Borusan Contemporary’de yeni başlayan Matt Collishaw’un Aritmi adını verdiği sergi çevre kirliliğine dikkat çekiyor, doğanın çığlığına kulak veriyor

Bu binada sergi içerde mi dışarda mı belli değil. Borusan Contemporary’ninn Rumelihisarı Baltalimanı’nda, 2. Köprü’nün ayağındaki Perili Köşk’teki her sergisinde bunu düşünüyorum. Yapıldığı dönemin en yüksek binası Yusuf Ziya Paşa Köşkü 1910’lu yıllarda yapımına başlanıp uzun süre bitirilememiş. Araya birinci Dünya Savaşı da girince yapı uzun süre boş durunca adı Perili Köşk’e çıkmış. 1993 yılında tekrar yapımına başlanıp 2007 yılında Borusan’ın binası olarak kullanılmaya başlanmış.

O günden bu yana Borusan o binayı sadece bir ofis olarak değil bir sanat galerisi olarak da kullanıyor. Ofis bürolarının olduğu katların duvarları da Borusan’ın sahip olduğu koleksiyonun eserleriyle donatılmışken 2. Ve 4 katlar da sergi alanı olarak kullanılıyor. 9. Kattaki teras ise doğanın sergi salonu: Boğazın mavi suları içinde oynaşan yunuslar ve karşı kıyıdaki eşsiz güzelliğiyle Boğaziçi yamaçları baharda açan erguvan ağaçları ile bir ressam paletini andırıyor.

YENİ SERGİ ARİTMİ

Gelelim hafta sonundan başlayarak gezmeye açılacak olan iki sergiye. Çağdaş sanatın ünlü isimlerinden Matt Collishaw’a mekâna özel olarak sipariş edilen eser, heykel mi desem, enstalasyon mu, çağdaş sanat işte, görünce çarpıldım ama önce yapılan basın toplantısında eseri görmeden Matt Collishaw’ın anlattıklarından etkilenmiştim: Çevre kirliliğine dikkati çekmek için yaptığı bu eserde bir sürü denizanası kafesin içindeki bir ahtapotu kuşatıyor. Deniz anaları kirliliği, bilinçsiz sürü olan kitleyi temsil ediyor, ahtapot ise aklı, sevgiyi, bilinci!

Bu metamorfozlar çarpıcı bir biçimde her türlü yoruma açık. Matt Collishaw’un sergilediği eserlerine verdiği isim ARİTMİ. Aritminin sözcük anlamı, bir şeyin olması gerektiği gibi gitmediğini anlatıyor. Matt bunu hastalandığı bir sırada hastanede yatarken düşünmüş ve karar vermiş: “Ben bilim insanı değilim, sanatçıyım, ilk eserimi neredeyse ölmek üzereyken düşündüm” diyor. Aritmi bir tür olumsuzluk!

ÇEVRE FELAKETLERİ

Borusan’ın sipariş ettiği bir başka eser ise orman yangınlarına dikkat çekmek için yapılmış. Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası üyelerinden Samuel Barber’in, “Adagio For Strings” performansıyla eşlik ettiği doğa videosu, adeta cennetten bir bahçeyi görüntülerken ağaçlar yanmaya başlıyor, kora dönüşüyor, yangın doğayı mahvediyor, bütün canlılar ölüyor. Bu serginin küratörlüğünü yapan Alice Sharp da “Küratör bilim ile sanat arasında köprü kurar” diyor. “Doğayı anlamak için bilim yeterli değil. Doğayla ilişkimizi anlatırken hayal gücünün doğayı ve doğayla ilişkimizi anlamada önemli olduğunu” vurguladık.

Alice Sharp’a göre Matt, doğayı anlamak için Immanuel Kant’dan esinlenmiş, doğayı anlamak için teorinin ötesine geçmek, duymak ve hissetmek gerekiyor, bilim de sanatçılardan çok yararlandı” diye ekliyor ve devam ediyor: “Doğa anlaşılabilir ama ona zarar vermeden değiştirmek mümkün değil, doğa aynen bilinçaltı gibi bize sesini duyurmak istiyor. Korunmaya ihtiyacı var, Matt’ın işleri bu mesajı veriyor” diyor.

BORUSAN’DAN SEÇKİ

Necmi Sönmez’in Borusan’ın koleksiyonundan özenle seçtiği 61 eserden oluşan diğer sergi ise bilim ve sanatı harmanlıyor. Konu dijital ve mitolojinin birbirine zıtlığı. Dijitalde imgeler birbirini dönüştürüyor. Her katta farklı sanatçı yerine mimariyle mitolojiyle dijitalin birbirine etkisi görülüyor.

Sergileri gezdikten sonra kafeteryada boğaza karşı bir şeyler de içebilirsiniz. Bu arada metro ve füniküler kullanarak Aşiyan’dan Perili Köşk’e ulaşmak çok kolay.

ü