CHP Ankara Milletvekili Dr. Murat Emir, antidepresan ve antipsikotik ilaçların 2007 yılında 35 milyon 128 bin 551 kutu satılırken, 2015 yılında 23 milyon 907 bin 449 kutu artarak 59 milyon 36 bine çıktığını; bunun yüzde 68 oranında artış anlamına geldiğini belirtti. CHP’li Emir, “Yaşanan geçim sıkıntısı, stres, gittikçe kronikleşen sorunlarla insanlarımız baş edemiyor ve ciddi psikolojik sorunlar yaşıyor. Halk, sorunlarından kaçmak için antidepresan ilaçlara yöneliyor ve bu ilaçların etkisiyle kendini mutlu hissediyor. Antidepresanlar sayesinde mutluyuz!” dedi. CHP’li Emir, Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihazlar Kurumu’ndan, antidepresan ve antipsikotik ilaçların 2007-2015 yılları arasında satışına ilişkin Bilgi Edinme sistemi üzerinden aldığı bilgileri açıkladı. Buna göre, 2007 yılında 27 milyon 637 bin 500 kutu antidepresan ilacı satılırken, bu sayı 9 yıl sonra, 2015 yılında 43 milyon 563 bine çıktı. Yılda ortalama 1 milyon 769 bin, 9 yılda 15 milyon 925 bin kutu artış oldu. Antidepresan ilaçların 9 yıldaki oransal artışı ise yüzde 58. Ruhsal problemleri antidepresan ilaçlarıyla tedavi edilemeyen daha ağır hastaların kullandığı antipsikotiklerin satışında ise oransal olarak daha yüksek bir artış oldu. 2007 yılında 7 milyon 491 milyon kutu antipsikotik ilaç satışı yapılırken, 9 yıl sonra, yani 2015 yılında bu sayı 7 milyon 981 bin 999 kutu artarak 15 milyon 473 bine ulaştı. 9 yılda yıllık ortalama 886 bin 888 adet kutu daha fazla satılan antipsikotiklerin, 9 yıl içinde oransal artışı ise yüzde 106 olarak gerçekleşti. Toplam yüzde 68 artış oldu! İki ilacın 2015 yılı sonu itibariyle toplam kutu satışı, 59 milyon 36 bine çıkmış oldu. Bu rakam 2007 yılında 35 milyon 128 bin 551’di. Buna göre 9 yıl sonunda, antidepresan ve antipsikotik ilaçların kutu satışında 23 milyon 907 bin 449, oransal olarak yüzde 68 artış gerçekleşti. “Antidepresanlar sayesinde mutluymuşuz!” Antidepresan ve antipsikotik ilaçların satışındaki artışla ilgili değerlendirme yapan CHP’li Emir, şunları söyledi: “Şizofreni gibi ağır ruhsal hastalıklar da dahil olmak üzere, bu hastalıkların tedavilerinde kullanılan antidepresan ve antipsikotik ilaçların tüketimine ilişkin Sağlık Bakanlığı’ndan edindiğimiz rakamlar tek kelimeyle ürkütücü. Her yıl daha fazla ruhsal sorunlar yaşadığımız açık olarak görülüyor. Doktor kimliğimle şunu net olarak söyleyebilirim: Yaşanan geçim sıkıntısı, stres, gittikçe kronikleşen sorunlarla insanlarımız baş edemiyor ve ciddi psikolojik sorunlar yaşıyor. Siyasetçi olarak da şunu açıkça söylemem gerek: Sağlık sistemi tamamen çökmüş durumda. Bir yandan doktora başvurma sayısı, diğer yandan ameliyat sayısı artarken bu istatistikler de leblebi gibi ilaç tükettiğimizi gösteriyor. Anlaşılan, ‘Sağlıkta Dönüşüm’ adıyla uygulanan politikaların amacı, daha fazla hasta demekmiş. Yoksulluk, işsizlik, geçim sıkıntısı gibi temel sorunlara çözüm bulmak yerine kendi iktidarını, refahını ve sağlığını düşünen bir yönetim anlayışının, önümüze süsleye püsleye koymaya çalıştığı şehir hastanelerini nasıl doldurmayı planladığını da böylelikle öğrenmiş oluyoruz. Önce psikolojimizi bozacaklar, sonra ‘hadi gel şehir hastaneme’ diyecekler. Psikolojik tedavilerde kullanılan bu ilaçların tüketimindeki bu ürkütücü artış, ‘Türk insanının mutlu olduğu’ sonuçlarıyla duyurulan araştırmaların da yeniden değerlendirilmesini zorunlu kılıyor. Halk, sorunlarından kaçmak için antidepresan ilaçlara yöneliyor ve bu ilaçların etkisiyle kendini mutlu hissediyor. Antidepresanlar sayesinde mutluymuşuz!”​