İstisnasız bütün muhalefetin oyunu alabilecek, demokratik ufku geniş, en azından Altılı Masa’nın oluşmasında Kılıçdaroğlu’nun siyasi performansını gösterecek bir adayla Cumhur İttifakı sandığa gömülecek ve ülkeye yeni ufuklar açılacaktır. Pazar günü Altılı Masa’nın ikinci tur toplantılarının ilki CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde yapılacak. Bir yıla yayılan partiler arası ilk tur görüşmelerin sonunda Altılı Masa, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş konusunda tam mutabakata ve kararlılığa ulaştı. Bu sürecin beklentilere yanıt verebilecek hızda olduğu ve yeterli politik çerçeveye ulaşıldığı söylenemez. Ancak tek adam rejimine son verebilecek güçlü bir iradenin belirdiği ve umut verici bir süreç yaşandığı söylenebilir. Yarın başlayacak ikinci tur görüşmeler, çok yoğun mesai ve hızlı politik ortak üretim gerektiriyor. Bu görüşmelerin sonuca odaklı olmasını yaklaşan seçim takvimi artık çok fazla dayatıyor. Altılı Masa’nın önünde duran ve daha fazla ertelenmemesi gereken iki konu var. Birincisi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş programı ve takviminin netleştirilmesi. İkincisi Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı ve adayın açıklanma takvimi. Diğer sorunlar ve konular bunlara göre şekillenecek ve belirecek. Çeşitli konulara ilişkin, altı partinin başkan yardımcılarından oluşan komisyonların kurulduğu yaz başında kamuoyuna duyurulmuştu. Bu komisyonlardan birisi de Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Programı üzerine çalışan komisyon. Komisyonun çalışmasına dair kamuoyuna bugüne kadar net bir şey yansımadı. Kısa süre içinde çalışmanın sonuçlanacağı ifade edilmekte. Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı konusu ise ilk günden itibaren diğer bütün konu ve sorunların önüne geçmiş durumda. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olma ihtimalinin artması ve buna dair işaretler, Altılı Masa’da bir aydır ciddi sarsıntılar yarattı, durum sakinleşmiş gözükmüyor. Gözler 2 Ekim 2022 Pazar günü yapılacak toplantıda. Kılıçdaroğlu’nun Altılı Masa’ya emir vaki yapmaya çalıştığını ifade edenler olduğu gibi, kazanma ihtimalinin zayıf olması nedeniyle yanlış bulanlar da var. Cumhurbaşkanı adayının Altılı Masa tarafından belirleneceği konusunda bir tartışma yok. Kazanacak aday tartışması ise partiler arasındaki gizli, açık rekabetin dışa vurulması biçiminde gelişiyor, bu durum aslında çoktan aday belirleme sürecini baskı altına almaya dönüştü.   
Altılı Masa’nın adayının seçilebilmesi için seçmene güven telkin etmesi ve hiçbir kesimden ambargo görmemesi ön koşul olduğu belirtiliyor. Akla yatkın olanda budur.
Kazanacak aday ne demek, kim, nasıl belirleyecek. Anket ve araştırma şirketlerinin verisiyle mi belirlenecek. Araştırma şirketlerinin bütün tecrübeli yöneticileri, saha verilerinin seçim sonuçları için garanti olamayacağını çok sık ifade etmekteler. Altılı Masa’nın adayının seçilebilmesi için seçmene güven telkin etmesi ve hiçbir kesimden ambargo görmemesi ön koşul olduğu belirtiliyor. Akla yatkın olan da budur. Kemal Kılıçdaroğlu üzerinden süren tartışmanın tarafları birkaç şeyi unutmaktalar. Bunlardan birisi, Altılı Masa ile Türk siyasetinde bugüne kadar olandan farklı ve yeni bir şey denenmesidir. Altılı Masa’nın aktüel öncelikler konusunda ortaklaşarak hareket edebildiği (özellikle cumhurbaşkanı seçimlerinde), kendi dışındaki muhalefetin de oyunu alabildiği ölçüde cumhurbaşkanı seçimlerinin kazanılması söz konusu. Yani Altılı Masa’nın tek başına