Madende çalışan çocuklar daha çok Afrika ülkelerinde görülmekte. Emperyalist blok tarafından uzunca yıllardır sömürgeciliğe maruz bırakılan siyasi istikrarsızlığın hiç eksik olmadığı yer altı kaynaklarının zengin olduğu Kongo’da bugün kobalt madenlerinde çocuklar günde 1-2 dolara çalıştırılıyor.

Ağır işyeri koşullarının başında gelen maden ocaklarının burjuva devrimlerinin ilk yıllarına göre bugün gelişen tekniksel, bilimsel araçların uygulanırlığı ile çözüme kavuşturulması mümkün. Yetişkinler için bile ocakların bugün büyük riskler barındırmaya devam ediyor oluşu meslek hastalıklarıyla beraber işçi cinayetlerinin en sık karşılaşılan sektör olmasıyla hala gündemde. İSİG verilerine göre AKP döneminde Türkiye’de madenlerde çalışırken ölen işçi sayısı 2 bin 42 kişi.

Enerjiden, teknolojik malzemelerin üretimine kadar kullanılan birçok çeşit yer altı kaynağının varoluşu, bu sektörün yok sayılmasıyla sonuca ulaşılmasını mümkün kılmıyor. Kamu yararının gözetilmesi ve toplumun bilinçlendirilmesiyle birlikte yürütülecek faaliyetler madencilik iş kolunun sağlıklı işlemesini sağlayacaktır.

Burjuva devrimleriyle birlikte İngiltere’de ağırlık kazanan madencilik faaliyetinin büyük bir parçası olan çocuklar maden ocaklarına fiziksel olarak rahat erişmeleri ve ucuz iş gücü olmaları nedeniyle yetişkinlerle birlikte günde 12 saat çalıştırılıyorlardı.

”Daha 12 yaşındayım. Kapıları açmak için yaklaşık olarak yedibuçuk yıl maden çukurlarına indim. Yanımda ışık olsun diye bir mum ve bir ateş vardı… Günde 12 saat çalışıyordum ve günde yalnızca 6 penny alıyordum…. Çalıştım ve paramı alınca eve, götürüp anneme verdim. Bu işte birbuçuk yıl kaldım. Bir keresinde yorgunluktan uyuya kaldın ve sürücü beni dövdü. (Shelley,42).”

1760’tan başlayıp ve devam eden sorunun temelinde yatan nedenler yoksulluk, eğitime ulaşamama, ucuz işgücü olmaları bugün çocuk işçiliğinde aynı zamanda hala maden ocaklarında çalışıyor olmalarında önemli etkenler. Hayır kurumları, duyarlı insanlar o dönemin sorunlarını dile getirirken bugünün sivil toplum örgütlerinin ve aktivistlerinin yaptıkları gibi sorunu topluma ilan etme işlevi üstlenmişlerdir.

Çocuk işçiliği Dünyanın neredeyse bütün ülkelerinde hala varken madende çalışan çocuklar daha çok Afrika ülkelerinde görülmekte. Emperyalist blok tarafından uzunca yıllardır sömürgeciliğe maruz bırakılan siyasi istikrarsızlığın hiç eksik olmadığı yer altı kaynaklarının zengin olduğu Kongo’da bugün kobalt madenlerinde çocuklar günde 1-2 dolara çalıştırılıyor. Bu yeraltı kaynağında Kongo Dünya’da birinci sırada yer alıyor. Kobalt daha çok telefon üretiminde kullanılıyor. Bölgede araştırma yapan Nicolas Niarchosın aktardığına göre;

"Kobalt madenlerinde çocukların bir kısmı kölelik şartlarında çalıştırılıyor. Bazı çocuklar 3 yaşından itibaren maden bölgesine götürülüyor. Bu çocuklar 6 yaşına geldiklerinde maden torbalarının taşınmasına yardımcı oluyor. Biraz daha büyüdüklerinde ise daha tehlikeli işleri yapmak üzere madenlere gönderiliyor. Bazıları 100 metreye hatta daha fazla derinliğe ulaşan tünellere inmek madenciler için tehlikeli bir iş. Bu tünellerde oksijen seviyeleri düşük. Madenciler kaya parçalarını kazıyor ve ardından ağır çuvalları güçlükle dışarı çıkarıyor. Kayalar toksik özelliklere sahip ve tünellerde uygun destek olmadığı için çökme ve ölüm riski çok yüksek. Düşük ücret karşılığında madenlerde çalışan çocukları ifade edecek doğru tabir 'ücretli köle' olabilir."

Dün İngiltere’de maden ocaklarında çalışan çocuk işçilerin durumu neyse bugün Afrika ülkelerini sömürü alanına çeviren Emperyalist bloğun parçası olan İngiltere’nin neden olduğu çalışma koşulları çocukların ocaklarda çalışmak zorunda olmaları aynı. Karın merkezde durduğu üretim ilişkilerinin neden olduğu çocuk işçiliği bugün Madenciler gününde ocaklara inen kurtarıcının olmadığı ağır sömürü koşullarının olduğu üretim devam ediyor.

Bütün sektörlerde olması gerektiği gibi madencilikte de kamunun üretiminde olduğu ocaklar, sömürü ile ölümle değil topluma faydası anılır.

ü