Döviz borcumuz çok, borç bulma olasılığımız zor ve pahalı, ülkeye döviz sokma olasılığımız gözükmüyorken söyler misiniz bu döviz nasıl düşecek?Ne yapmak gerek? Ülkeye döviz sokmak şart. Özelleştirilecek bir şey kalmadı. Devletin kefen parasını bile yedik. Güven unsurunu sağlayamadığımız için portföy yatırımı da gelmiyor. %25 faizli tahvillerimizden, 1.30 dolara düşmüş borsamızdan bile yabancılar kaçıyor. 04 Mart haftası hisse senedinde 310 milyon dolarlık satış yaptılar. Toplam yabancı portföyü 17 milyar dolara düştü. Yabancı takası %38 seviyesine düştü. Tahvilde ise 181 milyon dolarlık satış yaparak portföylerini 2 milyar dolara düşürdüler. Hisse ve tahvilde yabancı satışı 2021 yılının tamamında 315 milyon dolar iken bu yılın ilk iki ayında 1.6 milyar doları buldu. Döviz borcumuz çok, borç bulma olasılığımız zor ve pahalı, ülkeye döviz sokma olasılığımız gözükmüyorken söyler misiniz bu döviz nasıl düşecek? DOLAR/TÜRK LİRASI; Haftaya 15.15 direncini kırarak başlarsa 16 görür. Oradan ilahi satışlar gelir. Bu ilahi satışların, 15.15 seviyesinin tekrar altına yetmeye gücü yetecek mi, göreceğiz. Destekler 14.05 ve 13.85 de. Bu saatten sonra şapkadan değil tavşan Zümrüdü Anka kuşu çıkarsalar, 13 lira alış yeri. AVRO/DOLAR; 1.1075 direnç, 1.0775 destek. Her an 1.13 seviyesine doğru bir tepki gelebilir ama bu dönüş sinyali mi olur, henüz belli değil. Sanki güçlü dolar biraz daha devam. ALTIN/ONS; 2074 dolar zirvesinden döndü. Haftalık kapanış gevşemenin bu hafta da devam etme olasılığını yükseltiyor. Hafta kapanışı olan 1985 dolar destek bu hafta. Altında başlarsa 1916 dolara kadar gevşeyebilir. Altın yükselişi son buldu demek için 1916 dolar altında kalması sinyal, 1850 doların altına gelmesi teyit edilmesidir. BORSA; Hacim yok, yabancı sürekli satışta. Aylardır söylediğimden farklı bir şey söyleyemeyeceğim. 1850 puanın altına gelmesi gözlerinizi dört değil sekiz açmanızı gerektirir. BRENT PETROL; 10 Ocak 2022 yorumumda Brent petrolün hedefinin teknik olarak 130 dolar olduğunu belirtmiştim. 130 doları yukarı kırdı ama bir gün bile üstünde kalamadı. 130 dolar artık daha güçlü bir direnç. Altında 120 dolar direnci var. Destek 107 ve 100 dolarda. ABD 10 YR TAHVİL; Tahmin ettiğimiz gibi faizi %1.74 desteğini kırmadı ve bu seviyelerden güçlü bir satış geldi. %1.98 üstünde tutunarak haftaya başlarsa direnci %2.07 ve %2.12. Destek ise %1.90 da.
Savaşın bedeli!
Politikyol
Bugün vatandaşın ciğerini delen fiyatlar Kasım, Aralık 2021 döviz hareketinin bedeli. “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” deneyinin Türkiye’ye yüklediği ağır bedel.
Rusya – Ukrayna Savaşı değil Türkiye’ye çöken kara bulutların sebebi. Bugün vatandaşın ciğerini delen fiyatlar Kasım, Aralık 2021 döviz hareketinin bedeli. “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” deneyinin Türkiye’ye yüklediği ağır bedel. Aynı 2001 krizinde olduğu gibi 2021 krizinin ülke ekonomik verilerini vurması Ocak ayını, vatandaşın ciğerini delmesi Şubat, Mart ayını buldu. Savaşın bedelini henüz ödemeye başlamadık. Nisan, Mayıs gibi ciğer parçalamaya gelecek savaşın kanlı mızrakları.
Türk Lirasının değerini düşürmek işe yaramayacaktı, yaramadı. Türkiye üretici değil fasoncu bir ülke. İthalat yapamazsa üretemiyor, ihracat yapamıyor. Kısa vadeli cari dengelenme bir süre sonra daha büyük cari açığa yol açıyor. Hep böyle oldu. 2018 yılı ihracat, ithalat rakamlarına baksın merak edenler.
Ocak 2022 ayında bir önceki aya göre Sanayi Üretimi %2.4 küçüldü. Cari açık, Ocak 2021 ayına göre 5 milyar dolardan fazla artıp 7 milyar doları, yıllık cari açık şimdilik 20 milyar doları geçti. Deney bize pahalıya patladı. Geçen hafta yazdığım gibi bu işin sonu er ya da geç MB faiz artırımı. Hep beraber naslara karşı gelip günaha girmemize çok zaman kalmadı. Bu saatten sonra %19 seviyesine bile çıkarsalar işe yaramaz gerçi. Enflasyonun %60 seviyesine göz kırptığı bir ortamda kimse %19, %25 faizi dikkate bile almaz. MB faizi 250- 300 baz puan artırsa boşuna çektiğimiz sıkıntıya yanarız. Hani bir fıkra var ya; ağa ile kâhyası yolda yürüyormuş, bir at pisliği görüp iddialaşmışlar. İşte sonumuz bu fıkraya benzer.
