Ne ararsan var diyebileceğimiz ordövr tarzı karışık ülkede yaşıyoruz.. Ülkemizin adaletsiz, siyasetin hadsizlik, sınavların “özür”lü, eğitimin Atatürksüz, kadının tacizli, toprakların satılık, öğretmenin “yer”siz, grevin anlayışsız, terörün sonsuz olduğu rant odaklı nefes alıyoruz ne yazık ki… Bunlardan biri olan ve casusluk iddiasıyla tutuklanan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’na ilişkin söylemler artık başını aldı gidiyor.. Kendisinin, eşinin hatta ve hatta genç kızının hayatına dair kara notlar atabilecek kadar hadsizleşen fikirlerle… Üyesi olduğu, seçilerek temsil ettiği ana muhalefet partisinin lideri de bu kişiyi, fikri doğal olarak savunur… 25 gün boyunca yürüdüğü o yollar gibi tarihe notlar yazar… Ancak bu tarihi notlar cumhurun başını rahatsız etmektedir. Cumhurun başkanlığından ziyade parti liderliğini daha çok yaparak karışık durum yaratan kişinin, “Ülkenin aleyhine işlediği suçtan dolayı cezaevinde bulunan bir milletvekiliyle ilgili konunun kendisine kadar ulaşmasından endişe ettiği için şimdiden ön almaya, suyu bulandırmaya çalışıyor. Eğer yakında, bu içeride olan zatla alakalı Kılıçdaroğlu’nun bağlantısı çıkarsa şaşmayın ha!” şeklindeki sözleri artık fütursuzca seviyesizlik durumu arz etmekte… Ana muhalefet lideri ve vekillerinin verdiği tepki gayet açık ve net şekilde ,konunun mertlikle ve şeffaflıkla kamuoyuna açıklanması gerekliliğini arz ederek hodri meydan havasında davet gerektirmiştir. Gerekirse yandaş medya alanında, gerekirse tarafsızlık alanında gerçek ve hür fikirlerin çarpıştırılabileceği bu davete icabet etmek gerekir. Bazı anlayışlarda davete icabetin sünnet olduğu bu durumun din kavramına sığınılarak yapılması gerekiyorsa davete uyulması münasip olacağı da muhakkaktır.