AYM’den Kobani davasında yargılanan eski HDP MYK üyesiyle ilgili hak ihlali kararı

ALTAN SANCAR

Anayasa Mahkemesi (AYM), aralarında eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın tutuklu bulunduğu Kobani davasının 16 Mayıs’taki karar duruşmasından önce dava kapsamında bir süre tutuklu bulunan Can Memiş’le ilgili ihlal kararı verdi.

25 Eylül 2020'de gözaltına alınarak tutuklanan eski HDP merkez yürütme kurulu (MYK) üyesi Memiş, 15 Haziran 2021’deki duruşmada ‘yurt dışına çıkış yasağı’ adli kontrolüyle tahliye edilmişti. AYM, Memiş'in eski HDP MYK üyelerinin yargılanmasına konu edilen dosya hakkındaki başvurusuna dair kararını verdi. Kararda, tutukluluğun ‘hukuki olmaması’ nedeniyle Anayasa’da güvence altına alınan ‘kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı’nın ihlal edildiğine hükmedildi.

Başvuruda, Memiş’in davaya konu HDP çağrısının yapıldığı MYK toplantısı sırasında İstanbul'da özel bir hastanede tedavi gören yakınına refakatçi olduğu ve bu yüzden MYK’ya katılmadığı aktarıldı.

AYM, benzer şekilde MYK toplantısına katılmayan isimlerle ilgili başvurularda olduğu gibi durumu şöyle değerlendirdi: “HDP MYK üyesi olan başvurucuların -suça konu çağrının yapılmasının kararlaştırıldığı iddia edilen- 6/10/2014 tarihli HDP MYK toplantısında hazır bulunduklarına veya bu çağrının başvurucular tarafından sahiplenildiğine dair soruşturma dosyasında somut olgulara dayalı bir tespitin bulunmadığı ve buna bağlı olarak suç işlendiğine dair kuvvetli belirtinin soruşturma makamlarınca yeterince ortaya konulamadığı sonucuna ulaşmıştır." Bu kapsamda da, şunlar dendi: “Tutuklama için gerekli olan suç işlendiğine dair kuvvetli belirtinin soruşturma mercileri tarafından yeterince ortaya konulamadığı kanaatine varılmıştır."

Gerekçesi yayınlanan başvuruyla ilgili ihlal kararı oy çokluğuyla alınırken AYM üyeleri İrfan Fidan ve Muhterem İnce karşı oy kullandı.

Davanın karar duruşması 16 Mayıs’ta görülecek.

Üç yılı aşkın süredir devam eden davada, 17 Nisan’da görülen 82’inci celsede hükümlerin açıklanması bekleniyordu. Ancak ‘eksik hususların tamamlanmadığı’ gerekçesiyle tutukluluk incelemesi yapılarak, hükümlerin açıklanması bir sonraki duruşmaya bırakılmıştı.