Muhalefet kendini bile şaşırtacak yepyeni bir oyun kurmadan bu seçimi alamaz… İlk önce knock-out olduğunu ve bunun nedenlerini anlamak zorunda muhalefet… Sonra da yıkıldığı yerden muazzam bir gayretle ayağa kalkmalı… Bizler de bir kere daha umutla sandığa gitmeliyiz…
İşlerin düşündüğüm gibi iyi gitmediğini iki taksi şoförüyle konuştuktan sonra anlamıştım.
İlki Antalya’da bindiğim taksinin şoförüydü.
“HDP’nin Millet ittifakına katılması çok yanlış oldu” dedi şöför.
Bunu duyunca şaşırdım.
“Ne zaman oldu bu söylediğiniz?” diye sordum.
“Birkaç gün önce katıldı!” dedi taksinin şoförü kendinden oldukça emin bir şekilde.
Seçime on gün kala duyduğum bu sözler irkilmeme neden oldu.
Yandaş kanalları izleyen kitlenin nasıl bir propagandaya maruz kaldığını ilk defa o anda fark ettim.
Ardından seçime bir hafta kala Ankara’da bindiğim bir taksinin şoförü benzer bir yorumu yapınca bir kere daha irkildim.
Çoğumuz ülkeyi kendi çevremizden ve sosyal medyadan ibaret zannediyoruz.
İktidarın muazzam medya imparatorluğunda söylenen sözlerin, yapılan propagandanın, sosyal medyada sağlaması yapılınca, bunlar orada yalanlanınca, “doğrusunun” ülkenin her yerine ulaştığını sanıyoruz.
Kılıçdaroğlu dahil, muhalefet liderleri Twitter’da ve Facebook’ta mesajlarının milyonlarca kez paylaşıldığını görünce herkese ulaştıklarını düşünüyorlar.
Halbuki, o sosyal medyanın hiçbir şekilde temas edemediği muazzam bir kitle var ve onlar hükümetin kontrolü altındaki medyanın resmettiği dünyanın içinde yaşıyorlar.
O dünyada Türkiye TOGG’u üreterek muazzam başarılara imza atıyor; dronlar ülkenin bütün sorunlarını çözüyor.
Muhalefet ülke için bir güvenlik sorunu oluşturuyor.
Kılıçdaroğlu konuşurken “PKK alkışlıyor!”.
***
İnsanların soğan alamadıkları bir ülkede bu tür propagandaların hiç kimseyi etkileyemeyeceğini düşündük.
Ama etkiliyor.
Etkiledi…
Kimlik siyaseti bir kere daha ülke gerçeklerinin önüne geçti ve muhalefetin ekonomik vaatleri toplumun yarısı için hiçbir şey ifade etmedi.
İktidarın muazzam medya imparatorluğunda söylenen sözlerin, yapılan propagandanın, sosyal medyada sağlaması yapılınca, bunlar orada yalanlanınca, “doğrusunun” ülkenin her yerine ulaştığını sanıyoruz.
***
Korkunç bir yenilgi duygusu yaşıyoruz.
Çünkü ülkenin bütün muhalif kesimleri şu iki şeye aynı anda inandı: Bu seçim ülke için son çıkış noktasını işaret ediyordu ve Erdoğan bu kez yenilebilirdi.
İnsanların heyecandan sabaha kadar uyuyamadıklarını biliyorum.
Büyük bir heyecanla sandığa gidildi; sonuçlar açıklanıncaya kadar nefesler tutuldu.
Sonuçları görünce, bu büyük heyecan dalgası, yerini korkunç bir yenilgi duygusuna bıraktı.
Hepimizin üzerine büyük bir karanlık çöktü ve neredeyse bir yakınımızı kaybetmiş gibi yas tutmaya başladık.
***
Peki buradan çıkılabilir mi?
Kendim inanmadığım bir şeyi buraya yazmayacağım.
İkinci tur çok zor görünüyor.
Maç devam ediyor diyoruz.
Ama bir kere knock-out olduk.
Boksta bir kere yere öptünüz mü, rakibiniz size üstünlük kurar ve artık maç onun lehine gelişmeye başlar.
Bunun istisnaları da vardır elbet.
Bir kere knock-out olduktan sonra tekrar ayağa kalkıp rakibini yenen, hatta onu yere indiren boksörler de vardır tarihte…
Peki muhalefet bunu yapabilecek mi?
Muhalefetin bu müthiş moral bozukluğuna rağmen seçmeninin tamamını ikinci turda sandığa götürebilmesi gerekiyor. Kürt seçmeni yabancılaştırmadan milliyetçilerin desteğini alabilmek gerekiyor. “Yani sihirli formüller bulmak gerekiyor”.
***
Bunun için yenilginin nedenlerini çok iyi anlamak gerekiyor.
Muhalefetin bu müthiş moral bozukluğuna rağmen seçmeninin tamamını ikinci turda sandığa götürebilmesi gerekiyor.
Kürt seçmeni yabancılaştırmadan milliyetçilerin desteğini alabilmek gerekiyor.
“Yani sihirli formüller bulmak gerekiyor”.
Bunları Twitter’a yazınca, bazı takipçilerim, siyaset de zaten bu değil midir diye sordular?
***
Evet gerçekten siyaset sihirli formüller bulma sanatıdır.
İktidarın olağanüstü propaganda makinasının karşısında muhalefet, bütün bunları alaşağı edecek yeni söylemlerle çıkmak zorunda…
Mesela, PKK’nin Kılıçdaroğlu’nu alkışladığı montaj kasete karşı Hizbullah’ın Gonca Kuriş’e neler yaptığını gerçek belgeleriyle göstermek durumunda…
İkinci turda, sahte olan her şeyin karşısına gerçek olanlarla çıkmak ve misliyle yanıt vermek zorunda…
Muhalefet kendini bile şaşırtacak yepyeni bir oyun kurmadan bu seçimi alamaz…
İlk önce knock-out olduğunu ve bunun nedenlerini anlamak zorunda muhalefet…
Sonra da yıkıldığı yerden muazzam bir gayretle ayağa kalkmalı…
Bizler de bir kere daha umutla sandığa gitmeliyiz…