İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Cumhurbaşkanlığı yatırım planına alınmayan Eyüpsultan-Bayrampaşa Tramvay Hattı’nın yapımını başlattı. Öz kaynak kullanımıyla tamamlanacak 5 istasyonlu hattın yapım çalışmaları, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından başlatıldı.
Bayrampaşa Meydan İstasyonu’nda düzenlenen törende konuşan İmamoğlu, ulaşımın, depremle birlikte, İstanbul'un en önemli güncel konusu olduğuna dikkat çekti. 5 yıllık görev süreleri içerisinde, ulaşım anlamında, hiçbir dönemde olmadığı kadar ciddi bir atılımla yatırım yapan bir yönetim olduklarına vurgu yapan İmamoğlu şöyle konuştu: “Ve bunun en güçlü ağını, raylı sistemler oluşturuyor” dedi. Raylı sistemlerin 1 kilometresinin maliyetinin yaklaşık 2 milyar lira olduğu bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Belediye başkanlarımızın birçoğunun o kadar yıllık bütçesi yok. 2 milyar lira. 1 kilometre. Dolayısıyla biz, bu işe gözümüzün nuru gibi bakıyoruz. En ucuza, en kalitelisini, en iyisini nasıl yaparız? Çünkü yapacağımız her iş, tarihi bir iş olacak. Tarihi bir başarıya imza atmalıyız. Aynı zamanda sizin paranızı yönettiğimiz için, her kuruşunu titiz harcamayı da kendimize ilke ediniyoruz."
Öz kaynak kullanarak yapımına başladıkları hattın öyküsünü anlatan İmamoğlu, şunları söyledi:
*O kadar yoğun ve meşakkatli bir zaman dilimi var ki. Ama bir yanıyla kimler, hangi akıl almaz işleri yapıyorlar, çeviriyorlar ve hangi akıl almaz engelleri çıkarıyorlar; duymanız lazım. Çünkü bu işler engellenir mi Allah aşkına? Milletin parasıyla yapılıyor. Ve İstanbul, buna çok ihtiyaç duyuyor. İstanbul'da konforlu ulaşım, önemli bir mesele. Her kuruşun milletimizden toplanmış, milletimizin parası olduğu bilinciyle hareket ettik. 5 yıldır yaptığımız bu çalışmaların verdiği deneyimle, burada eskiden yapılmış olan projeyi de ele alarak, 2022 yılından itibaren yaptığımız çalışmalarla, 25 milyon Euro’luk bir tasarruf elde edecek proje revizyonu yaptık. Yaptığımız bu revizyonla, projeyi aldık Ulaştırma Bakanlığı’na getirdik ve Ulaştırma Bakanlığı’nın fizibiliteleri onaylama merciine onaylattık.
*Daha sonra bu projenin Cumhurbaşkanlığı Strateji Bütçe Başkanlığı tarafından Kamu Yatırım Planı’na alınması için başvurulara başladık. Ulaştırma Bakanlığı'nda fizibilite raporunu onaylatıp, ‘Evet, bu sisteme uygundur, sisteme dahil edilebilir’ onayını aldıktan sonra, o projeyle ilgili yatırımı yapabilmek, uygun ve uzun vadeli yatırım kredileri alabilmek adına, bir de gidiyorsunuz Cumhurbaşkanlığı’ndan onay istiyorsunuz, kamu yatırım programına alınmasını istiyorsunuz.
*Niye biliyor musunuz? İstanbul'da tek dertleri var; Cumhuriyet Halk Partili belediye var diye alınmadı. 12 bin proje geçti Türkiye çapında yatırım programından ama şu hat geçmedi. Ben de diyorum ki, ‘Ekrem İmamoğlu'yla ne ilgisi var?’ Cumhuriyet Halk Partisi'yle hiç ilgisi yok. Bu, milletin projesi. Kimin biliyor musunuz? Bayrampaşa’nın, Eyüpsultan'ın ve İstanbul'un projesi. Sen, bunu onaylamayarak milleti cezalandırıyorsun milleti. Bu hangi akıl biliyor musunuz? Bunu imzalamayan akıl, ‘seçimde kullansınlar’ diye Cumhurbaşkanlığının ödeneğini, geri ödemesiz bir şekilde, AK Partili 23 belediyenin kasasına 45’er milyon lira yollamayı kendine hak gören ama aslında haksızlığın, hukuksuzluğun, daniskasını yapan anlayışın imza atmaması meselesidir.
*Şimdi şöyle düşünün. Bayrampaşa Belediyesi'ne, 4 ay önce, seçime 1,5 ay kala, 45 milyon lira yolluyor. Niye? AK Partili belediye var orada; AK Parti kazansın diye. Eyüpsultan'a yolluyor. Niye? AK Partili belediye var orada; AK Partili aday kazansın diye. Gaziosmanpaşa'ya yolluyor. Niye? AK Partili aday kazansın diye. Peki Cumhurbaşkanı’nın bütçesinde o parayı onaylayıp, yollayan o bütçedeki o para kimin? Benim, benim, senin, hepimizin parası. ‘Kimin parasını kime harcıyorsun’ dediler bana. Hatırlıyor musunuz? Ne için dediler? O zaman milletimize, ‘0-4 yaş arası çocukları olan annelere, ‘ücretsiz anne kart’ vereceğim’ dediğim zaman, ‘Kimin parasını kime veriyorsun’ dediler. Ben, hangi anne AK Partili, hangi anne CHP'li, hangi anne şu partili diye baktın mı? Her anne, benim başımın üstünde yeri olan annedir. Bakmadım.
