Politika

İmamoğlu'ndan 'çözüm süreci' yorumu: Kürt meselesini çoktan çözmeliydik

'Yeni çözüm süreci' siyaset gündeminde üst sıralarda yer alırken "Kürt meselesini çoktan çözmeliydik" diyen İmamoğlu, "Çözüm süreci seçim stratejisi içinse valla hiç getirmesinler" diye konuştu.

Abone Ol

Siyasetin gündemi erken seçim tartışmalarından 'yeni çözüm sürecine' evrilirdi. 

Cumhur İttifakı'nın ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Meclis açılış töreninde DEM Partililere 'uzattığı el' ile başlayan ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Yeni bir döneme başlıyoruz” sözleriyle destek verdiği sürece ilişkin tartışmalar siyasetin en üst sıralarında yer almaya devam ediyor.

Siyasetteki 'yeni bir çözüm süreci' tartışmaları DEM Parti’nin “Çözüm isteniyorsa İmralı orada” açıklamasıyla ve Bahçeli'nin PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik çağrısıyla sürüyor.

Son olarak İstanbul Büyükşehir Büyükşehir (İBB) ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu da, gazetecilerin sorularını yanıtlayarak çözüm süreci tartışmalarına ilişkin konuştu.

İmamoğlu, "Kürt meselesini çoktan çözmeliydik... Tabii ki el sıkışma değerlidir. Ama el sıkışmayı alkışlamak yerine bugüne kadar niçin el sıkışılmadı diye eleştirmek daha doğru olur diye düşünüyorum... Bu bir seçim stratejisi ise, masaya pazarlık unsuru olarak getirilecekse valla hiç getirmesinler. Zarar verirler yarın iyi bir dönemin oluşmasına. Pazarlık değil, samimi konuşulma meselesi bu. Samimiyeti de inşa etmenin yöntemleri var" diye konuştu.

'Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına kalmadan çözmeliydik'

İmamoğlu şunları söyledi:

* Kürt meselesi önemli bir meseledir. Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına kalmadan çözmeliydik. Ne yazık ki çözemedik. Meclis'teki bir el sıkışmasından yorum yapılamaz. Aslında şimdiye kadar neden el sıkışmadıkları sorulmalıdır veya daha önce el sıkışanlara neden vatan haini dendi bunlar sorulmalıdır. Etnik ayrım yapmadan eşit vatandaş, eşit birey kavramı daha önemlidir. Milletin Meclis'i oradadır. Bu bir seçim stratejisi ise bunu bize getirmesinler.

* Boşuna hapis yatanlar var. Aslında bazı sorunlar bir hafta içinde çözülebilir. Güzel şeyler yapılırsa alkışlanır, ekonomi düzelirse alkışlarım. Şimdi bir de 'yeni anayasa' deniliyor. Bu Anayasa'da olmayan ne var? Kontrolsüz bi sistem kurdular. Eğer bu başlatılan süreç bir seçime endeksleniyorsa çok yanlış yapılır. Öyle bir hukuk devleti inşa edelim ki vatandaş güvenle, huzurla bu memeleketin parçası olsun.

İmamoğlu, Ankara’da gazete, televizyon ve ajansların temsilcileriyle kahvaltılı basın toplantısında bir araya geldi.

Sözlerine, “İmamoğlu Ankara’ya ısınıyor diye bir özel kapsamı yok. Ankara’ya 5 yaşında gelmiştim ilk kez. O günden beri Ankara’ya sıcak bir insanım. Her şeyden önce geldiğimde, Anıtkabir’e uğradığımda dua ettiğimde kendimi memleket adına çok huzurlu buluyorum. Atatürk’ün bir emaneti bu şehir ve medeniyet şehri olduğunu bilen birisiyim. ‘İmamoğlu Ankara’ya açılıyor’ yorumlarının gerçekten samimi cevabı az önce söylediklerim. Ankara’ya çok defa geldim, gittim. Tarihi bir kısım toplantılara ya da olayların geliştiği anlara da şahitlik ettim. İlk kez de sizlerle geniş kapsamda bir aradayız” diyerek başladı.

