Manşet

Tunç Soyer: "Nükleer santral olmadan nükleer atıklara sahip olan tek ülkeyiz"

Abone Ol
Çernobil nükleer felaketinin 35’inci yıldönümünde İzmir'de “Çernobil’den Gaziemir’e Nükleer Tehlike” başlıklı çevrimiçi bir toplantı düzenledi. Tunç Soyer, “1940-2010 yılları arasında kurşun fabrikası olarak çalışmış bir alan sonra nereden geldiği belli olmayan nükleer atıkları barındırmış. Nükleer santrale sahip olmadan nükleer atıklara sahip bir ülkeyiz" ifadelerini kullandı. Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Berna Babaoğlu Ulutaş moderatörlüğünde gerçekleştiren buluşmaya; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, Mersin Nükleer Karşıtı Platform’dan Doktor Ful Uğurhan, Nükleersiz.org Koordinatörü Pınar Demircan ve Ekosfer Derneği’nden Özgür Gürbüz konuşmacı olarak katıldı. “BOYUMUZU AŞAN BİR TABLO' “İzmir’in Çernobili” olarak bilinen ve Gaziemir’de uzun yıllardırır rehabilite edilmesi beklenen alana ilişkin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Boyumuzu aşan bir tablo” yorumunu yaptı. Sorunun iş birliği ile çözülebileceğini kaydeden Soyer, “1940-2010 yılları arasında kurşun fabrikası olarak çalışmış bir alan sonra nereden geldiği belli olmayan nükleer atıkları barındırmış. Nükleer santrale sahip olmadan nükleer atıklara sahip bir ülkeyiz. Şimdi de bundan nasıl kurtulacağımızı bilmiyoruz. Ciddi bir işbirliği gerektiren bir süreç. Gaziemir’in göbeğinde duran bu atıklar İzmir’i, yer altı kaynaklarını ve insanları zehirlemeye devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak bu konuda daha önce girişimde bulunduk. Mal sahiplerine ulaşmaya çalıştık, atıklar nasıl kaldırılır diye uzmanlar davet ettik. Boyumuzu aşan bir tablo olduğunu gördük. Bugün tekrar canlandıracağımız mücadele sürecinin sorunun diğer muhataplarını da işin içine katacak bir sürece evrilmesini diliyorum. Bunu kabullenmek, rıza göstermek söz konusu değil. İnsanın yaşam hakkını korumak en temel önceliğimiz. Nükleer zehirlerle bir arada yaşamak söz konusu bile olmamalı. Üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız. Bu konuya duyarlılık gösteren herkese hem teşekkür ediyorum hem de tebrik ediyorum. Biz hazırız. Bize verilecek görev ne olursa büyük bir şevkle yapmaya hazırız” ifadelerini kullandı. KAMULAŞTIRMA ÇAĞRISI Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda ise ilçedeki nükleer atık probleminin artık belediyeden çıktığını ve devletin insiyatif alması gerektiği belirterek, “En çok üzüldüğüm şey oradaki insanların artık yaşadığı umutsuzluk. Bu bizi aşıyor, bu devletin bir sorunu aslında. Türkiye’nin bilinen ilk nükleer atığı... Bunun finansmanını aramak benim sorunum olmamalı. Burayı devlet kamulaştırmalı. Yapılacak ilk iş bu. Sonra da burayı koruma altına alıp bilimsel yöntemlerle temizlenmeli. Burası temizlendikten sonra nükleer temalı bir park yapılsın dedim. Devlet bunu yapabilir. Burası kamulaştırılsın söylemini yükseltince tedirgin oldular ve belediyemizi ziyaret etmişler. Fransız bir şirketle anlaşmak üzere olduğunu söylemişler. AK Parti İzmir Milletvekili Necip Nasır, 2 gün önce yanına birileri alıp burada basın açıklaması yapmış ve sahip çıkacaklarını söylemiş. Muhalefet gibi davranıyorlar. Basın açıklamasını biz de yapıyoruz zaten. Sorunu çözecek olan sizsiniz! Oradaki tehlikenin biz farkındayız. Atıkların varlığını kabul etmek demek ülkeye nasıl sokulduğunun da kabul edilmesi demek ki sınırlarımız kevgire dönmüş demek ki hesabını kimse veremiyor. Bir komisyon kurulmalı, bundan sonra sadece 26 Nisan’larda değil devamlı burayı gündemde tutmamız gerekiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığını burada en büyük sorumlu kurum olarak görüyorum, iradeyi koyması gereken onlardır” dedi.