*Bu şehirde, Allah aşkına, bir anne birbirinden ayrılabilir mi? Bir bebe, bir çocuk, şu güzel bakışlı evlatlar birbirinden ayırt edilebilir mi? İşte belediye başkanlarını birbirinden ayırt eden akıl var ya herkesi birbirinden ayırır ve herkesi birbirinden farklılaştırır. Biz, insanımızı birbirinden ayıran, uzaklaştıran, kutuplaştıran akla karşı mücadele ettik. ‘Sen onaylamıyor musun? Biz de başlıyoruz. Kiminle? Milletin parasıyla başlıyoruz’ dedik. Durum bundan ibaret.
*Milletimiz, çözüm bulalım diye bizi burada seçti. Ama gönlüm ne istiyor biliyor musunuz? Bunu istemiyor. Gönlüm, bunun onayını bakanlık verdi mi fizibilite onayını, bunun yatırım programına alınmasını… Cumhurbaşkanlığı onaylasa, -vallahi billahi gerçek- beraber bunun temelini gezsek, birlikte açılışını yapsak. Bu vatan, işte o zaman cennet vatan. Bana dediler ya ‘Kimin parasını kime veriyorsun?’ Ben de tam ona cevaben diyorum ki; Allah aşkına seçimden önce, 40 gün kala, İstanbul'un 23 AK Partili belediyeye 45’er milyon lira verirken, ‘Kimin parasını kime veriyorsun...?’ Bu var ya… Basite almayın bu meseleyi. 45 milyon lira! Peki 45’er milyon lira ücretsiz, yani geri ödemesiz verildi de gidip SGK borcunu mu ödedi?
*Yok. Size bir şey söyleyeyim mi? Seçimi kazanmak için yollandı. Milletimiz ne dedi ona biliyor musunuz? ‘Beni, senin paran ikna etmez kardeşim. Beni, benim vicdanım ve aklım ikna eder. Ben aklımla karar veririm. Vicdanımla karar veririm.’ Bu bakımdan milletin sözü geçerlidir. Ne zamandan beri? Atatürk'ün Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni kurduğu 1920’den beri milletin sözü geçerlidir.”
*Bugün basına düşen, işte Boğaz’da, efendim neymiş? ‘Bir tane binayı İmamoğlu yaptırıyor!’ Ya size kargalar bile güler. Bir kere biz, Allah'a şükür 5 seneyi geçti, bir vatandaşın arsasına imar çıkarmadık. Bir vatandaşa ya da kamuya ait yeşil alanı rant projesi yapmadık. Bir projeyi bile o Meclis’e getirmedik. Bizden önce, her gün bu konuyla ilgili Meclis’ten karar çıkaranların aklına şaşıyorum. O bakımdan biz, süreci layıkıyla takip ederiz. Hak yedirmeyiz, hukuku çiğnemeyiz. Bir yanlış varsa, o yanlışın hesabını sorarız, gereğini yaparız. Kimse bundan şüphe etmesin.
*Bu yönüyle Boğaz’ı koruyan biziz. Ama Üsküdar'da imarsız yere, Boğaz’ın kıyısına imar çıkaran biz değiliz. Şehircilik Bakanlığı; biz değiliz. Ama mahkemeye bunu veren ve itiraz eden gene biziz. Onun için biz bu şehri var ya kötü niyetlerden koruyoruz. Kötü iş yapanlardan koruyoruz. ‘Askeri alanları bu millete yeşil alan olarak açacağız’ diyen, ama sonradan burayı lüks konut projelerini açanlardan koruyoruz.”
*İmarsız yere, orada yıkım yapıyoruz diye, birisine kıyak yapmak adına, o kıyakçılığı yapanlardan ve Boğaz’ın kıyısına imarı verenlerden bu şehri koruyoruz. Bu yönüyle biz neyiz biliyor musunuz? Buradan duyuralım. Biz, milletçe İstanbul'un muhafızıyız, muhafızı. İşte bu bakış açısıyla, İstanbul'un muhafızı olmak; korumak olduğu kadar, atılım yapmaktır, yatırım yapmaktır. Halkçı ve icraatçı bir bakış açısıyla iş yapmaya devam edeceğiz. Ülkemizin bu zor ekonomik koşullarında, ülkemizi düşürdükleri bu yoksulluğun ve sıkıntının olduğu günlerde, bir yandan ‘tasarruf’ derken, bir yandan milletimizin ihtiyaçlarına koşarken, bir yandan da olabildiğince üst seviyede icraatçı bir belediye olmaya devam edeceğiz. Bayrampaşa- Eyüpsultan Metro Hattı’mızın şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Allah'ın izniyle bir an önce, bir an önce açılışı yapmamızı diliyorum. Emeği geçen bütün yol arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Yüklenici firmamıza ve mühendisinden emekçisine bütün çalışanlarına teşekkür ediyorum. Allah tamamına erdirsin.
