Mevzuata göre kredi kartı ilk defa verilecek ise limit gerçek kişiler için net gelirin 2 katı, sonraki yenilemelerde 4 katı olarak belirlenmiştir. Ancak gerçek hayatta bu limitlere çok uyulmadığı görülmektedir.

Kredi, en basit haliyle gerçek ya da tüzel kişilerin çeşitli amaçlarla belirli bir bedel ile kullandığı ödünçler olarak ifade edilebilir. Bu haftaki konumuz kredilendirme türlerinden birisi olan kredi kartları.

Kredi kartının amacını basit olarak ifade etmek istersek: ihtiyaç sahiplerinin belirli bir kredi limiti dahilinde harcama yapmasına olanak tanıyan ödeme aracı.

Burada dikkat etmemiz geren nokta, kredi kartının bir “ödeme aracı” olması. Kısaca mal ya da hizmet alımında nakit ödeme yerine bankanın (genellikle) size tanıdığı limit dahilinde ödemeyi anında yapabilmeniz, belirli bir süre sonrasında gerekli nakdi tedarik ettiğinizde de bankaya ödemenizi içeren bir ürün. Neden kredi kartını kullanırız (en temel durumlar):

1- Mal/hizmet alımı sırasında gerekli nakit yoktur, kredi kartı bunu olanaklı kılar.

2- Mal/hizmet alımı sırasında gerekli nakit vardır, peşin ödeme yapmak istemezsiniz, mevzuatın tanıdığı koşullar çerçevesinde taksitlendirmek istersiniz.

3- Mal/hizmet alımı sırasında gerekli nakit vardır, peşin ödeme yapmak istemezsiniz, enflasyon yüksektir, kredi kartı için katlanacağınız maliyet daha düşüktür.

vb.

Biliyoruz ki kredi kartı ile yapılan harcamalar, bankanın belirttiği peşin/taksitli ödeme tarihinde ödenir.

Mevzuata göre kredi kartı ilk defa verilecek ise limit gerçek kişiler için net gelirin 2 katı, sonraki yenilemelerde 4 katı olarak belirlenmiştir. Ancak gerçek hayatta bu limitlere çok uyulmadığı görülmektedir. Üzerinde dikkatle durulması gereken hususlardan birisi budur. Diğer bir konu ise, son dönemde bireysel kredi kullanımındaki sorunlar bireylerin kredi kartına daha fazla yönelmesine yol açmıştır.

İşletmelerin kullandığı kredi kartlarında ise işletmenin finansal durumuna göre limit belirlenmektedir.

Şimdi son 10 yıllık süreç içinde bireylerin ve işletmelerin kredi kartı bakiyelerine ve toplam krediler içindeki payına bakalım:

Kaynak: BDDK

Grafikten de kolaylıkla görüleceği üzere kredilerin içinde kredi kartı bakiyesi giderek artan bir ivmeyle yükselirken, bireysel kredi kartında bu ivme daha da hız kazanmış. Böylece kredi kartının toplam kredilerdeki payı giderek yükselmiş. Aşağıdaki tabloda ise kredi kartlarının bakiyelerindeki yıl sonları itibariyle artış oranlarına bakıldığında farklı veri üzerinden aynı bilgiye ulaşabiliyoruz.

Buradaki en büyük sorun şu: özellikle gerçek kişiler kredi kartını yetersiz gelir düzeyinde ek ve sürekli bir kaynak olarak görmekte. Bu durumda özellikle minimum tutarı ödeme yolunu seçen kişiler açısından, faiz maliyetinin de etkisiyle borç bakiyelerinin giderek yükseldiği dikkate alındığında 2024 yılından itibaren kredi kartlarında sorun yaşama durumu olacak gibi görünmekte.

Sonuç: Yazının başında “ödeme aracı” olarak tanımladığımız ürünün özellikle bireylerde giderek kalıcı ve sürekli yükselen bir borç hüviyetine büründüğünü görmekteyiz.

Editör: Adalet Hazar