8 Mart 1857’de kadın emekçilerin üretimden gelen güçlerini kullanıp ABD’de bir atölyede 40 bin kişiyle greve gitmeleri ve bu greve saldıran devletin 129 kişiyi öldürmesiyle ortaya çıkmasını bilenler ve saldırıyı kendi çıkarlarına olduğunu unutmadan marka tanıtımına ve daha fazla satışa dönüştürüyorlar. Çektikleri reklam filminde güler yüzlü kadın emekçileri ve kampanyalarını görüyoruz. Media marktın kadınlar gününe özel kampanyaları başlamadan önce mağazalarda kadın satış danışmanlarının üzerinde satış danışmanı erkeklerde olduğu gibi mağaza yöneticilerinin oluşturduğu satış baskısıyla geçen mesai saatlerinde reklamdaki güler yüzlü kadınları görmek çok zor. Takım liderinin mağazada cep telefonuyla konuştuğu için bağırdığı kadın emekçiden müşteriye güler yüz göstermesinin zorunluluğu reklam filminin senaryosu değil gerçeğin ta kendisidir. Aylık mağazanın satış kotasının yüzde kaçının tutturulması, satılan ürünün yanına ek ürünler satılması, ayın sonunda ulaşılacak hedefle birlikte maaşlara yansıyacak primlerle ev geçindirmekte senaryo değil gerçeğin ta kendisidir. Babaanneye, Anneanneye bırakılabilecekse çocuk bu bir şans yoksa eğer özel kreşlere maaşın üçte ikisini verip, mesai saatlerinde aklın çocukta kalması da reklam filminin senaryosu değil gerçeğin ta kendisidir. Media Markt'ın 8 Martı kadınlar günüdür. Bugün iki yüz yıl öncesine göre kadınların emek sömürüsü hem iş yerinde hem de evde bu kadar yoğunken hala bugün emek olmadan kadın günü kutlamak kadının emeğinden çekinmektir. Kapitalizmde kadının yeri olarak tarif edilen, erkeğin iş yerine hazırlanma sürecinde emek üretmesidir. Ev temizliği, çocuk bakımı bunlardan zaman kalırsa evin ekonomisine ek katkı sunucu olarak düşünülüyor. Kadın emeği tamamlayıcı emek, olarak tarif edilebilir. İşte bunlardan dolayı patronların 8 Mart kutlamak için yaptığı hiç bir şey gerçek değil. Patronsuz kutlayacağımız 8 Martlar için daha fazla örgütlü emekçi kadına ihtiyaç var.