Siyasetin gündemi erken seçim tartışmalarından 'yeni çözüm sürecine' evrilirdi. 

CHP'li Bulut: İletişim Başkanlığı, 10 ayın her günü 14 milyon 480 bin 746 lira harcadı CHP'li Bulut: İletişim Başkanlığı, 10 ayın her günü 14 milyon 480 bin 746 lira harcadı

Cumhur İttifakı'nın ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Meclis açılış töreninde DEM Partililere 'uzattığı el' ile başlayan ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Yeni bir döneme başlıyoruz” sözleriyle destek verdiği sürece ilişkin tartışmalar siyasetin en üst sıralarında yer almaya devam ediyor.

Siyasetteki 'yeni bir çözüm süreci' tartışmaları DEM Parti’nin “Çözüm isteniyorsa İmralı orada” açıklamasıyla ve Bahçeli'nin PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik çağrısıyla sürüyor.

DEM Parti, 'çözüm süreci' şartını masaya koydu

Son olarak DEM Parti Eş Başkanları Tülay Hatimoğulları, Tuncer Bakırhan ve Saruhan Oluç, Ankara’da gazetecilerle bir araya gelecek gündemde yer alan 'yeni çözüm süreci' tartışmalarına ilişkin yeni açıklamalarda bulundu.

Yeni bir çözüm sürecinin 'ihtiyaç' olduğunu belirten DEM Partililer, “Uzatılan hiçbir eli havada bırakmayız. Ama şu anda başlayan bir süreç yok” dedi ve şartlarını şu şekilde açıkladı:

* Türkiye barışçıl demokratik şekilde Kürt sorunu çözerse ve Suriye’de Kürt realitesini kabul ederse bölgede barışa katkı sunmuş olacak. Demokratik bir anayasanın ihtiyaç olduğunu her zaman ifade ettik. Bu konuda samimi bir yaklaşım görürsek katkı sunacağız. Samimi olan hiçbir girişime 'yok' diyecek bir hareket değiliz.

BirGün Gazetesi’nden Yaşar Aydın’ın aktardığına göre, toplantıda yapılan açıklamalar şöyle:

'Uzatılan hiçbir eli havada bırakmayız'

* DEM parti olarak Bahçeli’nin uzattığı elin ya da Erdoğan’ın sözlerin yarattığı havayı önemsiyoruz. Buna CHP lideri Özel’in pozitif yaklaşımını da ekleyebiliriz. Biz esas olarak bu adımın neden atıldığından çok nasıl ilerleyeceği ile ilgileniyoruz. Çözüm için, barış için bize uzatılan hiçbir eli havada bırakmayız.

* Ama şu anda başlayan bir şey yok. Böyle bir sürecin olup olmayacağını da bilemiyoruz. Umarız iktidarını güçlendirecek bir araçsal yaklaşımla gelmiyorlardır. Bizim bugüne kadar resmi, gayri resmi hiçbir temasımız olmadı. Başka bir noktalarla görüşmeler yapıldıysa da bilgimiz yok.

* Kamuoyuna yansıyan bazı maddelerde anlaşıldı ya da masada kriz olduğu bilgisini biz de basından takip ediyoruz.

'Böyle bir sürece ihtiyaç var'

* Özelde DEM genelde de Kürt hareketi rahatlıkla iktidar tarafından “kandırılabilir” bir yapı değil. Bu nedenle tutumumuzu “yine Kürtler aldatılıyor” diye değerlendirmek yanlış.

* İyimser olmak istiyoruz. Ama dikkatle izliyoruz ve umutlu olmak istiyoruz. Ama böyle bir sürece ihtiyaç var, hatta gecikmiş bir süreç olarak değerlendirmek lazım. Bu o süreç mi bilmiyoruz.

'Ortadoğu’da yaşananlara bakınca Kürt barışını sağlamak çök önemli'

* İktidarın attığı adımı daha hiçbir maddesi belli olmayan anayasa meselesine ve ne zaman yapılacağı belli olmayan bir seçim tarihine bağlamak çok doğru değil. Daha çok bölgede ve ülkede girdikleri sıkışmışlık üzerinden okumakta fayda var.

* Ülkenin ihtiyacını bu olduğunu umarız iktidar da anlamıştır ve onun için böyle bir yaklaşımı ortaya koymuştur. Ortadoğu’da yaşananlara bakınca Kürt barışını sağlamak çök önemli. Bölge haklarının dayanışma içerisinde olması çok önemli. Ateşin sıcaklığı ister istemez Türkiye’ye yansıyor.

* Türkiye barışçıl demokratik şekilde Kürt sorunu çözerse ve Suriye’de Kürt realitesini kabul ederse bölgede barışa katkı sunmuş olacak. Aynı zamanda Kürt-Türk kardeşliğinin de tüm bölgede önemli sonuçlar üretebileceğini söyledik söylüyoruz. Hasım değil hısım olmalıyız diye ifade ettik.

* Demokratik bir anayasanın ihtiyaç olduğunu her zaman ifade ettik. Bu konuda samimi bir yaklaşım görürsek katkı sunacağız. Samimi olan hiçbir girişime “yok” diyecek bir hareket değiliz.

Editör: Haber Merkezi