MHP Lideri Devlet Bahçeli, isim vermeden gazeteci Merdan Yanardağ'ın tutuklanmasına ilişkin konuştu. Bahçeli, "Bebek katilini övmek, filozof mertebesine çıkarmak suçtur. Bu suça montaj diyerek destek çıkmak katmerli suçtur" dedi. Bahçeli, "Samimiyetini ve ahlaki seviyesini siyasi ilişkilerine aynen yansıtmış, adalet ve hukuk ilkelerini ön şartsız hazmetmiş, dünyada tek ses tek nefes olabilmeyi becermiş partilerden mürekkep bir siyaset yapısının el birliği ile inşası ve ihyası önümüzdeki en acil gündem konusu olmalıdır" açıklamasında bulundu.

Partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuşan Bahçeli, şunları kaydetti:

- Bir yandan kurban keserken diğer yanda firavunluğu boğazlamak da zorunluluktur.

- İslamiyet, cihadı emrederken haksız bir savaşı desteklemekten uzaktır. 9 asır boyunca doğu batı arasındaki diyalogun boyutunu dini ve kültürel değerler tayin etmiştir. Allah tektir, ordusu da Türktür. Sistematik şekilde ilerletilen İslamofobi, insani ve vicdani ölçülerle bağdaşmamaktadır. İsveç'te cami önünde Kuran-ı Kerim yakılması hem inancımıza hakaret hem de insanlık değerlerine ihanettir. İsveç'in NATO'ya katılım müzakerelerinin yapıldığı tarihlerde, NATO zirvesinin toplanmasıyla ilgili gelişmelerin olduğu dönemde vuku bulan eylem kuşku vericidir. Kuran yakmak ifade özgürlüğü olarak değerlendirilemez. Özgürlük başkasına zarar vermeyen bir şeyi yapma hakkıdır. Kuran yakan kendini yakmıştır.

- İnsanı ihmal edersek, insanlığı geri plana itersek, beylik sözlere takılıp orman yerine ağaca, insan yerine ahkam kesmelere odaklanırsak, aldanmak mukadder olacaktır. Bir dava insanı önce insandır, sonra ülkücüdür. Her şeye gerçekçi bakan, dürüstlük ve vefası adam gibi olan, yaptığını bilen, bildiğini yapan, söylediğine sahip çıkan, sahip çıktığını söyleyen tertemiz yürekli insanlarla yolumuz da gönlümüz de birdir ve aynıdır.

- İnsandan başlayarak siyasal ve toplumsal hayata varana kadar Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefleri çerçevesinde yenilenmeye geldiğimiz bu aşamada stratejik bir ihtiyaç olduğu açıktır. Siyasi Partiler Kanunun 4.maddesi amir hükümdür. Partiler demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. Partilerin kuruluşu, işleyişi ve kararları Anayasada belirtilen esaslara aykırı olamayacaktır. Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri devletin bağımsızlığına, bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz. Suç işlenmesini teşvik edemez. Faal bulunan her partinin birinci kaynağı Türk milleti, aidiyeti Türkiye'dir. Her parti Türkiye partisi olmak mecburiyetindedir. Suç ve suçluyu övmek siyasetin değil hukukun konusudur. Genel Merkezi Ankara'da olup emri yabancı başkentlerden alan bir partinin şerefli hizmetinden bahsedilemeyecektir. Hem milli iradeye dayanıp hem de milli iradeyi yıkmaya kalkmak siyasi şeref kaybıdır. Bebek katilini övmek, filozof mertebesine çıkarmak suçtur. Bu suça montaj diyerek destek çıkmak katmerli suçtur. Siyasi partilerin kuruluş, program, faaliyetleri anayasanın ilk maddesi ile çelişemez, çatışamaz. Fiiller, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının alanına girecektir. Anayasa Mahkemesi Kandilin düzmece mahkemesi, zilletin arka bahçesi değildir, asla olamayacaktır. Adalet, ihaneti biberonla beslerse orada adalet batmış demektir. AYM terör örgütünü aklama makamı değildir.

- Ankara Başkentimizdir. Suça bulaşmakla, suçluyu müdafaa etmekle hiçbir gelişmişlik mevkiine erişilemeyecektir. İşgal cephesine el uzatmak, selam çakmak hiçbir partiye bir şey kazandıramayacak, siyasi kültürümüze de değer katmayacaktır. Her şeyin başı, ölçüsü insandır.

- Mesele ne kadar oy aldığımız değildir. Mesele vatandır, millettir, devlettir, istikbaldir. Samimiyetini ve ahlaki seviyesini siyasi ilişkilerine aynen yansıtmış, adalet ve hukuk ilkelerini ön şartsız hazmetmiş, dünyada tek ses tek nefes olabilmeyi becermiş partilerden mürekkep bir siyaset yapısının el birliği ile inşası ve ihyası önümüzdeki en acil gündem konusu olmalıdır. Partilerin kumanda odası zalimlerin denetiminde olmamalıdır.

- Uluslararası hukuk ayaklar altındayken insani değerler yok sayılmaktadır. Fransız Devrimi İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisine manada uyan yoktur. Baskı ve zulümden kaçan onbinlerce insan gittikleri ülkede reva görülen kötü muamelelerle perişanlık çekmektedir. Sınır aşan göç sorunu çok nazik bir konudur. Şişme bota üst üste doluşan, hayalini kurdukları hayata ulaşmak isteyen biçarelerin yürek yaralayan hallerini korku filmi gibi izlemek her ülke için vebaldir.

- Türkiye Fransa'ya benzemez. Türkiye kaosa çekilemez. Devlet ve vatan üzerinde kazı yaptırmayız. Yabancı istihbarat örgütlerine piyonluk yapanlara göz açtırmayız.

Editör: Doruk Çakar