İstanbul’un kalbi, İstanbul’a yolu düşenlerin ilk gittikleri yer; Beyoğlu.
Beyoğlu, sadece Türkiye’nin dört bir yanında yolu İstanbul’a düşenlerin değil, dünyanın da dört bir yanından Türkiye’ye gelenlerin ilk uğrak yerlerinin başında geliyor.
O yüzden deyim yerindeyse; Beyoğlu deyince İstanbul, Beyoğlu deyince Türkiye…
Beyoğlu tam 30 yıldır, AK Parti ve öncesinde aynı gelenekten gelen partilerin yönetimde olduğu ilçe.
31 Mart yerel seçimleri, tüm Türkiye için olduğu gibi özellikle son yıllarda iktidar eliyle hayata geçirilen dönüşümle gündemden düşmeyen Beyoğlu açısından da büyük önem taşıyor.
İktidar ve öncülü partilerin 30 yıllık belediyecilik pratiğine karşı, ilçede bu seçimlerde iddialı olan en büyük partiyse CHP.
İki ay gibi bir sürenin kaldığı yerel seçimlerde CHP, iktidarın aksine doğma büyüme Beyoğlulu olan bir ismi aday gösterdi: İnan Güney.
Hala da Beyoğlu’nda ikamet eden, iş yaşamını Beyoğlu’nda sürdüren Güney’in tespitlerine göre ilçenin yıllardır kanayan yarası, kentsel dönüşüm ve sağlıklı barınma hakkı.Mahallelerin önceliği farklı olsa da dertler ortak
Ev sahibinin de kiracının da kendini güvende hissetmediği, evlerinin elinden alınma korkusu yaşadıkları bir ilçeden belediye başkan adayı olan Güney, bu güvencesizliğe mevcut ekonomik şartların da eklenmesiyle yaşanan zorluk ve kaygılarla ilçedeki tabloyu aktarıyor. “Beyoğlu’nun hakkı bize emanet” sloganıyla yola çıkan Güney’e göre, Beyoğlu’nun görünen yüzü ile yoğun nüfusun yaşadığı mahallelerinin sorunları farklılaşıyor. Bu nedenle de 30 yıldır çözülemeyen barınma sorunlarına, Beyoğlu’nda yaşanan kültürel erozyon, tarihi ve kültürel dokunun kaybolması da eklenince, Beyoğlu’nun dertleri katlanarak büyüyor.İlçenin en temel sorunları sayılacak bu tespitlerle yola çıkan Güney, Beyoğlu’nun mahallelerinin farklı demografik yapısı ve ihtiyaçlarını uzmanlarla birlikte tespit ederek, sağlıklı barınma hakkını, yerinde dönüşümü ve sosyal belediyeciliği önceleyen projeler geliştirmiş.
İlerleyen günlerdeyse Beyoğlu’nun yeni döneminde yapılacak projeleri halka bir bir duyuracak.
Beyoğlu’nun çocuğu
İlçenin sokaklarını karış karış bilen, sokakta da tanınan bir isim olan İnan Güney’in babası da emekli bir Beyoğlu Belediyesi emekçisi.
Daha önce CHP Beyoğlu ilçe başkanlığı görevini de yürütmüş olan Güney, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclis üyeliği de yaptı.
Belediye işleyişine de kamu yönetimine de hakim olan Güney’in akademik geçmişi de kamu yönetimi üzerine. Uludağ Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümünden mezun olan Güney, yüksek lisansı eğitimini de Marmara Üniversitesi Yerel Yönetimler Bölümü'nde tamamlamış bir isim.
