak tanımlıyorlar. Kısa vadeli amaçlarını bundan sonraki muharebelerde yani 2019’a giden yolda halkın önüne konan her sandıkta cumhuriyetin demokrasinin ve laikliğin değerini halkımıza anlatmak olarak ifade etmişler. Parti kurup seçime girmeyecekler elbet, ancak sandığı görecekler, AKP için sandığı dikensiz gül bahçesi olmaktan çıkaracaklar. Fakat hile yapılıyor diyenlere ise biz kazanalım onlar daha büyük hilelere kalkışsınlar, teşhir etmesi yine bizim görevimiz diyorlar. İçlerinde sol, sosyalist öğrenciler de mevcut, Kemalist ve sosyal demokrat öğrenciler de. Salt politik de değil, kendisini ideolojik kalıplara sokamayan fakat cumhuriyeti, laikliği savunmak gerek diyen onlarcası ile tanışma fırsatı da buldum. Dedik ya amaç birlikteliği diye… Amaç ne? İstibdat rejimine karşı hürriyeti savunmak…
Kimdir bunlar, necidir derseniz, hiçbir siyasi parti ile organik bağları olmadığını, gençliğin siyasi partilerde salt kariyer peşinde koşmaması gerektiğini iddia ediyorlar. Kurtuluşun ne okyanus ötesindeki terör örgütlerinde ne de saraylarda olduğunu kurtuluşun yine bu topraklarda bu halkta olduğunu söylüyorlar. Cumhuriyet ve laiklik temelinde hareket eden tüm siyasi partilere ve demokratik kitle örgütlerine açık çek veriyorlar. Aydınlanma değerlerine sahip çıkan tüm gruplara dostluk dayanışma eli uzatıyorlar.
Şaşıracaksınız belki ancak şimdiden Türkiye’nin sayıca en büyük gençlik hareketi olmaya adaylar. 70 üniversitede temsilcileri binlerce gönüllüleri var ve sayı günden güne artıyor. Daha 14 ekimde ilk genel kurulunu yapmış genç bir hareket ancak ulaştıkları bu yaygınlık gençliğin siyasi anlamda açlığının da kanıtı.
Önlerindeki en temel hedef en geniş birlikteliği inşa etmek. Bir yürütme organları olmakla birlikte yetkiyi yerellere bırakan bir anlayışı benimsemişler. Bu sayede gönüllü sayısını hızla arttırmışlar. Sadece kampüsler arasında koordinasyon sağlayacak yetkililer belirlemişler. Hürriyet hareketinin kampüsteki karar alıcıları yine o kampüsteki hürriyet hareketi üyeleri. Aynı ideolojiyi değil aynı amacı arzulayan, karşıdan gelen siyasal İslamcı taarruzu durdurmaya odaklanan ve cumhuriyeti kuşatan gerici kuşatmayı kırmaktan başka her türlü sorunu tali gören, ayakları yere basan, çelişkilerden arınmış, son derece rasyonel bir oluşum.
Şimdi artık biz de umutlanalım. Umutsuzluk ihtiyar bir fikirdir.
O halde hoş geldi sefa geldi Hürriyet Hareketi… Yaşama sırası sende…
OZAN GÜNDOĞDU
[email protected]
Yorumlar
Popüler Haberler
Marmaray'da bir kişi intihar etti
Bahtiyar Aladağ isimli erkeğin katliamı: Ölü sayısı sekize yükseldi
DEM Parti eş genel başkan yardımcısı Sevtap Akdağ gözaltına alındı
Sivas’ta dershane bulunan binada yangın: Bir öğretmen öldü
Marmara Adası'ndaki toprak kaymasında göçük altında kalan ikinci işçinin de cansız bedenine ulaşıldı
İletişim başkanlığı, bakanlığın kreş yazısını doğrulayıp geri adım attı