Yazılar

2023 yılında aya gidiyorduk, yaya kaldık

Abone Ol
Döviz gevşer mi? 100 milyar dolar dış ticaret açığı, 200 milyar dolar kısa vadeli dış borç, eksi 60 milyar dolar net MB rezervi var. Tamam ithalat azalıyor, piyasada  dövize talep yok ama dövizin gevşemesi, gevşese bile kalıcı olması pek olasılıklı gözükmüyor bu verilerle.

Şubat 2021 ayında Erdoğan ilk Milli Uzay  programını açıklarken, “2023 yılında aya gideceğiz” müjdesini veriyordu. Aya gitmeyi bırakın yaya kaldık. Son zamanlarda MB başkanı  Erkan ve Hazine Bakanı Şimşek’in piyasaları memnun eden kararları ve normalleşme uygulamaları Türkiye üzerindeki kara bulutları griye çevirdi. Ama piyasada pembe bulutlar algılanıyor sanki.

Yıllardır  mevcut  iktidardan kurtulmak için her oluşumu ve adayı destekleyen muhalif seçmenler gibi, mevcut iktidarın bir biriyle zıt iki yılda bir değiştirdiği her programa tuzumuzu alıp bir umut koşuyoruz. On yıldır şampiyon olamayan Fenerbahçe taraftarına da benziyor tutumumuz. Fenerbahçe taraftarı her yıla yeni hoca, yeni oyuncularla ve “O sene, bu sene” diye başlar, sezonun ilk on maçında şampiyon oldum sanır ve sezon sonu hüsrana uğrar. Erdoğan’ın 2013 yılından beri Türkiye’ye yaşattığı ile Fenerbahçe taraftarının yaşadıkları hemen hemen aynı.  Ne Fenerbahçeliler takımını bırakıyor ne Erdoğan seçmeni, Erdoğan’dan vazgeçiyor.

Türkiye’nin not artırımı: S&P, Türkiye’nin kredi notunu nötrden pozitife çevirdi. Bu beklenmedik bir gelişme değildi. Belki zamanından biraz erken oldu. S&P  beyanında cari açıkta düzelme başladı, dolarizasyon azaldı, döviz rezervleri artıyor açıklaması  var. Eğer bu kalemlerdeki düzelme hızlanırsa notun bir kademe daha artacağı belirtilmiş. Döviz rezervinde özellikle net rezervlerin takip edileceğini belirtmiş. Bankalarla yaptığınız swaplarla bizi kandıramazsınız diyorlar yani.

Not artışına aşırı önem vermemeliyiz. S&P, 29  Eylül 2023 ayında notumuzu negatiften nötre yükseltmişti. Dolar 27,40 liraydı, bugün 29 liraya yaklaştı. Mevduat faizi %44 den %46 üstüne çıktı, ticari kredi faizi %46 dan %52 ye çıktı.  S&P,  faiz artırmaya, tüketimi ve ithalatı kısmaya devam edin diyor kısaca. Yerel seçimlerde sıkı para politikası devam eder mi? Yoksa parasal sıkılaştırmadan seçime iki ay kala vazgeçip maliye politikalarını arap saçına getirirler mi göreceğiz. Burada Erdoğan faktörü devreye giriyor. Geçmiş kararları, gelecek kararları için hiç güven vermiyor. “Nasılsa dört yıl daha iktidarım yerel seçimler  çok da önemli değil” derse mevcut başarılı politikalar devam eder. Yok yerel seçime asılmaya karar verir, para ve maliye politikalarını rafa kaldırırsa altı aylık acı reçete yine çöpe gider. Son altı aydır  yeni ekonomi kurmaylarının  politikasını piyasalar açısından başarılı buluyorum, yoksa vatandaş açısından can yakıcı. Ve daha uzunca bir süre can yakmaya devam edecek.

İşin komik tarafı bundan on yıl önce Türkiye “Yatırım yapılabilir” notuna sahipken Yunanistan’ın notu “Çöp” e dönüşüyordu. Geçen hafta S&P, Yunanistan’ın notunu “yatırım yapılabilir” seviyesine çıkarmışken, Türkiye çöp notunda bir birim düzelme var diye bayram ilan ediyor. On yıl önce “ekmeğe muhtaç” oldular dediğimiz Yunanistan nerelere çıktı, biz nerelere düştük. Bu on yılın hesabını kimse vermiyor arkadaş. Seçmen ısrarla cezayı kesmiyor.

