Olası bir cinsel taciz veya sözlü taciz durumunda görgü şahitlerinin yasalara uygun bir şekilde nasıl tepki vermesi gerektiği önemli bir konu. Türkiye’de kadına yönelik taciz ve şiddetin faillerinin görgü şahitlerine de zarar verme olasılığı düşünüldüğünde, devlet ve pek çok STK’nin çalışması gereken bir alan. İdil Elveriş yazdı.
Bundan 23 sene önce, bir uzun hafta sonu için trenle New York’tan Rhode Island’da bulunan bir arkadaşımın yanına gidiyordum. Tren çok doluydu benim de yanımda genç bir adam oturuyordu. Adamla biraz konuştuktan sonra biraz fazla içtiğini fark ettim. Ben pencere tarafında oturuyordum o ise koridordaydı. İçecek bir şeyler daha aldı, onunla konuşmak istemiyordum, uyuyor gibi yapmaya karar verdim ama uyumuyordum tabii. Sadece durumdan kaçınmaya çalışıyordum.
Daha saatler vardı varacağımız yere ve kendi kendine konuşmaya başladı. Kalkıp gitmek istersem yanından geçerken bana dokunacağını tahmin ettim, oturduğum yerde kalmaya karar verdim. İyice pencereye yaklaştım. Daha da yükseldi sesi, en sonunda bağırarak, öndeki koltuğa tekme attı ve ayağa kalkıp bir yere gitti.
O gidince etraftan bir iki genç kadın kalkıp yanıma geldi ve adamın yaptıklarının farkında olduklarını söyleyerek “kusura bakma, sana destek olamadık, iyi misin” dedi. Kurtulmuştum ama böyle bir durumda -dilini bilseniz dahi- başka bir ülkede yalnız olmak çok bunaltıcı. Bugün olsa başka kadınlara sığınırdım, onlar zaten güvenliğe haber verirdi ve adam bana dokunmaya cesaret edemeyebilirdi diye düşünmek istiyorum.
Bu olay hep aklımda kaldı ve bir ay kadar önce Londra’da metroya bindiğimde, “yeter” başlıklı ve yolcuların kadınlara rahatsızlık verildiğini gördükleri bir durumda, ne yapacaklarını onlara soran kamu afişlerini birkaç kez görünce tekrar hafızamda canlandı. Afişe, aynı otobüste olma nedeniyle kadına verilen rahatsızlığa şahitlik ettiği için memnuniyetsiz insanların bulunduğu bir fotoğraf eşlik ediyor.
Fotoğrafta, otobüste bulunanlara bu durumda
mağdur için ne yapabileceklerine dair de üç seçenek yöneltilmiş: “iyi olup olmadığını sorardım”; “şoföre haber verirdim”; “araya girer ve bir sonraki durağı sorardım”. Hangi seçeneğin doğru ya da yanlış olduğu belirtilmeksizin, fotoğrafın hemen solunda da kadınlara ve kızlara yönelik şiddete karşı ne yapabileceğinize dair farklı ve güvenli yolları öğrenin ve yapılanın “yanlış olduğunu düşünüyorsanız, harekete geçin” denmiş.
DEVLETİN ÖNLEYİCİLİĞE DAİR ROLÜ
Herkese açık herhangi bir ulaşım vasıtasında, bir erkeğin bir kadını rahatsız ettiğini gördüğünüzde ne yapardınız sorusu, fiilin gerçekleştiği yerin kamusallığını vurguluyor aslında. Dolayısıyla, orada bulunan kişilere, bu konuda rahatsız olduklarında isterlerse bir şeyler yapabileceklerini söylerken, bunu güvenli biçimde nasıl yapabileceklerini öğrenmeye de teşvik ediyor.
Böylece afişteki devlet, sadece bu davranışın mağduru olanlara destek veya sığınma mekanları, telefonla arayacakları hatlar sunarak onları faille baş başa bırakmıyor. Kanımca aynı zamanda
bir politika değişikliğine işaret ediyor. Kadınlara ve kızlara yönelik şiddeti önlemenin, devletin sadece mağdura
sonradan yetişerek destek olmasıyla çözülebilecek bir mesele olmadığını vurguluyor.
