Pazar Politik

Türkiye'de kadın hakları: Adil reform ihtiyacı

Abone Ol
Anadilde eğitim talebi, 6824 sayılı kanunun usulünce uygulanması, Cemevlerinin ibadethane sayılması, makalesiz rantçı rektörlerle ilgili düzenleme getirilmesi gibi hakları biz talep etmezsek bize vereceklerini mi sanıyoruz?

Son zamanlarda gündemde dolaşan bir laf var. Neymiş? Yeni Anayasa şartmış, ismi ne olursa olsun 2023 Anayasası olmalıymış, darbe anayasası ile yola devam edilemezmiş. Elbette ki darbe anayasasını onaylamıyorum ve kırk yıl önce koyulan yasaların tam olarak güncel çağa ayak uydurduğunu düşünmüyorum. Yine de Anayasa Mahkemesi'yle bile ters düşen, 6284’ü yerle bir eden bir iktidar yeni yasa koymakta ne kadar adil ve insaflı olur? Bu durumda kadın haklarını güvenceye alacak yeni bir anayasa mümkün mü?

Hakkında çok tartışma dönen yeni bir anayasamız var, evet, ama hangi koşullarda nasıl yasalar çıkacak ya da hangi yasalar düzenlenecek henüz bilmiyoruz bile. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediğine göre muhalefet partileri herhangi bir anayasa metni hazırlamamış. O zaman soruyorum size, eğer biz kendi hakkımızı savunmazsak nasıl başkasından bunu bekleriz? Anadilde eğitim talebi, 6824 sayılı kanunun usulünce uygulanması, Cemevlerinin ibadethane sayılması, makalesiz rantçı rektörlerle ilgili düzenleme getirilmesi gibi hakları biz talep etmezsek bize vereceklerini mi sanıyoruz? Sizi bilmem, ama ben uğruna mücadele etmediğimiz şeylerin gökten bize ineceğini hiç sanmıyorum. Olmasa bile en azından ben denedim, ama olmadı demeliyiz.

Bu ülkede kadının adı olmadığını biliyoruz, hatta son zamanlarda var olmak için daha çok çabalıyor olmamıza rağmen daha da ötekileştiriliyoruz. Adalet arayışımız nedense bir kadın-erkek kavgasına dönüşüyor. Eşit ve adil yaşamak için bir olmak varken ilginç bir şekilde ‘’ben daha güçlüyüm!’’ tartışmasında buluyoruz kendimizi. Ülkece her alanda kutuplaşmayı son yirmi yıldır gelenek haline getirdiğimizden dolayı artık yadırgayamıyorum da, ama sizce de artık bireysel çıkarlar yerine kolektif bilinçle hareket etmek gerekmiyor mu? Her geçen gün kadın cinayetleri, istismar haberleri okurken, yoksulluk ve barınma sorunlarıyla boğuşurken, üstelik içeri tıkılacak onlarca suçlu varken son zamanlarda nedense sadece kadınları hedef alan müstehcenlik suçlamaları mı olmalı gündemimiz? Eğer yeni bir anayasa çıkacaksa önce kadın ve çocukları korumalıdır. Pozitif ayrımcılık olarak değil, insan hakları başlığında olması gereken bir haktan söz ediyorum. Hükümet için değerli olacağını düşündüğüm bir hadis-i şerifi sizlerle paylaşmak istiyorum: "Kadınların haklarını yerine getirme hususunda Allah'tan korkunuz!"

Korkarlar mı dersiniz?

ü