Üçüncü çeyrek büyüme rakamı açıklandı. Üçüncü çeyrekte Türkiye,  deprem yaralarının sarılma çabaları, seçim bolluğu, turizm bereketi ile %5,9 büyüdü. İlk dokuz ayda %4,6 büyüdü. Mahfi Eğilmez hocanın dediği gibi dokuz ayda enflasyon ortalama %50 arttığı düşünülürse büyümeden söz etmek pek mantıklı değil aslında.  2018 yılından beri sadece 2021 yılı ikinci çeyreğinde büyüme enflasyonun üstüne çıkmış. 2022 yılı ikinci çeyreğinde ise  Türkiye %7,6 büyümüştü ama enflasyon %75 üstündeydi. Bugünümüze şükür demek daha sağlıklı sanki. Dış Ticaret açığı ve MB döviz rezervi: Kasım 2023 ayında  dış ticaret açığı  6 milyar dolar, 12 aylık açık ise 110 milyar dolar diye açıklandı. Kasım ayında ihracat bir önceki yıla göre %5,2 artarken ithalat %5,6 azaldı. Ona rağmen dış ticaret açığı 6 milyar dolar;  2023 yılının ilk on bir ayı 100 milyar doları buldu. Cari açık bu seneki turizm gelirleri artışıyla biraz daha hızlı toparlanacaktır bence.

MB döviz rezervlerindeki düzelme devam ediyor. Brüt rezervler 136 milyar doların üstüne çıktı. Yılbaşına göre 8 milyar dolar, yılın en düşüğü olan Mayıs ayına göre 38 milyar dolarlık artış var. Net döviz rezervi de toparlıyor ama halen eksi 60 milyar dolar civarında.

Döviz gevşer mi? 100 milyar dolar dış ticaret açığı, 200 milyar dolar kısa vadeli dış borç, eksi 60 milyar dolar net MB rezervi var. Tamam ithalat azalıyor, piyasada  dövize talep yok ama dövizin gevşemesi, gevşese bile kalıcı olması pek olasılıklı gözükmüyor bu verilerle. Üstelik dünyayı rahatsız eden Rusya yatırımlarını delmemiz ve Hamas’a desteğimiz konusu hiç konuşulmuyor.

Dolar/TL: MB'nın artan rezervleri, S&P'nin not artışı doları uzun zamandır devam ettiği kanalın altına itti. Bu kanala geri dönecekse bu hafta 28,98 lira üstüne çıkmalı. Bu hafta 28,73 lira önemli bir destek. Buranın altına gelirse gevşeme 28,40 liraya devam eder. Yukarıda 29.05 direnç olarak göze çarpıyor. Aslında teknik olarak Eylül ayı başından beri “sat” ta duruyor, ona rağmen gevşemiyor. Bir de “al”a dönse ne olacak acaba. En son Mayıs sonunda 21 liradan ala dönmüştü, 27,50 liraya kadar devam etti. Bist100: DAX, S&P ve D&J endeksleri son yılların en güçlü aylık yükselişlerini Kasım ayında gerçekleştirdi. Üçü de ya dirençlerine değdi ya çok az kaldı. Ancak global piyasada Kasım ayının Aralık ayında devam etmeyeceğine dair ihtiyatlı bir bekleyiş olacak gibi. Bist ise, 7700 ile 8200 arasında sıkışma devam ediyor ve seçimlere kadar devam edecek gibi. Global piyasalardan ciddi kazanç sağlayanlar karlarını realize eder de, küçük bir kısmını Türkiye borsasına sokar mı, göreceğiz. Altın/ons: Ağustos 2020, Mart 2022 ve Mayıs 2023 tarihlerinde üç kez  geri döndüğü 2075 dolar seviyesini geçen hafta yeniden denedi. Eğer kırıp iki hafta üstünde kalabilirse hakikaten 2500, 3000 dolar seviyelerini görebilir. Böylece 2020 yılından beri “3000 dolar olacak” diyenleri haklı çıkarabilir. Euro/Usd: Geçen hafta; “1,1075 direnci var önünde. Hafif bir direnç ama dayanabilir. 1,0790 altında kapanış yapmadıkça  1,1250 seviyelerine kadar yükselecek gibi duruyor.” Demiştik. 1,1020 seviyesinden döndü ama, 1.0790 altında kapanış yapmadıkça tahminimizde bir değişiklik yok. Dolar endeksi ve ABD Tahvil: 103,80 desteğini aşağı kırdı. Bu hafta üstüne atmayı beceremezse 101,30 hedefe girdi. Hatta 100,50. Endesk 101 seviyesine inerse Eur/usd de,  1,11 ile 1,12 arasına çıkar zaten.

ABD 10 yıl tahvil faizi %4,30 seviyesini aşağı kırdı. Piyasa, dünyada faiz indirimini fiyatlamaya başladı. %3,90 hedefte.

Brent Petrol: OPEC toplantısı nihayet yapıldı ama herkesi bağlayan bir karar çıkmadı. 2024 yılında günlük ek 900 bin varil arz azaltımı isteğe bırakıldı. S. Arabistan’ın ek arz kesinti baskısı cevapsız kaldı. 77 ile 86 dolar arası devam edecek gibi duruyor ama 77 dolar çok önemli destek. Orası kırılırsa bir anda 70 doları görebiliriz.