Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun TÜİK binasına alınmamasına ilişkin olarak, "Randevu istedi vermediler. Gitti genel başkan. İnsan utanır, insan davet edilmediği yere gitmez. Devletin kurumları senin şamar oğlanı değil. Buralar ciddi kurumlardır, senin gibi ciddiyetsiz değil. Ne oldu? Gidip kapıda gösteri yaptı. Bundan sonra Bay Kemal devletin kurumlarına randevusuz gidilemeyeceğini öğren. Sen terör örgütlerine randevusuz gidebilirsin. Ama devletin kurumları ciddidir. Buralara rastgele gidemezsin" ifadesini kullandı. Erdoğan, Siirt'te gerçekleşen toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi: Bizim gündemimizde ülkemize daha fazla eser kazandırmak, milletimize hizmet için yapacaklarımız var. Hak ve özgürlükleri, demokrasiyi geliştirmek için gösterdiğimiz çabanın en büyük şahidi sizlersiniz. Maalesef ana muhalefetin başıda bir zat var. Bu zat Merkez Bankası'ndan randevu istiyor. Merkez Bankası randevu veriyor. Görüştükten sonra çıkıyor aleyhinde konuşmaya başlıyor. Hani bağımsız değildi, bunlarda edep adap yok. Dün de TÜİK'i randevu falan almadan gitmek istedi. TÜİK randevu vermedi. Gittiler TÜİK önünde gösteri yapıyor. İnsan utanır. Bir insan davet edilmediği yere gidemez. Devletin bu kurumları senin şamar oğlanın değil. Buralar ciddi kurumlar senin gibi ciddiyetsiz değil. "RANDEVUSUZ GİDİLMEYECEĞİNİ ÖĞREN" Randevu vermediler, randevusuz olarak gidip kapıda gösteri yaptı. Randevusuz olarak gidip kapıda gösteri yaptı. Bak Bay Kemal, devletin kurumlarına randevusuz gidilemeyeceğini öğren. Sen terör örgütleriyle omuz omuza gidebilirsin, onlara randevusuz da gidebilirsin ama devletin kurumları ciddidir, öyle rastgele gidemezsin. "DEVLETİN MEMURLARINA SALDIRMAYA BAŞLADI" CHP'nin başındaki zat bize gücü yetmeyince devletin memurlarına saldırmaya başladı. Bu zat aslında bizim sikletimiz değil. Tek bir seçimi bile kazanamayarak bunu ortaya koydu. Kaydettiği her seçimin ardından gereğini yapacağım dediği halde pişkince orada oturmaya devam etti. "KARŞISINDA BİZİ BULUR" Buradan Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum, bırak kamu kurumlarını basıp memurları tehdit etmeyi de siyaset meydanında çık karşımıza. Onu asıl mücadele alanına çağırıyorum. Ülkemizin çıkarlarına zarar verirse karşısında bizi bulur. Memurumuza işçimize, çiftçimize, muhtarımıza sataşırsa karşısında bizi bulur. Gitsin kendi çöplüğünde eşelensin. Bu insanın tertemiz insanına bulaşmasın. BÜYÜME MESAJI TÜİK'e karşı çıkıyorsun, öbür taraftan OECD'ye de mi karşı çıkıyorsun. En büyük büyüme özelliğine sahip ülke Türkiye diyor. Bizi 10 olarak gösteriyor. Bu yıl dünyada en yüksek büyüme oranını biz yakaladık. Yıllarca ekonomide iliğimizi sömüren yüksek faizi IMF düzenini bize dayatanlar rahatsız oldu. Bu CHP IMF'cidir. Sözcüsü IMF yetkilileriyle otellerin kulislerinde kulis atanlardandır. Merkez Bankası'nın rezervi 27,5 milyar dolardı. Şimdi 126 milyar dolara çıktı. Fakat bu CHP, yanına taktığı bazı tiplerle adeta arkasında boş teneke. Ne diyorlar, biz şuraya çıkarmıştık. Şunu bilmeniz lazım. Benim Başbakan olduğum yerde senin sesin çıkabilir mi? Utanmadan sıkılmadan şunu bunu yaptım. Başbakan benim, imzayı ben atıyorum, ben şunu yaptım bunu yaptım diyorsun. "KAMU ZAMLARI ÖZEL SEKTÖRE YOL GÖSTERİCİ OLACAK" Milletimizin yaşadığı her sıkıntıyı takip ediyoruz. Son üç yıldır bize ekonomimiz ile saldırıyorlar. Bir süredir dengesiz kur fiyat artışlarıyla karşılaştık. Faiz zengini daha zengin fakiri daha fakir yapan bir illettir. üretim ve istihdam sağlayanların yanında olacağız. Kamu işçilerine ve memurlara verdiğimiz ücret artışları özel sektöre de yol gösterici olacaktır. "STOK YAPANLAR BEDEL ÖDEYECEK" Yüksek fiyat artışlarının büyük bir kısmı enerji fiyatlarındaki yükselişten kaynaklanıyor. Yüksek fiyatların bir kısmının yakında dengeye oturması bekleniyor. Fahiş fiyat artışlarının bir diğer sebebi aç gözlü fırsatçılardır. Stokçulara sesleniyorum, depolarda bütün bu malları stoklarında saklayanları yakaladığımızda gereken bedeli ödeyecekler. "İSTİKRARLI ÇİZGİYE OTURTACAĞIZ" Döviz kurlarındaki artışlarda da yabancıların eli yanında bu aç gözlülüğün etkilerini görüyoruz. Çok da uzun olmayan bir sürede inşallah tüm bu fiyat hareketlerini, kur dalgalanmalarını makul ve istikrarlı bir çizgiye oturtacağız." AYNI ŞİİRİ OKUDU Erdoğan açılış töreni sırasında, 1997 yılında okuduğu ve yargılandığı "Asker Duası" isimli şiiri kürsüden tekrar okudu.