Türkler’in öldürülmesi bir siyasi sürecin sonunun geldiğini işaret ediyordu. Siyasi ve ekonomik krizin birlikte yaşandığı bir dönemde buna benzer cinayetler ve toplu katliamlar yaşanırken 24 Ocak kararlarının çıkartılması tesadüf olamaz. DİSK ile işçi sınıfının kurduğu bağ, Kemal Türkler’in sınıf siyaseti ısrarı, işçi direnişlerindeki öncülük misyonu bir cinayetin alt yapısını oluşturmak için yeterliydi. “Saraçhane mitinginde grev talebiyle 100 bin işçi toplandığında mitingin çağrıcısı ve örgütleyicisidir. Kendi deyimiyle “Grevsiz sendika silahsız askere benzer” diyerek grev ve toplu sözleşmenin işçilerin en doğal hakkı olduğunu savunur. Kavel Kablo Fabrikası’nda 28 Ocak 1963 yılında Maden-İş sendikasının başlattığı ve 36 gün süren grevin işçi sınıfı hareketi için önemli bir uğrak olduğu, işçi sınıfının hak arayışı ile siyaset sahnesindeki yerini almaya başladığının kanıtıdır. Bu grev “kanunsuzdur”. Kemal Türkler bu greve de sendikasıyla birlikte öncülük eder.” DİSK’in sınıf sendikacılığı ısrarı ve sınıf içerisinde etkin oluşu Cumhuriyet tarihinde sendikal deneyim için önemlidir. Bu deneyim dönemin sermaye iktidarlarını rahatsız ederken, kapatma davaları dâhil birçok engellemeyle karşı karşıya kalınmıştır.
22 Temmuz 1980’de Kemal Türkler’in öldürülmesi işçi sınıfına bir gözdağıydı. 24 Ocak kararlarının uygulanması örgütsüz işçi sınıfıyla mümkündü.
Kemal Türkler’in öldürülmesi bir siyasi sürecin sonunun geldiğini işaret eden bir siyasi cinayetti. Siyasi ve ekonomik krizin birlikte yaşandığı bir dönemde buna benzer cinayetler ve toplu katliamlar yaşanırken 24 Ocak kararlarının çıkartılması tesadüf olamaz. “Devletin ekonomideki payını küçülten önlemler alındı, tarım ürünleri destekleme alımları sınırlandırıldı. Gübre, enerji ve ulaştırma dışında sübvansiyonlar kaldırıldı. İthalat kademeli olarak serbestleştirilirken, ihracat; vergi iadesi, düşük faizli kredi, ihracatçılara ithal girdide gümrük muafiyeti, sektörlere göre farklılaşan teşvik sistemi ile teşvik edildi. Dış ticaret serbestleştirilirken yabancı sermaye yatırımları teşvik edildi, dışarıya kâr transferlerine kolaylık sağlandı. Yüzde 32.7 oranında devalüasyon yapılarak günlük kur ilanı uygulamasına gidildi.” 22 Temmuz 1980’de Kemal Türkler’in öldürülmesinin işçi sınıfına bir gözdağı olması açısından önemli bir yanı vardı. Bu kararların uygulanması örgütsüz işçi sınıfıyla mümkündü. 42.yılında anılacak olan Türkler’in katili sizce kim?