Devlet, kamusal alanda şahit olmaları ve tercihleri durumunda,
başkalarına da bu konuda bir şey yapma cesareti veriyor ve dahası, devletin onları koruma görevi uyarınca da
bunu güvenli bir şekilde yapmalarını sağlayan yollar olduğunu gösteriyor. Böylece, devlet hem önceden taciz olayının daha büyümemesini hedef alan, önleyici bir mekanizma kurmak hem de toplumsal mesaj anlamında faillerin cesaretini kırmak, bunun toplumda kabul edilir bir davranış olmadığını göstermek ve daha sonra olası bir kolluk yahut mahkeme sürecinde yine mağduru yalnızlaştırmayan bilâkis ona şahit yaratan bir rol üstleniyor.
Afişte belirtilen devlet linkine gittiğinizde, konuya dair çeşitli başlıklar bulunduğunu görüyorsunuz.
[1] Bir kısmı konuya dair bilgi verirken veya ilgilinin taciz konusuna dair farkındalığını artırmaya çalışırken (ufak bir test yoluyla), bir başlıkta “tacizi durdurmaya yardımcı olun” deniyor. Bu başlık tıklandığında ise insanların yardımcı olmak istemelerine rağmen genelde şahit oldukları durumu yanlış anlamaktan; daha kötüleştirmekten yahut kendilerini riske atmaktan endişe ettikleri ifade edilmiş.
Dolayısıyla, kişiye sorular yoluyla yaşanan olaydaki mağdur davranışına dikkat edebilecekleri söyleniyor ve şunlara odaklanmaları isteniyor: “Kişi rahatsız veya kızgın mı; kaçmaya-uzaklaşmaya çalışıyor mu; korkmuş görünüyor mu? Onunla göz temasında bulunduğunuzda yardım istediklerine dair bir izlenim elde ediyor musunuz?”
Kişiye sorular yoluyla yaşanan olaydaki mağdur davranışına dikkat edebilecekleri söyleniyor ve şunlara odaklanmaları isteniyor: “Kişi rahatsız veya kızgın mı; kaçmaya-uzaklaşmaya çalışıyor mu; korkmuş görünüyor mu?
Dahası, bu farkındalık denetiminden sonra konuya bir müdahale yapacağınız zaman o müdahalenin dramatik veya çatışmacı olması gerekmediği söylenmiş. Zira sizin güvenliğinizin de önemli olduğu vurgulanmış. Kısaca devlet, kişiler müdahale edeceklerse bunu tansiyonu artırmadan yapmalarını sağlamaya çalışıyor. Bu durumda, mağdura destek olmak için yapılabilecek dört taktik bulunuyor:
Bir şey söyle, bildir, destek öner, dikkat dağıt
- Bir şey söylemek, mağdura yapılan şeyi onaylamadığınızı göstermek için gülmemek ve “komik değil” demek. Yahut güvenlik açısından sorun yoksa, daha doğrudan şekilde yapılanın kabul edilir olmadığını ve yapmamalarını söylemek.
- Birine bildirmek: Bir kulüpteyseniz bar personeline; işyerindeyseniz insan kaynaklarına, kamu vasıtasındaysanız da otobüs şoförü veya tren personeline durumu bildirmek. Ya da etrafta bulunan birine yanaşarak, size yardım etmeye hazırlarsa onlara söylemek. Bunun önemi ise iki kişinin daha güvenli ve etkili bir şekilde olaya müdahil olabilecek olması. (Mağdura da sormak önemli denmiş, onun adına karar vermemek için).
- Destek önermek: Mağdura iyi olup olmadığını sormak. Yaşanan olayı telefonunuza kaydedip, rapor etmek için kendisine göndermeyi önerebilirsiniz. Ya da mağdura zaten destek olan başkalarına yardım edebilirsiniz. Dahası şiddet içeren bir ilişkide olduklarını düşünüyorsanız, bu tarz durumdakilere yönelik destekler olduğu da ifade edilebilir.
- Dikkat dağıtmak: bazen o anda en iyi şey dikkat dağıtarak, hedef olmuş olan kişiye o mekândan uzaklaşma veya başkalarının kendisine yardım etmesine imkân vermek. Örneğin, hiçbir şeyin farkında değilmişsiniz gibi mağdurla konuşabilirsiniz: ona yön veya bir sonraki otobüs durağını sormak, onları tanırmış gibi yaparak konuşmak da seçenekler arasında. Kişinin yakınında yere bir şey düşürmek ve ufak bir kargaşa çıkarmak da mümkün.
