Manşet

Sinan Ateş cinayetinde sanık Demirbaş'ın yeni görüntüleri ortaya çıktı: Cinayet günü 58 Facetime araması yaptı

Abone Ol
Sinan Ateş suikastında adı geçen şüpheli Tolgahan Demirbaş’ın savcıya verdiği ifadenin yeni görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde Demirbaş, Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Emre Yüksel ile cinayet günü Facetime üzerinden yaptığı 58 ayrı görüşmeyi “Yılbaşı programı hakkında konuşmuş olabiliriz” yanıtıyla savundu. Ankara'da öldürülen Sinan Ateş'in dava dosyasında cinayeti davasında azmettirici olmakla suçlanan Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın, sorgulandığı anlara ilişkin yeni görüntüler ortaya çıktı.

B Yüzü hesabından yayınlanan yeni görüntülerde, cinayet günü Demirbaş’ın yaptığı telefon görüşmelerine ilişkin savcının yönelttiği sorular ve Demirbaş’ın yanıtları yer alıyor.

Ateş'i öldüren tetikçinin kaçırıldığı yerde buluşmuşlar

Cezaevine SEGBİS aracılığıyla bağlanan soruşturma savcısı, Demirbaş’ın Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Emre Yüksel’e attığı mesajı sordu. Ateş’in öldürüldüğü gün, tetikçi Eray Özyağcı’nın kaçırıldığı noktanın konumu ve fotoğrafı o mesajda vardı. Tolgahan Demirbaş ise bu çarpıcı detaya dair “Tamamen tesadüf” iddiasında bulundu. Sinan Ateş’in öldürülmesinden sonra, “Emre Yüksel’le Facetime’dan neden 58 kez konuştunuz” sorusuna ise Tolgahan Demirbaş, “Olay sonrası Emre Yüksel’le 58 kez görüşüp görüşmediğimi hatırlamıyorum. Yılbaşı programı hakkında konuşmuş olabiliriz” yanıtı verdi.

Savcı ile Tolgahan Demirbaş arasında geçen konuşma şöyle:

Savcı: Gönderdiğin resim ve konum tetikçi Eray Özyağcı ve motorcu Vedat Balkaya’nın… Yani motosikletle tetikçiyi olay yerinden kaçıran kişi… Bu iki şahsın Gölbaşı ilçesinde bulunan bir petrol istasyonunda olduğu tespit edilmiş. Yani, tetikçinin bir araçla kaçırıldığını tespit ettiğimiz noktanın konumunun bilgilerini ve fotoğrafını Emre Yüksel’e gönderdiğin tespit edilmiş. Bu tesadüf müdür? Tetikçi tam bu noktadan Citroen marka araçla kaçırılmıştı. Biz bu aracın da Tolgahan Demirbaş’a ait olduğunu değerlendiriyoruz… Olaydan yarım saat önce Emre Yüksel’e bu konum bilgilerini ve fotoğrafı gönderiyor… Emre Yüksel’in bunları tetikçiye yönlendirdiğini tespit ettik. Demirbaş: Bizim bunlarla bağımız yoktur. Kesinlikle bu olayın dışında bir konudur. Emre Yüksel ruhsatlı silah almıştı olaydan bir ya da iki gün önce. Olayın olduğu cuma günü kendisiyle insanların olmadığı güvenli bir alanda tabancayla atış yapmak konusunda anlaşmıştık. Benim sürekli gittiğim bir yer. Savcı: Emre Yüksel’le buluşacağınız yer o nokta mıydı? Peki nasıl oluyor da o noktadan tetikçi kaçırılıyor? Demirbaş: Dediğiniz gibi bir durum olmuşsa tesadüftür. Gölbaşı’nda insanların olmadığı yerde Emre Yüksel’le atış talimi yapacaktık. Bizim buluşma amacımız buydu. Arkadaşım Aytaç Ataç ait olan sürekli gittiğim bir çiftlik eviydi. Savcı: Bu olaydan sonra Emre Yüksel’le Facetime’dan tam 58 kez görüşme yapmışsın. Bu normal midir? Bir gün içinde iki gün içinde 58 kez konuşmuş olabilir misin? Demirbaş: Rutin programımız açısından görüşmüş olabilirim. İnternet çekmediği için, çalmadıysa da aramış gibi gözükebilir. Olay sonrası Emre Yüksel’le 58 kez görüşüp görüşmediğimi hatırlamıyorum. Yılbaşı programı hakkında konuşmuş olabiliriz. Facetime üzerinden konuşmamız alışkanlıktan, herhangi bir şey çekindiğimizden değil.

Savcıyı tehdit etmişti

Demirbaş’ın geçtiğimiz hafta yayınlanan başka bir görüntüsünde, ifadesini alan savcı Ayhan Ay’ı tehdit ettiği görüntüler ortaya çıktı

Demirbaş, soruşturmayı derinleştirirken görevden alınan savcılar Durdu Özer ve Durmuş Ali Kaya’yı hatırlatarak SEGBİS üzerinden ifadesini alan savcı Ayhan Ay’a şu sözlerle gözdağı veriyor: “Bu olay siyasi mecraya çekilmek isteniyor. Lütfen buna alet olmayın, bu günaha ortak olmayın sayın savcım. Durdu Özer nerede, Durmuş Ali (Kaya) nerede? Onlarla aynı safta durmayın. Onların tehdit siyaseti hesaplaşmadır. Siz onlarla işbirliği içinde olmayın.” Savcı Ay ise şu yanıtı veriyor: “Tavsiyelerini kendine sakla. Ben siyasetle alakası olan bir savcı değilim. İspat edilirse de istifa ederim. Yorum yapmak yerine benim söylediklerime cevap ver.”

SEGBİS sorgusu, Ahmet Altun’un başsavcı vekili olarak dosyaya baktığı dönemde yapıldı.