cumhurbaşkanı adayı çıkarıp kazanma şansı neredeyse yok. Masa’da bulunmayanların oyunu da alacak bir aday şart. Başka bir ifadeyle Altılı Masa’nın cumhurbaşkanı adayı; diliyle, programıyla, tavrıyla bütün muhalefetin adayı olarak seçmen karşısına çıkmak ve seçim kampanyasını yürütmek zorundadır. Salt Altılı Masa’da yer alan partilerin seçmenlerine yönelik bir kampanya ile Cumhur İttifakı’nın yarattığı cehennemin mecburiyeti ile seçimlerden bir sonuç almak mümkün olmayacak. ALTILI MASA DAHA FAZLA UZATMAMALI Böylesi bir seçim sürecinin ve seçim kampanyasının çok fazla zorluklarının olacağı kesin. Bu noktada seçimi kazananın; aday ve adayın başarılı seçim kampanyası olduğunu hatırlamakta yarar var. Kampanyanın dili, içeriği, söylemi, görseli, bütün muhalif kesimleri kapsayacak, kimseyi dışlamayacak tarz ve içerikte yürütülmesi için zamana ihtiyaç olacak. Seçim kampanyası ise zamanla yarışmaktır. Son bir aydır Cumhurbaşkanı adaylığı etrafında süren tartışmaları ve Altılı Masa’nın bir yıllık performansını veri alırsak, seçim sürecinde bu zorlukların kırılmalar ve sorunlar yaratacağı görülüyor. Bu gidişle, Altılı Masa enerjisini; Cumhur İttifakı’nın muhalefetin adayının önüne çıkaracağı engelleri aşmaya harcamaktan daha çok, kendi içindeki sorun ve krizleri çözmeye harcamak zorunda kalabilir.
Adayın Kürtlerin, kadın ve çevre hareketinin oyunu alabilecek bir aday olması seçim sonuçlarını belirleyecek bir başka önemli husustur.
Bu nedenle adayın bir an önce belirlenmesi ve daha fazla zamana yayılmadan açıklanması artık elzem. Adayın Kürtlerin, kadın ve çevre hareketinin oyunu alabilecek bir aday olması seçim sonuçlarını belirleyecek bir başka önemli husustur. Adayın belirlenmesi ne kadar kısa süre içerisinde gerçekleşirse, cumhurbaşkanı adayı etrafında yürütülecek kampanyanın hazırlık çalışması, ekibini kurması, programını oluşturması da o kadar erken başlayabilir. Cumhur İttifakı’nın kendi kampanyasını başlattığı da dikkate alınmalıdır. İKİNCİ TUR HESABI GERÇEKÇİ DEĞİL Adayın zamanında belirlenmesi, Altılı Masa dışındaki muhalefet güçlerinin de tutumlarını gecikmeden netleştirmesini sağlayacaktır. Anketler ilk turda seçimlerin kazanılması için bütün muhalefetin tek aday etrafında toparlanmasına işaret ediyor. İkinci tura kalması büyük bir risk içeriyor. Bu riski almak hiç de akıllıca bir tutum olmayacaktır. İkinci turda oy verilebilecek adaya birinci turda oy vermemek izaha muhtaç bir yaklaşımdır. Bu nedenle “birinci turda kendi adayımıza oy veririz, ikinci turda bakarız” tutumu yanlış bir yaklaşım. Bu pazarlıkçı siyaset beklenen sonucu vermez. Bu yöntemin uygulandığı ülkelerin koşullarıyla içinde bulunduğumuz durum çok farklı. Her iki turda da herhangi bir partinin veya siyasi çevrenin kendi kriterlerine göre oy verecek aday bulamaması ve bu yüzden bağımsız tutum takınması siyasi bir tavırdır. Bu konuda sorumluluk Altılı Masa’da yer alan partilere düşmektedir. Çünkü Altılı Masa bir anlamda bütün muhalefeti bloke etmiştir. Ülkenin geleceği ve muhalefetin ne yapabileceği veya yapamayacağı Altılı Masa’nın kararına doğrudan bağlı bir konu halini almıştır. Ya siyasal bagajlarının ve mahallelerinin siyasal duyarlığına teslim olacaklar ve ülke tek adam rejimine mahkûm edilecek. Ya da istisnasız bütün muhalefetin oyunu alabilecek, kapsayıcı, demokratik ufku geniş, en azından Altılı Masa’nın oluşmasında Kemal Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği siyasi performansı gösterecek bir adayla Cumhur İttifakı sandığa gömülecek ve ülkeye yeni ufuklar açılacaktır.