Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, para politikalarında sadeleşme ve sıkılaşma adımlarının devam edeceğini belirtti. Mehmet Şimşek, özel bankalara da çağrıda bulunarak, "Özel bankaların sadece tüketici kredilerine odaklandığı dönem artık geride kalmalı. Çünkü bunun şartları ortadan kalkmıştır" ifadelerini kullandı.

Şimşek, Türkiye Bankalar Birliği'nin 66.Genel Kurulu'nda konuştu.

Özel bankalara çağrıda bulunan Mehmet Şimşek, "Özel bankaların sadece tüketici kredilerine odaklandığı dönem artık geride kalmalı. Artık reel sektörü desteklemek esas vazifemizdir" ifadelerini kullandı.

Şimşek şu açıklamalarda bulundu:

"2024’ün ikinci yarısından itibaren küresel finansal koşullarda daha destekleyici bir ortamla karşı karşıya kalmayı umut ediyoruz. 2022-2023 döneminde ülkemiz reel olarak yüzde 5,4 büyüdü. 2023’te ise yüzde 4,5 civarında bir büyüme öngörüyoruz.

Ekonomimizde bir yeniden dengeleme ihtiyacı çok açıktır. Politika çerçevemizi bu ihtiyaca göre şekillendiriyoruz. Ekonomi politikalarımızda, şeffaflık, tutarlılık, uluslararası normlara uygunluk temel hedeflerimizdir.

"SIKILAŞMA ADIMLARI DEVAM EDECEK"

Kısa vadede bizim önceliğimiz makro finansal istikrarın kalıcı bir şekilde tahsis edilmesi ve öngörülebilirliğin artırılmasıdır. Para politikasında başlattığımız, sadeleşme ve sıkılaşma adımları devam edecektir.

Ülkemizin risk primi 400 baz seviyesine gerilemiştir. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’ye ilişkin daha olumlu perspektif sunmaya başladı. Sermaye piyasalarımıza fon akışı da başlamıştır.

Tüm bu gelişmeler yurtdışı finansman erişimini kolaylaştırıyor. Bankacılık sektörümüz yüksek aktif kalitesi ve güçlü sermaye yapısıyla sağlıklı bir yapıya sahiptir.

Sermaye piyasalarını derinleştireceğiz, sürdürülebilir finans, katılım finansının geliştirilebilmesi için önemli adımlar atacağız. Karbon piyasasını kuracağız. TBMM ürünlerinin katılım finansa uyumunu sağlayacağız. Katılım finansının piyasasının kurulabilmesi için ilave adımlar da atacağız.

ÖZEL BANKALARA KREDİ ÇAĞRISI

İç talepte bir dengelenme ihtiyacı var. Bankalarımızdan programımıza uygun hareket etmelerini bekliyoruz. Özellikle ihracatın desteklenmesi büyük önem arz etmektedir.

Özel sektör bankalarının geride kalmasının sebeplerini iyi biliyoruz. Özel bankaların sadece tüketici kredilerine odaklandığı dönem geride kalmalı. Artık bu sürdürülebilir değil. Reel sektörü desteklemek esas vazifemizdir.

Sürdürülebilir yüksek büyümenin devamı için reel sektörümüzün finansmana kesintisiz erişimi tabii ki olmazsa olmazdır. Önümüzdeki dönemde daha seçici bir şekilde, cari açığı azaltacak, enflasyonu azaltacak büyümelerinin devamını arzuluyoruz.

Bu konuda üzerimize düşeni biz de yapacağız. Maliye politikası ve para politikası eşgüdüm içerisinde olacak.

Bankacılık sektörümüz, kaliteli beşeri sermayesi, teknolojik altyapısı ve dünya standartlarındaki düzenleme, denetleme sistemimizle ülkemizin büyümesine bugüne kadar büyük katkı sunmuştur ve bunun devamını da sağlayacağız.

Önümüzdeki dönemde de bu sorumlulukla önemli katkılar sağlayacağına en ufak bir şüphemiz bulunmamaktadır."