Katma Değer Vergisi (KDV) artışı sonrası 14 bin 900 çeşit ilacın fiyatı bir kez daha yükseldi.

Artışın SGK, vatandaş ve eczacılara yük getireceğini ifade eden Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Başkanı Ecz. Nurten Saydan, ilacın vergi geliri olarak düşünülmemesi gerektiğini söyledi.

Yaşamsal öneme sahip ürünlerde KDV’nin mali takibi sağlama amacıyla sembolik bir değere düşürülmesi gerektiğini söyleyen Saydan, yazılı açıklamasında ilacın ertelenemeyen, yerine ikame edilecek hiçbir ürün bulunmayan, insan sağlığı ve tedavisi için son derece önemli bir ihtiyaç olduğunu hatırlattı.

Saydan KDV artışının etkilerini şöyle sıraladı:

“Hem ilacın en büyük alıcısı konumundaki devletimize ekstra bir finans yükü, hem de geçim sıkıntısı çeken vatandaşlarımıza da ödeyecekleri katkı payı ve farklara yansıyacak artış nedeniyle ek külfet getirecek. Bu artan KDV yükünün zararını hem biz eczacılar hem de SGK taşımak zorunda kalacak.”

Gelişmiş ülkelerin bu durumun farkına vardığını belirten Saydan, şunları söyledi: “Geri ödeme sistemindeki ilaç gibi yaşamsal ürünlerden vergi ya alınmıyor veya yüzde 1 olarak uygulanıyor. Yani devletler, geri ödeme kurumlarının ilaç tedavilerindeki vergi yükünü hafifletiyor. Temel gıda ürünlerinde belirlenen yüzde 1’lik KDV oranı, yaşamamız için en temel ihtiyaç olan ilaç için de kabul edilmelidir ve asla değiştirilmemeli.

10 Temmuz’dan itibaren KDV oranında değişiklik yapılan 14 bin 900 çeşit ilacın fiyatları bir kez daha artacak. Bu artışın bizlerden kaynaklanmadığını vatandaşlarımızla paylaşmak isteriz.”