Bir iş kanunu yaparsın içerisine bir madde koyarsın sonra bütün kanunun kimin lehine olduğunu o madde belirler. İş kanununun 25. Maddesinin ikinci bendinde “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller (davranışlar)” patron işçisini işten çıkardıktan 10 gün sonra SGK’ya başvurması gerekir. Başvuracağı esnada karşısına çıkan 29 nolu kod işaretlendiğinde işçi bütün haklarını kaybeder. İşin içerisine iyi niyet ve ahlak girer. Salgın sürecinde bu kod dışında işçi çıkaramayan ve istisnai durum olarak adlandırılırken patronların sendikalı oldukları için bu kodla işçi çıkarması hangi ahlaksızlığa denk düştüğü ya da hangi art niyet taşıdığı sorulması gerekiyor. Bu kodla işten çıkışı yapılan işçi işsizlik maaşı alamadığı gibi ihbar ve kıdem tazminatını da alamıyor. İşçinin itirazı ve kanıt mercii mahkemeye başvurmak oluyor. Bu davaların uzun sürmesi patronların işçi lehine sonuçlansa bile tercih ettiği bir işten çıkarma yöntemine dönüşmüş durumda ve işçi açısından yeni bir iş bulmayı hem zorlaştırıcı hem de işsiz kalındığı süreçte maddi zorlukları da beraberinde getiriyor. Yaşayacağın zorluklar, yaşadığın zorluklar bir tarafa itilip İşyerinde çalışırken patrona kazandırdığın paraların çok çok altında alacağın tazminatı patronun sana çok gördüğü andır iş fesih zamanı. Devletin verdiği üç kuruş işsizlik maaşını da bu kodu işaretleyerek işçiye çok görür. Aşağıdaki 29 nolu koddaki gerekçeler salgın sürecinde işten çıkarma ”yasağının” gerekçelerini oluşturuyor. Bu kod eskiden de vardı. Şimdi ise daha dikkat çekici bir meseleye dönüştü. Yani patronların bahanesinin gerekçesi halini aldı. ” a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
  1. b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
  2. c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
  3. d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.
  4. e) İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.
  5. f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi.
  6. g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.
  7. h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.”