İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) başkanlığına üçüncü kez seçilen Ekrem İmamoğlu, CHP'nin yerel seçimlerdeki başarısını "Değişmeyen her parti bu seçimde eridi, kaybetti. Değişen parti ciddi başarı elde etti" sözleriyle değerlendirdi.  

İmamoğlu, yerel seçimlere ilişkin değerlendirmede bulundu. Sözcü’den İsmail Saymaz’ın sorularını yanıtlayan İmamoğlu, "Bu zafer on ay önce elde edilebilir miydi?" sorusunu "Tabii ki elde edilirdi. Onun için diyorum, seçimi o dönem biz kaybettik. Çok hatalar vardı. Bugün çok az hata var" diyerek yanıtladı. İmamoğlu, cumhurbaşkanı adaylığına ilişkin ise "Şu an bulunduğum yerdeyim. Çok işimiz var. Tümden oraya odaklıyım" ifadelerini kullandı.

İmamoğlu'nun Saymaz'ın sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

* Sizce CHP mi kazandı, AK Parti mi kaybetti? Ben 14 Mayıs’taki genel seçimden önce “Seçimde ancak biz kaybederiz, iktidar kazanamaz” demiştim. Ve kaybettik. Bu seçime de ancak biz kazanırız ve biz kaybederiz modunda bakıyordum. Tabii ki ekonomik kriz etkili oldu. Ama kesinlikle seçimi CHP kazanmıştır. Daha yukarıya çıktığım zaman, seçimi millet kazandı. Halkın inanılmaz bir karar mekanizması işledi. Sosyolojik olarak tariflenmeli. Tek duyguyla, tek mantıkla, tek mekanizmayla değil, çok farklı mekanizmaları birleştirerek, üstün bir karar alma sistemi işletti halk. Bunu oy çeşitliğinde, oy kaymalarında görebiliyoruz. O bakımdan seçimi CHP kazanmıştır. AK Parti kaybetmiştir. İncelenmesi gereken bir seviyede “Halk kazandı” diyeceğimiz seçimdir. Bu zafer on ay önce elde edilebilir miydi? 

Tabii ki elde edilirdi. Onun için diyorum, seçimi o dönem biz kaybettik. Çok hatalar vardı. Bugün çok az hata var. Bir elin parmaklarını geçmeyecek derecede az hatayla süreç yönetildi. Aslında işin ışığı tek: Bilimden, veriden faydalanıldı. Meseleyi aday tercih üzerinden okumuyorum. Sistem, yol yürüyüş biçimi açısından okuyorum. Her zaman en iyi adayın daha iyisi vardır. Fakat o kadar az hata yapıldı ki... Aradaki fark o.

Başlattığınız değişim bu sonucu getirdi diyebilir miyiz? 

Kesinlikle büyük bir paydasıdır. Ve farkındaysanız, değişebilen tek parti biz olduk. Ve buraya ulaştık. Çok büyük etkisi var. Değişmeyen her parti bu seçimde eridi, kaybetti. Değişen parti ciddi başarı elde etti. CHP’nin değişim süreci ve mücadelesi, başarının önemli bir paydasıdır.

CHP kurultayı öncesi, değişim olmadığı takdirde partinin başarılı olamayacağını vurgulamıştınız. Bu bir öngörü müydü? 

Öngörü değil, tespitti. Kişilerden ari konuşuyorum. Sakın, sözlerimden şu anlaşılmasın, ki Genel Başkanımız Özgür Özel de kabul etmez, sanki değişimi bitirdik, her şey oldu, bitti. Değil... Aslında değişim sürecinin başlamasının bugün etkisini yaşadık. Önümüzde çok yol var. Partimizin alması gereken yol; yenilenmesi gereken birçok husus var. O dönem yayınlanan değişimle ilgili belgede bunların birçoğu var. Henüz bunlar hayata geçmedi. Bunlarla birlikte daha da iyi bir seviyeye geleceğini biliyorum. Bir adım atıldı, o adım samimi bir adımdı, değişim adımıydı.

Bugün kazanan bütün belediye başkanlarında değişim rüzgarının, yenilenme başlangıcının ciddi etkisi vardır. Aksi takdirde hiçbir aday “Bu seçimi alırdım” demez.

'AK Parti vatandaştan koptu'

AK Parti niye kaybetti sizce? 

AK Parti parti olma süreciyle ilgili ciddi bir sorun yaşıyor. AK Parti, bir parti mi? Kurulları veya heyetleri çalışıyor mu? Yoksa sadece cumhurbaşkanının makamı altında bir yapı mı? Bunu niye söylüyorum? Vatandaş olarak şikayetçiyim. Büyükşehir belediye başkanı olarak şikayetçiyim.

İki parti konuşur. Konuşmama refleksi yeni değil AK Parti’de. Çok zamandır var ama 5-10 yıllık periyotta çok daha ileriye evrildi. Artık ülkenin valisi de seninle konuşamıyor, bürokratı da bakanı da.

İstanbul’un olimpiyatını 20 yıldır tanıdığım spor bakanıyla görüşemiyorum. Niye görüşmüyor benimle? Kendisinin görüşmeme refleksi olduğunu düşünmüyorum. İmamoğlu’ndan uzaklaşan, İmamoğlu ile arasına bariyer ören mekanizmanın vatandaşla arasındaki bariyeri düşünsenize. Bu yapı vatandaştan koptu.

Kopmasa 18 aydır niye Beylikdüzü metrosunun belgesi imzalanmasın? Ya bir kalem ya, başka bir şey değil. Kefil olmuyorsun, bir şey olmuyorsun. Bu yapılır mı? Bu kadar kopukluk ve bunun gibi davranışlar elbette etkilemiştir AK Parti’nin başarısını. Bundan fazlasını kendileri ele alsın. Ben sadece yaşadıklarımdan söyleyeyim.

Pervin Buldan, Tansu Çiller'e seslendi: Senin eşin yatağında öldü, bizimkiler ise senin emrinle işkenceyle Pervin Buldan, Tansu Çiller'e seslendi: Senin eşin yatağında öldü, bizimkiler ise senin emrinle işkenceyle