'Ağır bir çürüme, ağır bir çöküş yaşıyoruz'

İmamoğlu, yenidoğan çetesine ve bebek ölümlerine ilişkin “Bebeklerin canına kastedilirken ‘Nerede bu devlet’ diye sormak istiyorum. Gasp, cinayet, tecavüz suçluları salıverilip aynı suçları tekrar işlerken ‘Nerede bu devlet’ demek istiyorum. Ağır bir çürüme, ağır bir çöküş yaşıyoruz. Nereye el atsanız elinizde kalıyor. Sağlık sistemi, eğitim, vergi adaleti, hukuk ve hürriyet... İşte biz, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, legal hayatlarımızı hayatın her alanındaki illegal yapılara teslim etmemek, bu konuda güçlü bir toplum var etmek zorundayız. Bu mücadelede koruyucu güç, sağlıklı bir devlet yapısıdır” dedi.

İstanbul barosu Başkanlığına seçilen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu'nun Anayasa'nın ilk dört maddesinde ''olumlu değişiklikler'' yapılabileceğine ilişkin açıklamasını değerlendirirken, ''Anayasa'nın ilk dört maddesi, Anayasa'da gayet olumlu bir şekilde tariflenmiştir. Mevzu edilecek bir durum yok. Talihsiz bir başlangıç açıklamasıdır'' şeklinde tepkisini dile getirdi.

İmamoğlu şöyle konuştu:

* Anayasa'nın ilk dört maddesi, Anayasa'da gayet olumlu bir şekilde tariflenmiştir. Mevzu edilecek bir durum yok. Talihsiz bir başlangıç açıklamasıdır. Kapsadığı Baro'nun anlayışına ters olduğunu düşünüyorum. Kişisel bilgiyi açıklayabilir ama Baro'nun bakış açısını yansıtan açıklamalar yapmasını öneriyorum.

Ekrem İmamoğlu, Ankara'da gazete, televizyon ve ajansların temsilcileriyle bir araya geldi. İmamoğlu, sunuştan sonra gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Gülen açıklaması: Allah bildiği gibi yapsın

Fethullah Gülen'in ölümüne ilişkin bir soru üzerine İmamoğlu, ''Bir dönem Türkiye’ye kara leke olarak işlenen suçun, örgütsel yapının adamının vefatını Allah’a havale ediyorum. Allah bildiği gibi yapsın. Benim için önemli olan bundan sonraki yeni tehditlerdir. Biz ne zaman kurallar ve kurumlar ülkesi olacağız? 15 Temmuz’dan sonra hala bu yapılara yaslananlar var. Bunları bırakmayacaklar mı? Ne noktaya geldik, şimdi bebeğini koru diyoruz'' dedi.

Ahmak Davası açıklaması

Hakkında açılan ''Ahmak Davası'' ile ilgili bir soru üzerine İmamoğlu,  ''Ben ciddi şekilde yargısal tacize uğradığımı düşünüyorum. Bu davada ceza verilemeyeceğini söyleyen hakim sürülüyor. Neden sürülüyor? '2 yıldan fazla ceza verilemez' diyor. Hakimin sürüldüğünü İBB'nin AK Partili meclis üyesi de söyledi. Ben bu cezayı yurt dışında anlatamıyorum. Ben burada sadece bana 'ahmak' diyene bunu iade ettim" dedi.

Cumhurbaşkanlığı adaylığına açıklaması

''Cumhurbaşkanlığı adaylığına'' ilişkin bir soru üzerine İmamoğlu, "İşin bu boyutu çok kirlendi. Günü geldiğinde konuşulacak konular. Adaylığa millet karar verir" dedi.

''CHP Genel Başkanı Özel'in Mansur Yavaş sağ açık, İmamoğlu sol açık'' şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine İmamoğlu, "Mansur beyle aramızda herhangi bir sıkıntı yok sağ açık, sol açık olmaz. Genel Başkanla da bu görüşlerimi paylaştım. Hedef tektir, hedef iktidar olmaktır" diye konuştu.

''Türkiye'de toplumsal bir travma yaşandığı, ancak CHP'nin bu travmalara karşı tepkisinin yetersiz kaldığı'' yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine İmamoğlu, "Muhalefetin yapacağı şeyler bellidir. Yenidoğan çetesiyle ilgili partimiz bir komisyon kurdu. Sorumlu iktidardır. Sağlık kuruluşları bellidir. Adalet ve İçişleri Bakanlıkları harekete geçmelidir" yanıtını verdi.