Aslında hepimizin toplansak akıl yoluyla bulabileceği kolaylıkta taktikler bunlar. Sayfada gezinirken bana bunlar çok tanıdık gelince, bundan neredeyse bir yıl önce, Hollaback (şimdiki adı Right To Be) adlı sivil toplum kuruluşundan bunlara çok benzer taktikleri içeren iki saatlik bir “görgü tanığı müdahalesi eğitimi” programında yer aldığımı anımsadım.
[2]
Devletin de vatandaşlara güvenli bir şekilde ne yapabileceklerini gösteren web sayfa ve afişler asması oldukça önemli. Zira insanlar en azından içinde silah varmış gibi gözükmeyen bir durumda mağdurla doğrudan iletişim kurmaya açıklar gibi görünüyor.
Görgü tanığı müdahalesi denilen eğitimde kişilere yapabilecekleri beş tane şey gösteriliyordu. İngilizcede D harfiyle başlayan kolay hatırlanacak beş kelime buldukları için buna 5D yöntemi
[3] demişlerdi. Bugün Right To Be’nin bu yöntemi bundan neredeyse on sene önce bulan ve birçok yere yayan bir kuruluşa dönüştüklerini ve giderek büyüdüklerini söylemek mümkün. Bu beş yönteme gelirsek:
Delay-geciktir
Document-belgele
Distract-dikkatini dağıt
Direct-yönlendir
Delegate-temsil et
İki eğitimin de ne kadar benzer konulara temas ettiği aşikâr sanırım. Bu afişi ve konuya dair bir şey yapmak isteyenler için içerdiği seçenekleri gördüğümde, insanların ne cevaplar vereceğini merak ettim. Bunun üzerine hem Twitter hem de Instagram üstünden afişteki fotoğrafı ve cevap seçeneklerini beni takip edenlerle paylaşan bir anket yapmaya karar verdim.
Zira böyle bir girişim Türkiye’de olsa insanlar böyle bir eğitimi alır mı ve dahası neyi yapmayı tercih eder diye merak etmiştim. Elbette sadece sosyal medyada beni takip edenlerle yapılmış bir anketin Türkiye’yi temsil kabiliyeti olduğunu iddia edecek değilim ancak sonuçları yine de paylaşmak ve biraz tartışmak isterim.
Instagram üstünden 42 kişinin verdiği cevaplar şöyle:
(mağdura) İyi olup olmadığını sorardım 21
Şoföre haber verirdim (şoförden yardım isterdim) 6
Araya girer ve bir sonraki durağı sorardım 15

Twitter üstünden 31 kişinin verdiği cevaplar şöyle:
(mağdura) iyi olup olmadığını sorardım %74-tahminen 23 kişi
şoföre haber verirdim (şoförden yardım isterdim) %13-tahminen 4 kişi
araya girer ve bir sonraki durağı sorardım %13-tahminen 4 kişi

Bunlar üstünde düşünüldüğünde, aslında şiddete uğrayan kadına yardım etmek isterken insan öldürdüğü için ceza alan Kadir Şeker’den, sokakta kadını mutlaka öldürmek istediği için etraftan geçenler yardım etmesin diye onlara silah tutanlara veya kadına şiddeti engellemek için yukarıdan faile saksı atan insanlara Türkiye’de birçok kişi mağdurlara engel olmak adına bir şeyler yapmak istiyor.
Bu anlamda, devletin de vatandaşlara güvenli bir şekilde ne yapabileceklerini gösteren web sayfa ve afişler asması oldukça önemli. Zira insanlar en azından içinde silah varmış gibi gözükmeyen bir durumda mağdurla doğrudan iletişim kurmaya açıklar gibi görünüyor.
İki durumda da en az tercih edilen cevabın şoföre haber vermek olması bana kişilerin belki de kendilerine tanımadıkları üçüncü kişilere göre daha güvendiklerini düşündürdü. Araya girer ve bir sonraki durağı sorardım da aslında kendini tehlikeden korumaya yönelik kaçınmacı ama aynı zamanda mağdura yardımcı bir tercih. Keşke bunların cevabını gerçekten bulmaya çalışan ve buna göre vatandaşlara yön gösterme gayretinde olan bir hükümetimiz olsaydı.
---
[1] https://enough.campaign.gov.uk/help-stop-it
[2] Hatta bu programı Türkçe’ye çevirip uygulamak çok güzel olur diye düşünerek bir girişimim oldu ama bu ilk girişimimden hemen sonuç alamayınca takip edemedim.
[3] https://righttobe.org/bystander-intervention-training/