KKM hesapları; 04 Mart MB verilerine göre KKM 540 milyar liraya dayandı. Cuma günü dolar 14.75 liradan kapandı. KKM ortalamasını 13 lira alsak artış üç ayda %14 artış var. KKM ilk dönüşleri 21 Mart ile başlıyor. Dolar 16 lira olsa fark %23 eder. KKM hesabının bir de yıllık %17 faizi var, bunun da üç aylığı %4.25 eder. Demek ki %4.25 faizi bankalar, % 18.75 faizi hazine karşılayacak. MB faize dokunmasaydı mevduata ödenen faiz yıllık %20, üç aylık % 5 olacaktı. Üç ayda %5 yerine faizi %23 çektiler. Vallahi nas çarpacak hepimizi.
Peki ya bundan sonra! Şimdiye kadar yaşananlar Aralık 2021 ayına kadar yapılan hataların bedeliydi. Şimdi bu hataların Savaş ile çarpan etkilerini görme zamanı. Savaşın etkileri ülke verilerinde Mart ayı ile birlikte, vatandaşın cebinde Nisan ayı ile birlikte hissedilecek.
Savaş ile tüm dünya fiyatlarında aynı 2020 Mart, Nisan aylarında Covid salgınında olduğu gibi panik ve kar amaçlı fiyatlamalar oluştu. Geçen hafta sonu gelen gevşemeler bu fiyatlamaların kârını cebine koyma hareketiydi büyük olasılıkla. Savaş bu hafta bitse bile dünya finansal piyasaların dengelenmesi yılsonunu bulacak sanki. Geçen hafta dünya piyasalarında gördüğümüz panik fiyatlamalar fazla mı abartılıydı, 2022 yılının tamamını erken mi fiyatlamıştı yoksa daha olacakların yanında sinek vızıltısı mıydı, zamanla öğreneceğiz. Bana tüm yılın erken fiyatlanması olasılığı daha yüksek geliyor. Körfez krizinde, Covid salgınında böyle oldu çünkü. Bu erken fiyatlama dünya enflasyonu ciddi yukarı itecektir. ABD enflasyonu %8, AB enflasyonu %6 seviyelerine ulaştı. Enflasyonun bu kadar yükselmesi faiz üstündeki artış baskısını daha da artıracaktır. Savaşın uzaması faiz artış oranını düşük tutarken savaşın ivme kaybetmesi faiz artış oranını yükseltecektir.
Türkiye’ye gelecek olursak...Hem emtia ve gıda fiyat artışından hem kur artışından çifte kavrulmuş etkilenme şansımız oldukça fazla. Fiyatlara yapabileceğimiz bir şey yok ama kur artışını engelleyebilir miyiz? Türkiye’de yabancı yatırımcı olmadığı için kriz veya güvenli dünya limanlarında faiz artıyor diye kaçacak kimse yok. Bizim sıkıntımız yüksek maliyetlerimizin enflasyonist etkisi ve dövizin ülkemizde olmaması. Biliyorsunuz, az olan değerlidir. Türkiye’de döviz yok. Dış borcumuz devasa boyutta. Yap işlet devret ile müteahhitlere de döviz borçlandık. Bu da yetmezmiş gibi son yıllarda inanılmaz ekonomik karar verici hataları yüzünden devlet iç borç stokumuzun da üçte ikisi döviz ve altın bazlı oldu. KKM hesabını dikkate alırsak orada da ciddi bir döviz borcu oluştu. 540 milyar lirayı 13 ortalama ile dikkate alsak 41 milyar dolar eder. Cari açığımız şimdilik 21 milyar dolar civarında.
Bu döviz borçları nasıl ödenecek? İçerde KKM hesaplarına üç aylık %27 faiz ile ödenmeye çalışılıyor. Bu yetmeyince MB faiz artışı ve tefeci faizli süper bonolar ortaya çıkacak. Yurt dışından borç bulmak gerek. Dünya faiz artırdıkça Libor faiz oranları da artacak. Türkiye’nin 600-700 arasında değişen CDS puanı Liborun üstüne artı fiyatlama olarak ciddi ek maliyet yaratacaktır.
Yorumlar
Popüler Haberler
Atatürk Havalimanı Katliamı: Ağırlaştırılmış müebbet alan IŞİD'liler tahliye edildi
'Ölünce beni kim yıkayacak?': TRT'nin reklam panoları tepki topladı
Komisyonda mikrofonlar açık unutuldu: 'Çok yanlış yaptı Bakan Hanım'
AK Partili Belediye Başkanı, AK Parti ilçe başkanını Ülkü Ocakları üyelerine dövdürdü
Bakan Fidan: HTŞ, yıllardır bizimle işbirliği içinde oldu
İstanbul'da deprem meydana geldi