Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'nin kuzeyine olası operasyonla ilgili yaptığı açıklamada "Burada terör mevcudiyeti hâlâ var" diyerek ABD ve Rusya'nın Türkiye'ye verilen sözlerini tutmadığını söyledi. Çavuşoğlu, "Rusya Federasyonu ve ABD ikisi birden, ikisini de suçluyoruz. Sözlerini tutmadılar" dedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bir televizyon kanalında soruları yanıtladı. Çavuşoğlu özetle şunları söyledi: “D8, 25 sene önce kurulmuştu. Rahmetli, o dönemin Başbakanı Erbakan Hoca’nın inisiyatifiyle kurulmuştu. Dönem başkanlığını Bangladeş’e devrettik. Hedefler koyduk. 2030 hedefleri var. O hedefleri revize etmemiz gerekiyor. Bu örgütü genişletmek lazım. Azerbaycan’ın başvurusu oldu. Önümüzdeki süreçte adaylık başvurusunda bulunabilecek ülkeler var. “ (Musul Başkonsolosluğu’na saldırı) Irak’ta maalesef radikal gruplar, terör örgütleri mevcut. DAEŞ ülkenin önemli bölümünü kontrol altında tutuyordu. Bizlerin de desteğiyle DAEŞ artık güçlü değil. Bir taraftan PKK, PKK’nın oradaki mevcudiyeti güçlü. Kontrol ettiği köyler var, Sincar var. Onun dışında da farklı milisler dedikleri gruplar var. Sonuçta provokasyonlar devam ediyor. Bizim oradaki mevcudiyetimize daha önce de tacizler oldu. Bu tacizler konusunda Irak makamlarına her zaman uyarılarda bulunduk. Bizim misyonlarımızı koruma yükümlülüğü kimde? Irak’ta. Irak’ın bunu yerine getirmesi gerekiyor. Viyana sözleşmesi ortada. Türkiye’deki misyonları korumak da bizde. Sonuçta korumak o ülkenin görevidir. Sizin ülkenizde terör örgütleri var, hem size tehdit hem de oradan Türkiye’ye yönelik tehdit oluşturuyor. Saldırılar gerçekleştiriyor. Irak’taki misyonlarımıza yönelik tehdit oluşturuyorlar. Biliyorsunuz Erbil’de bir görevlimiz de PKK’lılar tarafından 3 sene önce şehit edildi. Sonuçta bir terör mevcudiyeti var. Bu teröristleri temizlemek onların sorumluluğunda. Gerek merkezi, gerek bölgesel yönetimin sorumluluğunda. Bunu yapamıyorsanız gelin beraber yapalım diyoruz. Beraber de yapamayacaksınız biz bunu yapmak zorundayız. Uluslararası hukuktan kaynaklanan hakkımızdır bizim. Ama Irak’ta maalesef terör örgütleri çok etkin ve Irak yönetimi bu terör örgütlerine karşı etkin bir mücadele yürütemiyor. Bize yönelik provakasyonların da sebebi bu. Bu mücadeleyi biz güçlü bir şekilde yapıyoruz. Irak’ın toprak bütünlüğüne, sınır bütünlüğüne destek vererek, saygı duyarak. Yaptığımız operasyonlar bu bakımdan da önemli. Dün akşamki provakasyon da bugüne kadar yapılan taciz ve provakasyonların bir parçası. (Suriye'nin kuzeyine operasyon) Daha önceki operasyonlarımızın amaçları neydi? Sınırımızın hemen Suriye tarafındaki terör yapılanmasını buradan temizlemekti. DAEŞ'e karşı operasyonumuzun da hedefi buydu, YPG, PKK'ya karşı operasyonlarımızın da gerekçesi buydu. Önümüzdeki süreçte yapılacak operasyonun da amacı budur. Burada terör mevcudiyeti hala var. Rusya Federasyonu ve ABD ikisi birden, ikisini de suçluyoruz. Sözlerini tutmadılar. 2019'da beş gün içinde ABD ile müzakere ettik, Rusya'yla da Soçi'de bir mutabakata vardık. Her ikisi de ortak açıklama ve mutabakata göre bu teröristleri bu bölgelerden temizleyeceklerdi. Hiçbir müdahale etmedikleri gibi bazı bölgelerde Ruslarla devriye geziyorlar, birçok yerde de özellikle kuzeydoğusunda ABD, silah desteğini devam ettiriyor. Niye bu terör örgütüne bu kadar destek veriyorsunuz? Suriye'yi bölmek istiyorsunuz, bize karşı mı destek veriyorsunuz. ABD'nin bunu açıklaması gerekiyor. DAEŞ'le mücadele falan bunları bırakalım. ABD, Irak'ı niye işgal etti? NATO olarak Afganistan'a niye girildi? Irak'ta teröristler, nükleer silahlar var denildi değil mi? Irak'taki başarısızlığın da Afganistan'dan aniden çekilmenin de sebeplerinden biri bu. Terörle mücadelede samimi değiller. Rusya'nın da umudu bunları rejime monte edebilir miyim. Bu da yanlış. ABD bir taraftan destekliyor Suriye'yi bölsün diye, siz de bunları monte edebiliriz diye. İkiniz de kullanıyor PKK YPG'yi. Rusya da Ukrayna'ya girmesinin gerekçesi olarak ne görüyor? Ukrayna'nın içinde Rusya'ya yönelik tehdit oluştu diyor. Sen bunu kendine hak görüyorsun ben bunu doğru bulmuyorum. Yanı başımda teröristlere karşı benim yapacağımı mücadeleye neden karşı çıkıyorsun? İran'ın derdi ne? Terör örgütünün kolları. Türkiye'de PKK, İran'da PJAK, Suriye'de YPG, PYD, PKK. Aynı şey. Burada kendi aralarındaki güç mücadelesi sebebiyle de farklı yorumlar yapıyorlar. Daha önce teröristlerin buradan temizlenmesi konusunda İran'la görüşmeler yapıyorduk. Bu konuda rejimin yapacağı çalışmaya da her türlü desteği veririz. Rejimin kendi topraklarında bir terör örgütünü temizlemesi en doğal hakkıdır. Ama Rejim de ılımlı muhalefeti de terörist gibi görmesi de doğru değil. Sonuçta, herkes kendi düşüncesini söyleyebilir. Yorumunu da yapabilir ama bu yorum yapan ülkelerin kendilerine yönelik tehdit oluştuğu zaman neler yaptığını görüyoruz. En nihayetinde biz ne diyoruz? Türkiye ne diyor? Cumhurbaşkanımız Erdoğan ne diyor? Bize yönelik bir tehdit oluştuğunda başkalarının ne dediği önemli değil. Milletimize, ulusal güvenliğimize yönelik bir tehdidi bertaraf etmek bizim görevimiz. Bu operasyonun da tek amacı budur. Aynı zamanda siyasi faydası da var çünkü Suriye'nin sınır ve toprak bütünlüğünü destekleyicidir bizim bu tür harekatlarımız. Teröristlerin ülkeden temizlenmesi Suriye'nin toprak bütünlüğü bakımından da önemlidir. Türkiye her türlü hazırlıklarını yapıyor. Bu artık bir motto hâline geldi, Cumhurbaşkanı'mızın sözü: Bir gece ansızın"