Kadıköy'deki patlamaya ilişkin açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Terör bağlantısı göremedik, bir terör örgütüyle irtibat ve iltisak göremedik" dedi. Soylu, olaya ilişkin soruşturmanın devam ettiğini aktardı. Fikirtepe'de 3 katlı bir binanın 2'inci katında meydana gelen ve 3 kişinin hayatını kaybettiği patlamaya ilişkin açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yürütülen 'terör' soruşturmasının devam ettiğini ancak şu ana kadar 'terör' bağlantısı tespit edilemediğini bildirdi. Soylu, "Terör bağlantısı göremedik, bir terör örgütüyle irtibat ve iltisak göremedik" diye konuştu. 30’a yakın kişinin ifadesinin alındığını kaydeden Soylu, soruşturmanın devam ettiğini aktardı. Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü'nde düzenlenen basın toplantısında konuştu, Kadıköy'de yaşanan ve 'terör' bağlantısı şüphesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca inceleme başlatılan patlamaya ilişkin son bilgileri verdi. Soylu, "Evde oksijen tüpü ve normal tüp var. Olayda ikisi de patlamış. Bizim ilk gördüğümüz evde tek başına yaşayan, cezaevine girmesini kendini ihbar edenlere yükleyen, 1980 öncesi aşırı sol gruplarla ilişkili bir kişiden bahsediyoruz. Elektroniğe, mekaniğe, metale meraklı. Örgüt bağlantısı tespit edemedik" dedi. 'YAKINLARININ ŞİZOFREN OLDUĞUNU SÖYLEDİKLERİ BİRİ' Patlamanın meydana geldiği dairede yaşayan 63 yaşındaki M.K. ile ilgili bilgi veren Soylu, şunları kaydetti. "İtfaiye patlamanın nereden kaynaklanabileceğini araştırırken 'doğalgaz patlaması olabilir' dedi. Üst katta böyle bir şey olabilir, Vali Bey de bu bilgiyi paylaştı. Daha sonra binanın içine girilince bir değerlendirme yaptılar. Doğalgazdan olamayabileceği konusu ortaya çıktı. İlk önce 1 yaralı var dendi, sonra 3 vatandaşımızın hayatını kaybettiği ortaya çıktı. 2'si Özbek, birisi 8 yaşında. Hemen bomba iddiaları ortaya çıktı, Allah'tan korkuları yok. 8 yaşında bir çocuk ile 70 yaşındaki dedesi bomba imal ediyordu. Zaten ilk paylaşımların önemli bir bölümü, yüzde 30'u bot. Hemen FETÖ'nün bot hesapları devreye giriyor ve hemen psikolojik harekat başlatıyorlar. Olay terör de olabilir, olmayabilir de, biz olayı 360 derece irdelemek zorundayız. Şu anda elde ettiğimiz bilgileri paylaşmak isterim. Maalesef 1959 doğumlu M.K., yakınlarının ve akrabalarının şizofren olduğunu söyledikleri, son 3 ayda evden birkaç kez çıktığı değerlendirildi, bir sol ayağının kesik olduğu ve evin çöp eve döndüğü, evde birçok metal parçalarının bulunduğu ve evin de toz halinde bir yıldır bulundurduğu maytap gibi, havai fişek malzemesi gibi, bir sanki kuru sıkıdan bozma bir tabanca da bulunduğu, geçmiş dönemlerde, 1980 öncesi aşırı sol örgütlerle irtibatının da olduğu ama ondan sonra rastlanmadığı ve İsviçre'de bir adam öldürmeden dolayı 2012-1019 yıllarında Türkiye'de yakalandığı ve cezaevinde yattığı, bu konuda aile birliğini suçladığı ve elektriğe çok meraklı bir kişiden bahsediyoruz. Kendi kendine yaşayan, tüm çalışmalarda bir terör bağlantısı göremedik şu anda" 'POLİS İNTİHARLARI DUYGUSAL SEBEPLERDEN' Son dönemde 2 günde 4 polisin yaşamına son vermesinin ardından yeniden gündeme gelen polis intiharları ile ilgili de konuşan Soylu, Personel sayısı arttığı halde bu vakalarda azalış yaşanmıştır" diye konuştu. İntihar sebeplerinin 'ailevi, duygusal ve ekonomik nedenlerle' yaşandığını savunan Soylu, "Bu olayların sebeplerine baktığımızda 2021 ve 2022 olaylarında, ilk sırada evlilik çatışmaları ve ailevi sebepler olduğunu görüyoruz. İkinci sıradaki sebep, ekonomik sebeplerdir. Diğer sebepler psikiyatrik rahatsızlıklardır, bunun sayısı 17’dir. Beşinci sebep duygusal sebeplerdir, yani karşı cins tarafından reddedilme, ilişkinin yürümemesi gibi konulardır" dedi. Soylu, şunları söyledi: "1 Ocak- 10 Ekim tarihleri arasındaki dönemler kıyaslandığında 2016 yılındaki söz konusu vakaların sayısı 51, 2022’de ise 44 olmuştur. Yani toplam personel sayımız arttığı halde, bu vakalarda azalış yaşanmıştır. Tam yıl olarak kıyaslarsak da 2016’da vaka sayısı 63, 2020 yılında vaka sayısı 39’dur. Burada sadece 2021 yılında pandemi sonrasında vaka sayılarında bir artış yaşanmış, diğer yıllardan ayrı olarak 2021 yılının tamamında 89 vaka görülmüştür. 2021 yılının 01 Ocak-10 Ekim dönemi vaka sayısı 70, bu yıl ise 44’dür. Yani burada da bir azalma, önceki yılların seviyesine dönüş söz konusudur. Bu olayların sebeplerine baktığımızda 2021 ve 2022 olaylarında, ilk sırada evlilik çatışmaları ve ailevi sebepler olduğunu görüyoruz. Geçen yıl ve bu yıl toplam 133 vakanın 30’u, evlilik ve ailevi sebeplerden kaynaklanmıştır. İkinci sıradaki sebep, ekonomi sebeplerdir, 39 vaka da bu şekildedir. Buradaki ekonomik sebeplerin detayında ise kripto para ve sanal bahis ve bunlara bağlı kayıplar, göze çarpmaktadır. Diğer sebepler, psikiyatrik rahatsızlıklardır, bunun sayısı 17’dir. Beşinci sebep duygusal sebeplerdir, yani karşı cins tarafından reddedilme, ilişkinin yürümemesi gibi konulardır. Burada da toplam 9 vaka vardır."