Geçtiğimiz hafta TÜİK önemli bir göstergeye ilişkin verileri açıkladı. Ülkedeki araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetleri için yapılan harcama 2022 yılı için 11,3 milyar $ ve ekonomik büyüklük içindeki yeri %1,3.
Dünyadaki çeşitli ülkelerde 2022 yılı Ar-Ge harcamalarının (milyar $) büyüklüklerine baktığımızda karşımıza çıkan durum aşağıdaki grafikte yer almakta.
Genel olarak biliyoruz ki, Ar-Ge harcamaları, bir ülkenin bilimsel ve teknolojik ilerlemesini desteklemek amacıyla yapılan harcamaları ifade etmekte. Bu tür harcamalar, bir ülkenin inovasyon kapasitesini artırırken, uzun vadeli ekonomik büyümeyi teşvik etmekte. Bu tür harcamaların ülke ekonomisi açısından önemli olabilecek bazı yönlerini özetleyebiliriz:
· İnovasyon ve teknolojik gelişme | · Üretkenlik artışı | · Yeni istihdam olanakları | · Sağlık ve çevre iyileştirmeleri |
· Rekabet gücü ve ticaret dengelemesi (Küresel rekabette avantaj, daha fazla katma değerli ürünler ve hizmetler üretim ve ticaret dengesini iyileştirme) | · Uluslararası işbirliği (Bilim ve teknoloji alanında diğer ülkelerle işbirlikleri, daha geniş bir bilgi ve deneyim havuzuna erişim) | · Eğitim ve bilgi ekonomisi (Bilgi ekonomisine geçişi hızlandırma, entelektüel sermayeye dayanan bir ekonomik yapı) |
ü
Her bir başlığın ülke ekonomisinin şiddetle gelişmeye ihtiyacı olan alanlar olduğu dikkati çekmekte. AR-GE harcamalarının etkili olabilmesi için sürdürülebilir ve uzun vadeli bir perspektife dayanması önemli. Ayrıca, bu harcamaların sonuçlarını ticarileştirmek ve ekonomik olarak değerlendirmek de gerekli.
Bir ülkeyi güçlü kılan siyasi gücünün yanı sıra ekonomik ve bilgi gücü olduğunu unutmamak gerekir. Buna bağlı olarak da ulusal paranın güçlü olması söz konusu.
Sözün özü: üretmek önemli, üretim için de kaynak ve bu kaynağın doğru kullanımı önemli.