HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, "birilerinin" İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olması halinde Binali Yıldırım’ın yerine başkasını getirme planı yapıyor olabileceğini söyledi. 31 Mart yerel seçimlerinin sadece AKP’nin değil muhalefetin de dizaynı sonucu doğurabileceğini ifade eden Bilgen, “CHP ve İYİ Parti’nin HDP seçmenini gözetmesi gerekir” dedi. "GÖKÇEK'İN FETÖ BAĞI VAR AMA ÖZHASEKİ'NİN YOK? BUNA İNANMAK ÇOK KOMİK" Evrensel’den Birkan Bulut’un sorularını yanıtlayan Bilgen, AKP’nin Ankara adayı Mehmet Özhaseki’yle ilgili de, “Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in FETÖ bağı var ama Özhaseki’nin yok? Buna inanmak çok komik. Çünkü Kayseri'deki bütün dosyalarda iş dünyasının tanınan isimleri, kendilerine Özhaseki’nin aracılık ettiğini, Pensilvanya ziyaretlerini organize ettiğini açık açık anlatıyor” yorumunda bulundu. İttifaklarla ilgili de konuşan Bilgen, “Partiler arasındaki ittifak ve ilişkiler sandıkta, sokakta ters tepebilir. Genel merkez böyle karar almış diye kitlelerin de aynı yönde davranacağını düşünmüyorum. Partiler arası iş birlikler toplumsal talebe değil, siyasetçilerin kendi kurgularına dayanıyor. Oysa seçmen adayı beğenmiyorsa genel başkanının istediği kişiye evet demeyebilir ve okuduğum anketlerde de böyle görünüyor” ifadelerini kullandı. "BİRÇOK ŞEHİRDE KILPAYI YA KAZANILACAK YA DA KAYBEDİLECEK" Bilgen, muhalefetle ilgili de şunları söyledi: "Eğer muhalefet bloğu bir bütün olarak güçlü dayanışma içinde hareket edecekse –CHP ve İyi Parti bunun kısmi anlaşmalarını yapıyorlar- orada bütün seçmeni kucaklayacak bir süreci işletmeniz gerekir. Birçok şehirde kılpayı ya kazanılacak ya da kaybedilecek. Bu nedenle “ben bu seçmen kitlesini görmezden gelirim, onlar mecbur zaten verirler” -HDP seçmeni için söylüyorum- diyorsanız, yerel seçimlerde iki ittifak şeklinde bir denklem kuruluyorsa HDP seçmeninden oy almanın gereklerini gözetmeniz gerekir. HDP bu konuda aday gösterip göstermemeyi demokrasi güçlerinin taleplerini dikkate alarak belirleyecek. Bu parti kurullarında alınan kararın ötesinde toplumsal beklentiyi görme meselesidir. Eğer siz bu beklentiyi dikkate almazsanız seçimi kaybettiğinizde de kimseyi suçlamayacaksınız. Çünkü parlamentodaki partiler arasında partisinin kararını en fazla önemseyen HDP seçmenidir. Sadece milliyetçi-sağ oyların nasıl davranacağı hesap edilirse değişim beklentisi gözetilmemiş olur. Türkiye'nin yüzde 60'ının sağ partileri tercih ettiği gerçeğini göz önüne alırsınız ama buna teslim olacağınız anlamına gelmez. Bu seçim sadece iktidarın değil muhalefetin de dizaynı sonucunu da doğurabilir."