Bu yüzden de Beyoğlu’nda 30 yıldır çözülemeyen sorunların çözümü için farklı bir zihniyetin iktidar olması gerektiğini vurguluyor, Güney:
“Biz kazandığımızda Beyoğlu kazanacak. Biz kazandığımızda rezerv yasası ile güvencesiz kalan, yerinden edilme korkusu yaşayan, yıllardır kentsel dönüşüm vaadlerine karşılık bulamamış Okmeydanı halkı kazanacak. Beyoğlu’nun tarihsel ve kültürel mirası kazanacak. Beyoğlu’nda esnaflar kazanacak, Beyoğlu’nun kadınları, gençleri ve çocukları kazanacak, sosyal belediyeciliği bekleyen ihtiyaç sahibi yoksul ailelerimiz kazanacak, spor kulüplerimiz kazanacak, sivil toplum kuruluşlarımız, yöre derneklerimiz kazanacak, Beyoğlu Belediyesi’nde çalışan emekçi kardeşlerimiz kazanacak, işsizliğe mahkûm edilen Beyoğlulu gençlerimiz kazanacak, Beyoğlu’nu Beyoğlu yapan değerler kazanacak. Biz kazandığımızda Beyoğlu’nun hakkını savunanlar kazanacak. Gençliğimiz ve tüm enerjimiz ile sahadayız ve hiç olmadığımız kadar zafere yakınız. 1 Nisan umut dolu yeni bir geleceğe uyandığımız sabah olacak. 1 Nisan’dan itibaren ‘Beyoğlu’nun hakkı bize emanet olacak.”Beyoğlu’nu düştüğü yerden ayağa kaldırmanın zamanı
Güney, Beyoğlu'nda yerel yönetimler konusunda bir dönüşümün zorunlu olduğu ihtiyacını, 2019 sonrasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘sosyal belediyecilik’ anlayışıyla İstanbul’da yönetim zihniyetinin de dönüşümüne işaret ederek açıklıyor: “16 milyon İstanbullunun başkanı Ekrem İmamoğlu ile İstanbul beş yıldır büyük hizmetlere kavuştu. İstanbul halkçı bir belediyecilik anlayışı ile tanıştı. 2019 yerel seçimlerinde İstanbul’u alabileceğimize kimse ihtimal vermiyordu fakat Cumhuriyet Halk Partisi her zamanki özverisiyle 31 Mart’ta da 23 Haziran’da da tarih yazdı, 17 gün sandıkların üzerinde yattı. Hak yemedi hakkını da yedirmedi. Şimdi İstanbul’u meclis çoğunluğuyla kazanıp, Beyoğlu’nda da İstanbul’da da ‘tam yol ileri’ demenin zamanı. 1994’ten beri aynı kadrolar tarafından yönetilerek adeta bir çöküş yaşayan Beyoğlu’nu hak ettiği yönetim anlayışı ve çevreye kavuşturmak için yola çıkmanın, Beyoğlu’nu düştüğü yerden ayağa kaldırmanın zamanıdır.”İnan Güney Kimdir?
İnan Güney, 1977 yılında Beyoğlu Belediyesi emekçisi bir babanın çocuğu olarak Örnektepe’de doğup büyüdü. İstanbul Kabataş Erkek Lisesi’ni bitirdikten sonra, Uludağ Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldu. Yüksüek lisans çalışmalarını Marmara Üniversitesi’nde Yerel Yönetimler alanında sürdüren Güney, ‘Türkiye’de Büyükşehir Yönetimi: İstanbul Örneğinde Siyasal Temsil, Sorunlar ve Çözüm Önerileri’ başlıklı tez üzerinde çalıştı.Siyasete 1995'te, Cumhuriyet Halk Partisi Gençlik Kolları’nda başlayan İnan Güney, ana kademe ilçe yönetim kurulu üyeliği ve eğitim sekreterliği görevlerinde bulunduktan sonra, 2011-2014 yılları arasında Beyoğlu ilçe başkanlığına seçildi. İlçe başkanı olduğu dönemde Türkiye’de toplumsal duyarlılığın en yükseldiği süreçlerde, Beyoğlu halkının hakkını savunacak birçok girişimin öncüsü ve destekçisi oldu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne meclis üyesi seçilen Güney, 2020-2022 arasında grup yöneticisi olarak görev aldı. Mali müşavir olan İnan Güney, ailesiyle birlikte Beyoğlu’nda elektrik ithalat-ihracat yapan şirketlerin yöneticiliğini yapıyor. Ayrıca birçok sivil toplum kuruluşunda aktif olarak görev alıyor. Evli ve üç kız babası.