AKP/MHP bloğunun ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kaybettikleri yerel seçimlerin ardından endişesinin sadece bütün gelir kaynaklarının kaybı mı olduğunu sanıyoruz? Ben size söyleyeyim hiç de öyle değil. Şöyle izah edeyim; Asla kaybetmez olarak tarif ettikleri bir dünya lideri vardı Cumhur İttifakının gözünde. Cumhurbaşkanı Erdoğan. Hangi seçime girerse girsin kazanması kesin gözüyle bakılan Recep Tayyip Erdoğan, ülkemizde yıllardır gayet olağan şekilde yapılan yerel seçimlerde, gayet mütevazi, ilçe belediye başkanlığından gelmiş adaylara seçimi kaybetmişti. İstanbul: Ekrem İmamoğlu Ankara: Mansur Yavaş Adana: Zeydan Kayalar İzmir: Tunç Soyer Antalya: Muhittin Böcek Bu listeye kazanamasa da kesinlikle Bursa adayı Mustafa Bozbey de eklenmelidir. (Kapanması imkansız gibi görünen bir farktan, Bursa'da seçimi alacak duruma getirdiği için.) Hal böyle olunca, nasıl olurdu da dünya lideri, ilçe belediye başkanlarına seçim kaybederdi? Üstelik bütün kampanyayı kendisi ve Devlet Bahçeli yürütmüştü. Dolayısıyla seçimleri de kendileri kaybetmiş oluyordu. Üstelik kullandıkları seçim dili ve gerilim söylemleri, "Hayır Bloğunun" bir araya beklentisiz şekilde gelmesini de sağladı. O da yetmez gibi Recep Tayyip Erdoğan'ın söylemleri ile ülkemiz doğal bir cumhurbaşkanı adayı kazandı süreç içerisinde. Ekrem İmamoğlu'nu. Durum, kendi hatalarından dolayı yerel seçimden çıkmış, iyice genel seçim sonrası tabloya dönmüştü. Tablo tam da böyle idi. Bu tarihi kayıplarının ardından geriye tek seçenekleri kaldı. Gayet olağan olarak yıllardır yapılan yerel seçimleri, olağanüstü bir duruma dönüştürmeye çalışmak. Bunun için her itirazı meşru gibi gösterip, helal olan seçimlere gölge düşürmeye çalışmak. Başarabilirlerse bütün devlet erklerini kullanıp seçimleri iptal ettirmeye çalışmak. Hangi seçimleri? Şurada daha 1 ay önce hiçbir eksik, kusur, sorun yok diyerek her yerde haklı olarak övündükleri yerel seçimleri. Devlet Bahçeli de, Recep Tayyip Erdoğan da iyi biliyor ki ilçe belediye başkanlığından gelme isimlere seçimleri kaybettiler. Bütün hikaye aslında buradan başlıyor, burada düğümleniyor. Gelir kaynaklarının kaybı veya yerel ödenekler sayesinde muazzam bir kadrolaşma yakalamaları, belediye olanaklarının kullanılması vs. de. Erdoğan ve Bahçeli'nin asla kaybetmez liderler imajlarının arkasında gizliydi. Çünkü bu söylediğimiz her şey doğrudan kazanma ile ilgili. İşte buradan başlayıp, burada düğümlenen somut durum buydu. Peki gerçekte olan nedir? AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve iktidar ortağı Devlet Bahçeli yerel seçimleri, ilçe belediye başkanlığından gelen isimlere kaybetti. Daha ötesi var mı? Gerçek bu kadar açık ve yalın. Herkes seçim kaybeder, herkes seçim kazanır. Bir an evvel bu tutumdan uzaklaşılmalı, kazanan belediye başkanları tebrik edilip, bu durum kabul edilmeli ve hayat kaldığı yerden devam etmelidir...