Pazar Politik

İstanbul Barosu seçiminden Genel Seçime: Dönüşüm

Abone Ol
Dünyada ve Türkiye’de değişimin rotası, yönü, ivmesi ancak adalet ekseninde, özgürlükten yana bir hukuk sistemi suretiyle olursa Cicero’nun bahsettiği apaçık adil gerçeklerin hüküm sürdüğü nitelikli dönüşümden bahsedilebilir Dayanışmanın ve birlikte yaşamanın cevherinde adalet var!

Loading...

Bugün Türkiye’nin en büyük meselesi ve pek çok meselenin temelindeki mevzu yargıdır. Tarihe mâl olan, gelmiş geçmiş en bilinen avukat Cicero, müthiş makalesi “Yasalara Dair”de yazar: “… Adalet için yaratıldığımız ve adaletin insanın görüşünde değil, doğada temellendiği, filozofların tartışmalarından çıkan en önemli / değerli gerçek olmalı. Bu gerçek; insan, insanların kardeşliği ve birliği hakkında net bir kavrayış edinince apaçık ortaya çıkar.” [1] İstanbul Barosu’nun 22 - 23 Ekim 2022 tarihli Olağan Genel Kurulu’nda Baro Başkanını seçmek üzere sandık başına gidiyoruz. Bugün İstanbul Barosu’nun yeni başkanı belli olacak. Mensubu olduğum İstanbul Barosu’nun Genel Kurulu, seçim sonuçları ve ülke genel seçimine yaklaşırken yürütülecek yeni dönem yaşamsal değerde! Sonuçlar şimdiden hayırlı olsun! Baro kelimesi Fransızca kökenli ve “parmaklık” anlamını taşıyor. Halk ile devletin yetkisini kullanacağı yargı erkini ayıran öyle güçlü bir metafor ki “baro”, meslek birliği değil, oda değil, başlı başına avukatlık meslek örgütü için belirlenmiş bir ifade biçimi. Çünkü yargılama safhasında, kendisine karşı hiçbir sorgu sual olmaksızın verilen yargı kararları ve infazlara karşı, insan hakları tarihinde yasaların halkın, bireyin lehine işlemesini sağlama ereğinde olan ve muktedir kim olursa olsun tahakküme karşı halkı koruyan güç, hak savunucusu avukattır. Hannah Arendt der, “Şu habis itaat sözcüğünü etik ve politik düşünce lûgatimizden söküp atabilseydik çok kazançlı çıkardık.” [2] Edilgin itaatin etken biçimi tahakküm durumuna tamamen uzak ve karşı tutum, uygarlığın kapısı. İşte demokrasinin, hukukun üstünlüğünün ve hukuk devletinin tüm kurum ve kurallarıyla varolmasının nedeni birlikte yaşama düzeni içinde yasaya ve gerçeğe alenen aykırı her nevi tahakküm ve keyfilik üzerine kurulu düzen isteğine; kimden gelirse gelsin akla, vicdana ve yasaya uygun itiraz saiki bulundurmasındadır. Bu iyi niyeti ve haklı amacı; hareket, eylem ve söylemle bizzat gerçekleştiren avukat toplumdaki ideal olumlu dönüşümün koruyucusu ve savunucusudur.
Yargıdaki klikleşmenin aşılması ile temel hak ve özgürlükler alanından bahisle çözüme yönelik atılacak adımlarda, dirlik düzeninin yeniden inşa sürecinde etkin ve güçlü Baro’nun; Atatürk’ün izindeki gayreti, söylemi, duruşu Türkiye’nin demokrasi tarihine yazılacaktır.
Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına girerken, bir asır önce Atatürk’ün dünyadaki modern ve kalkınan devlet anlayışına uygun ideallerle gerçekleştirdiği hukuk devrimini iyi anlamak, devrim neticesinde hasıl olan kadın-erkek eşitliği, bağımsız yargı, tarafsızlık ilkelerinin gerçekten işler hale gelmesini erekle, edimle, kayıtla, savunmayla eklemlemeyi görev bilmek gerekiyor. Savunma ve hak arama mesleğinin örgütü olan İstanbul Barosu’ndaki seçim ve akabinde uygulamalar seçime giden Türkiye için en önemli unsur olan adalete güvenin tesisi hedefinde her gün gerçekleri savunmayı gerektiriyor. Adalete susamış toplum gerçeği varken İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi, seçim güvenliği, sosyal haklar hususları başta olmak üzere her hak konusuna ilişkin eleştirel, gözünü budaktan sakınmayan, cesur varoluş ile birlikte ikna gayreti, etkinlik ve kararlılık; 144 yıllık İstanbul Barosu’nun tarihi sorumluluğudur. Yargıdaki klikleşmenin aşılması ile temel hak ve özgürlükler alanından bahisle çözüme yönelik atılacak adımlarda, dirlik düzeninin yeniden inşa sürecinde etkin ve güçlü Baro’nun; Atatürk’ün izindeki gayreti, söylemi, duruşu Türkiye’nin demokrasi tarihine yazılacaktır. Öte yandan Avrupa yeniden kurulurken, dünyanın ve memleketin etkin aktüalitesi en başta hukuk ve adaletken, blok zincirden NFT’ye yepyeni bir dolu kavram türemişken geleceğin vicdanı, kalbi, hikayesi, birlikte yaşama biçimi hukuki yaklaşımdadır, anlayıştadır, kararlardadır. Dünyada ve Türkiye’de değişimin rotası, yönü, ivmesi ancak adalet ekseninde, özgürlükten yana bir hukuk sistemi suretiyle olursa Cicero’nun bahsettiği apaçık adil gerçeklerin hüküm sürdüğü nitelikli dönüşümden bahsedilebilir. Nitelikli ve faydalı dönüşümün barış ve hukuk içinde sağlamlaşmasının teminatlarından İstanbul Barosu’nun nasılların yanıtını netlikle vererek her gün adalet kazanımlarını, farkındalığını, bilincini savunmasının yeni bir toplumsal uzlaşmaya katkısı büyük olacaktır, olmalıdır. İstanbul Barosu seçimleri nitelikli dönüşüm yolculuğunda tarihin nasıl yazılacağı ile ilgili başlı başına önemli bir hakikat teşkil edecektir. Sonuçlar şimdiden hayırlı olsun, Değerli Başkan ve Yönetim Kurulu meslektaşlarıma başarılar diliyorum. Güçlü Baro! Hep beraberiz! Not: İşte tam da yazıda bahis açtığım gibi Türkiye’nin demokrasi tarihinde bir ilki yaşıyor, tarih yazıyoruz! Sevgili Meslektaşım Av. Filiz Saraç 144 yıllık İstanbul Barosu’nun ilk kadın başkanı oldu! Kalpten kutluyorum. Bu büyük mutluluk, kıvanç, onur Atatürk’ün izinde yol alan, hukukun üstünlüğünü ve adaleti bilfiil savunan, yazan, anlatan hepimizin ortak sevincidir, tebrikler! Tüm hukuk camiasına ve elbette güzel ülkemize hayırlı olsun. Başkan Filiz Saraç’a ve Yönetim Kurulu’ndaki Avukat arkadaşlarıma bu çok önemli dönemde başarılar diliyorum. Tekrarlıyorum… Güçlü Baro! Evet, hep beraberiz! [1] Cicero, Concerning the Laws, Harvard University Press, 1918. [2] Hannah Arendt, “Personal Responsibility Under Dictatorship”, Responsibility and Judgement, der. Jerome Kohn, Schocken Books, New York, 2003, s. 48.